"sevdiğim kadını" - ترجمة من تركي إلى عربي

• المرأة التي أحبها
• المرأة التي أحب
• المرأة التى أحببتها
• المرأة التي أحببتها
• المرأة التي أحبّها
• امرأة أحبها

sevdiğim kadını başkasıyla evlenirken izlemek zorundaydım.
لقد كان علي أن أشاهد المرأة التي أحبها تتزوج من شخص آخر

sevdiğim kadını kaybetmek dışında ihtiyacım olan son şey onu çalan adama mecbur olmak.
آخر شيء أريده ما عدا خسارة المرأة التي أحبها هو بأن أكون ملتزمًا مع الشخص الذي سرقها

Sevdiğim kadın, önceden sevdiğim kadını öldürdü.
المرأة التي أحبها قتلت المرأة التي كنت أحبها

En az annemle evliliğin kadar değerli olan 8 yıllık ilişkimin değerini sen anlayana kadar sevdiğim kadını hüsrana uğrattığım için kalbimin kırık olduğunu farketmene kadar, belki de sen de annemin kalbini aynı şekilde kırmıştın, işte o zamana kadar söylecek hiçbir şeyim yok.
وحتى تعترف بعلاقتي ثماني سنوات كانت ذات مغزى كما زواجك بامي وحتى تفهم أن قلبي محطم لأني خيبت ظن المرأة التي أحب

sevdiğim kadını kabullenselerdi onları özlerdim.
كنت سأشتاق إليهم لو أنهم تقبلوا المرأة التي أحب.

sevdiğim kadını öldürdüler.
قتلوا المرأة التى أحببتها

Ona ne yaptım da kurduğum hayatı yok ederek sevdiğim kadını terk etmemi istedi?
ما الذي فعلته، حتى يحطم الحياة التي صنعتها، وأن أهجر المرأة التي أحببتها ؟

Sadece bana sevdiğim kadını getirmedi, gazetenin tirajını da daha basımdayken artırdı!
فهو لم يُعد لي المرأة ,التي أحبّها فحسب بل زاد من مبيعات الصحيفة كذلك

sevdiğim kadını kaybettim. Ona babalık yapamam.
لقد فقدت امرأة أحبها للتو، و لا يمكنني أن أكون والده.

Yada önceden sevdiğim kadın, sevdiğim kadını öldürdü.
أو أن المرأة التي كنت أحبها قتلت المرأة التي أحبها

Eğer geri dönmesem, annem sevdiğim kadını öldürebilirdi.
إذا لم أعود، كانت امي ستقتل المرأة التي أحبها

Ama mazeretim var; sevdiğim kadını tehdit ettiniz.
لكن في دفاعي أنت هددت المرأة التي أحبها

- sevdiğim kadını dinlemek istiyorum. - Geri çekil, Sam.
أريد ان اسمعها من المرأة التي أحبها - ابتعد .

sevdiğim kadını öldürdüm ve en yakın arkadaşımı.
قتلتُ المرأة التي أحبها وأفضل صديق لي

Yaptığım seçimlerin kendimden daha çok sevdiğim kadını etkilemesine izin veremem.
لا يمكنني السماح لــ خياراتي أن تؤثر على المرأة التي أحب أكثر مما أحببتُ نفسي أبدًا

sevdiğim kadını aldatacak falan değilim ve daha önce hiç kendi kendime anne baba çarşaf canavarı yapmadım.
لن أقوم لخيانة المرأة التي أحب ولم أقم أبدأ بـ "وقت قيام الأم والأب بمحاربة وحش الملاءات" بمفردي

sevdiğim kadını bulmakta yardımına ihtiyacım var.
أريدك أن تساعدني لأجد المرأة التي أحب

sevdiğim kadını kaybettim.
لقد خسرت مسبقاً المرأة التي أحب

sevdiğim kadını baştan çıkarıyorsun.
أنت تغوي المرأة التي أحب

sevdiğim kadını öldürdüler.
قتل رجالك المرأة التى أحببتها

sevdiğim kadını Noel kartlarına yakışacağını düşündüğüm bir kadın için terk ettim.
تركت المرأة التي أحببتها لواحدة إعتقدت أنهـا تبدو جميلة على بطاقات عيد الميلاد

Slade, Luarel'ı sevdiğim kadını öldürmek istediği için kaçırdı. Biliyorum, ne olmuş?
(سلايد) أخذ (لورل) لأنّه يودّ قتل المرأة التي أحبّها.

Bir gün içinde iki defadır sevdiğim kadını öldürmekle suçluyorsunuz.
مرتين فى نفس اليوم تتهمينى بقتل امرأة أحبها