Sidorov'la Janvier'i bir araya getirmek ateşle oynadığımız hissini veriyor Bay Callen. | Open Subtitles | وضع (سيديروف) و(جانفير) معاً تجعلني أشعر كأننا نلعب (بالنار يا سيد (كالن |
Başka ajan olup olmadığını öğrenmek için Sidorov'a canlı lazımlar. | Open Subtitles | يحتاجهم (سيديروف) أحياء ليعرف فيما إن كان هناك عملاء آخرون |
- Isaak Sidorov'la mı ilgili sizce? | Open Subtitles | هل تظن أن هذا له علاقة بـ (إيساك سيديروف)؟ |
Turner'la beraber özel görev kuvvetindeyken Sidorov silah tüccarıydı... | Open Subtitles | (سيدوروف) هو تاجر الأسحلة الذي كانت فرقة المهام تراقبه عندما كنت أعمل مع (تيرنر) |
Sidorov, Putin'in ağında çalışıyordu ve eski bir Rus Gizli Servis ajanıydı. | Open Subtitles | عمل (سيدوروف) بدايةً في شبكة (بوتين) وعميل سابق في المخابرات الروسية |
Ve Rus Gizli Servisi bunu öğrendiyse ve Sidorov'dan Turner'ı araştırmasını istediyse... | Open Subtitles | و المخابرات الروسية إكتشفوا ذلك وطلبوا من (سيدوروف) استجواب (تيرنر) |
Sidorov rakip mafya babası Anatoli Kirkin'in Varlamov'u onu öldürmesi için tuttuğunu sanıyor. | Open Subtitles | (سيديروف) يظن أن خصمه زعيم المافيا (اناتولي كيركن) قد عيّن (فارلاموف) لإغتياله |
Sidorov ve adamı Greşnev'in döndüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | يعتقد أن (سيديروف) ورجله (غريشينيف) ربما عادا للبلد |
Sidorov döndüyse çalıntı nükleer bombaları satmaya çalışacaktır. | Open Subtitles | إذا عاد (سيديروف) فربما على الارجح ليحاول بيع القنابل النووية |
Çünkü bu olay Sidorov ve kayıp nükleer bombalarla ilgiliyse iki teşkilattan da önemli demektir. | Open Subtitles | لماذا؟ لان هذا إذا كان يشمل (سيديروف) والقنابل النووية فسيكون أكبر من الوكالتين |
Callen, Greşnev ya da patronu Sidorov'un ülkeye giriş kaydı yok. | Open Subtitles | مرحباً، (كالن) لا أثر لـ(غريشينيف) أو لرئيسه (سيديروف) بدخولهم للبلد |
Sidorov'la kaçtığını varsayıyoruz ama belki de Michelle'in Kirkin'i öldürdüğünden emin olmak için kaldı. | Open Subtitles | نفترض أنه قسم الدولة مع (سيديروف) ولكن ربما بقي ليتأكد بان تقتل (ميشيل) (كيركن) |
Daha değil ama Greşnev döndüyse Sidorov da buralardadır. | Open Subtitles | ليس بعد، ولكن إذا عاد (غريشينيف) فـ (سيديروف) لن يكون بعيداً عنه |
Rus Gizli Servisi böyle yapardı. Sidorov'un Ruslara hiçbir bağlılığı yoktu. O kâr amacı güden bir silah tüccarı sadece. | Open Subtitles | هذا ما كانت ستفعله المخابرات الروسية ولكن (سيدوروف) لا ينتمي للمخابرات الروسية |
Sidorov, Turner'ın diğer Sovyet ajanlarının peşinde olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | عُلِمَ (سيدوروف) ان (تيرنر) يلاحق عملاء السوفيات الخاملين الاخرين |
Turner'ı yakalarsa diğer ajanların adını da öğrenmiş olacaktı. Sidorov başka bombalar olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | اذا حصل على (تيرنر) فسيحصل على اسماء العملاء (سيدوروف) علم ان هناك مزيداً من القنابل |
Sidorov ve Rus Gizli Servisinin onun peşinde olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | عَلِمَ ان (سيدوروف) و المخابرات الروسية كانوا سيعون خلفه |
İtfaiyeyi aradı böylece Sidorov evi arayacak kadar zaman bulamadı. | Open Subtitles | واتصل بالدفاع المدني لكي لا يمنح (سيدوروف) الوقت الكافي ليفتش الغرفة |
Sidorov daha fazla bomba olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | سيدوروف) علم أنه هناك المزيد من القنابل) |
Sidorov'un adamları eski Gizli Rus Servisi profesyonelleri. | Open Subtitles | رجال (سيدوروف) أعضاء سابقين من جهاز الأمن الروسي ، محترفين أو أنهم تمكنوا من العثور |
Çaldığı elmaslar Isaak Sidorov'la bir anlaşma yapmak içinmiş. | Open Subtitles | الماس الذي سرقَته كان لعقد صفقة مع (آيساك سيدِروف) |