Seninle tanıştığımdan beri. Zoe, kabul et bu oldukça güzel bir şeydi. | Open Subtitles | منذ أن قابلتك زوى عليك أن تعترفى أن هذا كان لطيفاً جداً |
Seninle tanıştığımdan beri kendim gibi davranmıyordum. | Open Subtitles | . أنا ما كنت أتصرف مثل عادتي منذ أن قابلتك |
Neden bilmem, ama Seninle tanıştığımdan beri, zamanımın çoğunu belirli derinliklerin üzerinde parmak uçlarımla tutunarak geçirdim. | Open Subtitles | لا أعرف لماذا ولكن منذ أن قابلتك وأنا أقضي معظم وقتي معلق بأطراف أصابعي فوق بعض الأعماق |
Seninle tanıştığımdan beri her gün şarkı söyledim. | Open Subtitles | أنا أغرد كل صباح منذ أن ألتقيت بك. |
Seninle tanıştığımdan beri Jack, her ıvır zıvıra Rhys katlandı. | Open Subtitles | منذ قابلتك يا جاك ، ولم يتحمل ريس معي شيئاً سوى البؤس |
Çünkü Seninle tanıştığımdan beri bana yapmayı asla aklıma getirmediğim şeylerin nasıl yapılacağını gösterdin. | Open Subtitles | لأنه منذ أن قابلتك اريتني كيفية القيام بأمور لم اكن احلم بفعلها |
Seninle tanıştığımdan beri bu defteri inceliyorsun. | Open Subtitles | أنت تنظر إلى ذلك الكتاب منذ أن قابلتك أول مرة. |
Mathilda, Seninle tanıştığımdan beri her şey farklılaştı. | Open Subtitles | ماتيلدا منذ أن قابلتك اختلف كل شيء |
Bak, Seninle tanıştığımdan beri her gün çalışıyorsun. | Open Subtitles | أستمعي. أنت تعملين كل يوم منذ أن قابلتك |
Seninle tanıştığımdan beri herşey gece ve gündüz gibi. | Open Subtitles | منذ أن قابلتك أنه كالليل و النهار |
Seninle tanıştığımdan beri, ...gitmene asla izin vermek istemiyorum. | Open Subtitles | منذ أن قابلتك ، أنا... أنا أنالا أريد أبداً السماح لك بالرحيل |
Seninle tanıştığımdan beri orada. | Open Subtitles | يوجد هناك منذ أن قابلتك في أول مرة |
Seninle tanıştığımdan beri. | Open Subtitles | ليس منذ أن قابلتك |
Seninle tanıştığımdan beri seni savunuyordum. | Open Subtitles | منذ أن قابلتك وأنا أدافع عنك |
Seninle tanıştığımdan beri yatmıyorum. | Open Subtitles | ليس منذ أن قابلتك |
Seninle tanıştığımdan beri her gün. | Open Subtitles | و في كل يوم منذ أن قابلتك |
Seninle tanıştığımdan beri hissediyorum. | Open Subtitles | منذ أن قابلتك وأنا أحس بذلك |
Seninle tanıştığımdan beri, hayır. | Open Subtitles | ليس منذ أن قابلتك |
Seninle tanıştığımdan beri aynı soruyu soruyorum kendime. | Open Subtitles | ) كنت اسأل نفسي ذلك منذ أن ألتقيت بك |
Aşkın gözünün kör olduğunu biliyorum, ama Seninle tanıştığımdan beri sanki arkadaşlarımla ve işimle olan bağlantım mantıksızlaştı ve bunun sebebini bilmiyorum. | Open Subtitles | أعلم أن الحب غالباً مايكون أعمى لكن منذ قابلتك أشعر كأنني فقدت كل أحاسيس المنطق تجاه أصدقائي وعملي وفجأة أصبحت لا أعرف السبب |
Seninle tanıştığımdan beri huzur bulamadım, Jay. | Open Subtitles | لم يهدأ لي بال منذ قابلتك , جاي |