"sevgisine" - ترجمة من تركي إلى عربي

• حب
• حبه
• محبة
• لحب

Onların 200 bin papeli, bir annenin sevgisine tercih edeceğini mi?
انهم سيفضلون بضع مئات الالوف من الدولارات علي حب امهم؟

Yavaş yavaş bir kadının sevgisine ihtiyaç duyduğumu anladım.
فى نهاية المطاف أدركت اننى أحتاج إلى حب إمرأة

# Erkekçe sevgi, kalbini gökyüzüne doğru tutarak... # # ...diğer bir adamın sevgisine gölge düşürmesin. #
إنه حب صداقة، لا تستهن بمشاعر رجل يرفع قلبك إلى السماء

Babama sevgisine layık olduğumu göstermek için.
وأنا حاصلة على شهادة الطب ولكي أثبت له بأني أستحق حبه

İşine olan tutkusu ancak ve ancak ailesine ve bugün bağrında yatan topraklara olan sevgisine eşti.
لم يضاهِ شغفه لعمله إلا حبه لعائلته وإلي الأرض التي نواريه فيها الثري اليوم

Sizden, dünya üzerinde cehennemin hükümranlığını sürdürenlerin Tanrı'nın sevgisine layık olmaları için.
ليكون من نجى منكم في جحيم الارض يستحق محبة الرب

O burada. Angel sanırım Connor'un birazcık baba sevgisine ihtiyacı var.
, أنه هنا أعتقد أن (كونور) في حاجة لحب الوالد

Bir hayranın sevgisine güvenemezsin, her an başka bir adama gidebilir.
لا تستطيع الأعتماد على حب المعجبة لأنه يمكنها الذهاب للرجل الأخر بنفس الوقت

Sadece, belki de ben, ...artık tanrının sevgisine layık olmadığımı hissediyorum O'nunla tüm bağlantımı kaybettim.
الأمر فقط أنني أشعر وكأنني لست جديرة بــ حب الرب حاليا

Senin yanında, milyonlarca babanın sevgisine sahip olacaktır.
وقال انه ذاهب لديك حب مليون الآباء معك إلى جانبه.

Şükürler olsun ki yaşadım çünkü çocuklarımın sevgisine sahibim."
و الشكر لله اني خضتها لأني أملك حب أطفالي

Bir trajedi olup da nedenini anlamadığımda Tanrı'nın sevgisine sığınıyorum, ve etrafımdaki güzelliklere şükranla bakarken de Tanrı'nın sevgisini hissediyorum."
وألتجأ الى حب الله عندما لا أفهم لماذا تحدث الكوارث، وأشعر بمحبة الله عندما أتمعن في الجمال مع الامتنان لكل ما أرى ".

Bir kızın sevgisine muhtaçtı.
وهو بحاجة الى حب امرأه فى حياته.

Radha'nın sevgisine ve Gopal'ın arkadaşlığına sahip olduğun için çok şanslısın.
أنت محظوظ , عندك حب رادها وصداقة جوبال

Böyle konuşma Oliver. Bir babanın sevgisine saygı duyulmalıdır.
لا تتكلم هكذا حب الأب شيء يعز ويحترم

Çünkü ben insanlığa olan bu aptalca sevgisine inanmadım.
لأني لم أصدق حبه المبالغ به للجنس البشري

Yine de sevgisine sırt çevirdiğim zamanlar oldu.
ولكن مرت علي اوقات لم أبحث فيها عن حبه

Ama bazen sevgisine sırtımı döndüm.
رغم أنني أحياناً ابتعدت عن حبه

Sanırım bu, kendisini asla Tanrı'nın sevgisine lâyık görmesine izin verilmemesindendi.
أعتقد أن السبب كان لا يمكن أن يسمح لنفسه أبدا أن يشعر بأنه يستحق محبة الرب

Kendi öz çocuğu olmasını istemediğini çünkü dışarıda aile sevgisine muhtaç bir sürü çocuğun olduğunu söyledi.
انها لا تريد أن يكون لها طفل بيولوجي بينما هناك العديد من الأطفال . في حاجة إلى أسرة محبة

Huzurunuzda, Tanrı'nın bizlere olan o derin sevgisine bir şahit!
أبصروا، الشاهد على محبة الله العميقة لنا جميعاً

- Erik? Anne sevgisine muhtacız. Erik patlamak üzere.
(نحتاج لحب الأم سيدة (جي إنه على وشك الإنفجار