Beni ya da herhangi bir personeli ne kadar çok sevdiğinizi duymak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أرغب فى سماع كم تحبونني أو اي زميل أخر |
Bir dahaki sefere kadar.. Beni sevdiğinizi biliyorsunuz. Dedikoducu kız. | Open Subtitles | لذا فإلى ذلك الحين تعلمون أنكم تحبونني |
Ama bana oğlumu, benim sevdiğim kadar çok, sevdiğinizi göstermelisiniz. | Open Subtitles | لكن عليكم أن تضهرو لي أنكم تحبون إبني كما أحبه |
İşinizi niye sevdiğinizi şimdi anlıyorum. Çok hareketli. - Evet. | Open Subtitles | أستطيع معرفة لماذا تحبون عمل الشرطة, إنه محفز أجل |
Futbola aşık bir kızım bu yüzden beni sevdiğinizi sanıyorsunuz. | Open Subtitles | انا فتاة العب كرة القدم لذا تظنون انكم تحبوني |
Ancak çocuk isterseniz, birbirinizi sevdiğinizi anlarsınız. | Open Subtitles | إن كنتما ترغبان في ذلك، فستشعران أنكما تحبان بعضكما |
Hayır, hayır. Hayatta neleri sevdiğinizi öğreneceğim... Ve bunları öğreteceğim. | Open Subtitles | كلا، كلا، سأكتشف ما تحبونه بالحياة وأعلمكم ذلك |
Çünkü biliyorumki, Ne kadar savaşsanızda Beni sevdiğinizi biliyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تدركون أنكم تحبونني" "مهما حاولتم مقاومة ذلك |
Beni ne kadar sevdiğinizi unutmayın lütfen. | Open Subtitles | تذكروا كم تحبونني. |
Dürüst olmak gerekirse, isteyeceğim son şey, sizin iğrenç kusmuğunuzu temizlemek ya da daha kötüsü, bana sarılıp benim iyi bir öğretmen olduğumu ve beni sevdiğinizi söylemeniz olacaktır. | Open Subtitles | وبصراحة, أخر شيء أريده منكم هو أن تنظفوا قذارتكم الكريهة أو قد يكون أسوأ من ذلك, أن تضعوا أيديكم حولي وتخبروني إني"أصلح كمدرس" وأنكم تحبونني |
Beni sevdiğinizi biliyorsunuz. | Open Subtitles | تعلمون أنكم تحبونني |
Nasıl sevdiğinizi bilmediğim için, cappuccinos getirdim, özellikle seninki sade. | Open Subtitles | لا اعلم ماذا تحبون , لذا جلبت لكم كابتشينو اما انت جلبت لك قهوة سادة |
O birbirinizi sevdiğinizi dedi, bundan dolayı biz hayır diyemedik. | Open Subtitles | تقول أن كلاكما تحبون أحدكما الأخر، لذا لم نقدر علي الرفض. |
Ama siz Fransız özentilerin, bu boku ne kadar sevdiğinizi biliyorum. | Open Subtitles | أعلم، أيها الفرنسيون أنكم تحبون هذه النفايات |
Size yaptığım bardak altlıklarını ne kadar çok sevdiğinizi biliyorum. | Open Subtitles | أعلم يا رفاق كم تحبون الواقيات التي صنعتها لكما. |
Beni ne kadar sevdiğinizi biliyorum bu yüzden benim adıma geçit töreni düzenlemenize izin vereceğim. | Open Subtitles | أنا أعرف كم جميعكم تحبوني , لذا سأدعكم تقومون بإستعراض لأجلي |
O zamana kadar, beni sevdiğinizi biliyorsunuz. | Open Subtitles | حتى ذلك الوقت تعلمون أنكم تحبوني |
Birbirinizi sevdiğinizi görür ve hep beraber yaşayacağımızı düşünürdüm. | Open Subtitles | كان يعطيني شعور بأنكما تحبان بعضكما وأنكما ستبقيان معاً |
Onu sevdiğinizi biliyorum. Sevilesi bir insan. | Open Subtitles | انظروا ، أعرف أنكم تحبونه إنه شخصية محبوبة |
Öbür tarafa geçip, sevdiğinizi bildiğimiz sembollerle tekrar ilgilenmemiz gerekiyor. | TED | علينا أن نتوجه إلى الجهة الأخرى لنشرك مرة أخرى تلك الرموز التي نعلم أنكم تحبونها. |
Birbirinizi sevdiğinizi söyleyin işte. | Open Subtitles | فقط قولا أنّكما تحبّان بعضكما البعض |
Gidip dişlerinizi fırçalayın. Kızlar, neden babanıza onu ne kadar sevdiğinizi söylemiyorsunuz? | Open Subtitles | بنات , لما لا تخبروا اباكم مقدار حبكم له |
Bu arada senaryoyu ne kadar sevdiğinizi ona söylemeyin. | Open Subtitles | وعلى فكره , لا تقولوا له كم انتم احببتم النص |
Beni sevdiğinizi biliyorsunuz. | Open Subtitles | حصرياً لمنتدى الأقلاع قروب الأقلاع للترجمة |
ona elmas verebilirsiniz. Ama onları sonsuzluktan da öte sevdiğinizi söylemek isterseniz | TED | فإذا أردت أن تقول لأحد بأنك ستحبه دائما فقدم له ماسة |