Bütün çürük yumurtaları tek bir sepette toplamak... ve gözlerimizi bu sepetten bir an olsun ayırmamak niyetindeyiz. | Open Subtitles | فى الحقيقة , وضعنا كل البيض الفاسد الذى لدينا فى سلة واحدة و ننوى حراسة هذة السلة بعناية |
Aslına uygun olarak, o baktığınız sepetten palyaço kostümünü seçti. | Open Subtitles | لحسن الحظ , أختار من تلك السلة التى رأيتها زى المهرج |
Yılanı sepetten aldı... ve göğsüne bastırdı, tam kalbinin altına. | Open Subtitles | أخذته من السلة ووضعته على صدرها تماماً فوق قلبها |
Çölün ortasındaki bir sepetten çıkan yetimin birisin sen. | Open Subtitles | انت لقيط من سله فى وسط الصحراء |
Bir tepsi alın sepetten de plastik çatal ve kaşık alın. | Open Subtitles | خذوا طبقا واحد وملعقة وشوكه بلاستيكيه واحده من السلّه |
Yılanı sepetten aldı... ve göğsüne bastırdı, tam kalbinin altına. | Open Subtitles | أخذته من السلة ووضعته على صدرها تماماً فوق قلبها |
Bütün çürük yumurtaları tek bir sepette toplamak... ve gözlerimizi bu sepetten bir an olsun ayırmamak niyetindeyiz. | Open Subtitles | فى الحقيقة , وضعنا كل البيض الفاسد الذى لدينا فى سلة واحدة و ننوى حراسة هذة السلة بعناية |
Ojeyi çantama koydum çünkü sepetten düşmesini istemedim sonra da, ödemek için fırsat bulamadım; çünkü dikkatim dağılmıştı normalde olduğu gibi, takip ya da taciz edilmeden evden dışarı çıkmak benim için çok zor. | Open Subtitles | وضعت طلاء الأظافر بحقيبتي لأنني لم أكن أريده أن يقع من السلة ومن ثم لم أحصل على فرصة لأدفع ثمنه |
Fakat bu sepetten yeniden düşmek için bir neden değil. | Open Subtitles | لكن ذلك لا سبب لسقوطك من السلة ثانية. |
sepetten oynayarak çıkan kobra gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدوا كأنك تحاولي أخراج (كوبرا) من خارج السلة |
sepetten kiraz toplar gibi." | Open Subtitles | بالتقاط الكرز من السلة |
Kedi sepetten çıktı! | Open Subtitles | لقد غادر القط السلة! |
sepetten çıkan piç. | Open Subtitles | انت لقيط من سله |
sepetten çıkan piç. | Open Subtitles | لقيط من سله |
Bir tepsi alın ve sepetten de plastik çatal ve kaşık. | Open Subtitles | خذوا طبقا واحد وملعقة وشوكه بلاستيكيه واحده من السلّه |