| Ayrıca kara borsa simsarı olarak da rol almış. | Open Subtitles | حتى أنه تصرف بوصفه سمسار في السوق السوداء |
| Bir güç simsarı. Yani, insanları tanır. | Open Subtitles | حسناً، على الأرجح هو سمسار بسوق الطاقة، أعني له صلات عديدة، |
| Krediyi açan, yıkıcı krediciden para alan mortgage simsarı onları dolandırdı. | Open Subtitles | و لقد أحتال عليهما سمسار الرهون و أرغمهما على دفع قرض قاس |
| Borsa simsarı olduğunu söyledi ve kuyumcu soyarken öldü. | Open Subtitles | ادعى انه سمسار بورصة وتوفي سرقة محل مجوهرات. |
| Kendrick'in elinde vurgun yapmasına yardımcı olan ve içeriden bilgi sızdırılan bir enerji simsarı olmalı. | Open Subtitles | لابدّ وأنّ لدى (كندرك) مضارب بسوق الطاقة يساعده في جنيّ ثروات ضخمة، بمساعدة معلومات داخليّة! |
| Sanırım bir organ simsarı tutukladılar. | Open Subtitles | أعتقد بأنهم ألقوا القبض على سمسار بيع الأعضاء البشرية أجل .. |
| Stan mi? Bana Fraser diyen burnu havada borsa simsarı mı? - Evet. | Open Subtitles | "ستان"، سمسار البورصة المغفل الذي ظل يناديني "فريزر"؟ |
| Başkent koridorlarından güçlü bir borsa simsarı mı? | Open Subtitles | أهي سمسار قوي من زوايا العاصمة ؟ |
| Massachusetts'te yaşayan Jacobs isimli bir borsa simsarı. | Open Subtitles | في هذه الحالة، هو سمسار بورصة اسمه "جاكوبز" في "شارون في "ماساتشوتس |
| Kudret simsarı bir şakacıydı. | TED | سمسار القوة كان مزحة. |
| Tabi, bebek simsarı. | Open Subtitles | أجل أجل سمسار الأطفال |
| Borsa simsarı olarak çalışıyordun. | Open Subtitles | لقد كنت سمسار بورصة |
| Hey, Finch, elimizde her gün milyonlarca dolarla kumar oynayan, geceleri barlarda kavga çıkartan bir Wall Street simsarı var. | Open Subtitles | مرحبًا يا (فينش)، لدينا سمسار من "وال ستريت" والذي يقامر بالملايين صباحًا ويتعارك في الحاناتِ مساءً، |
| Beni işe aldılar, çünkü South Beach'te 8 yıl boyunca hep emlak simsarı oldum. | Open Subtitles | كلاّ، لقد جلبوني إلى هنا لأنّي كنتُ سمسار عقارات (ساوث بيتش) لثماني سنوات على التوالي. |
| Yuri Abd Hükümetinin aradığı bir silah simsarı. | Open Subtitles | (يوري) سمسار أسلحة مطلوب من قِبل الحكومة الأمريكية. |
| Lahore'deki bütün otelleri, pansiyonları kontrol edin. Her emlak dükkanını, her simsarı soruşturun. | Open Subtitles | تحقق مِن كل فندق، كلّ دار ضيافة في منطقة (جوهر) تحدّث مع كلّ الوكالات العقارية، كلّ سمسار |
| Hayır, o bir emlak simsarı. | Open Subtitles | كلا. إنه سمسار عقارات. |
| Hazır siz buradayken göstereceğim bu belgede gemimin Cope adında bir sigorta simsarı tarafından çoktan sigortalandığı yazıyor. | Open Subtitles | لكن بما أنك هنا فإن هذه الوثيقة ستريك... أن سفينتي مؤمن عليها من قبل سمسار تأمين يدعى (كوب) |
| Bebek simsarı mı? | Open Subtitles | سمسار أطفال ؟ |
| Yuri. Rus Silah simsarı. | Open Subtitles | (يوري) سمسار أسلحة روسي |
| Kadın bir enerji simsarı ile birlikteymiş Finn Garrety. | Open Subtitles | كانت برفقة مضارب بسوق الطاقة... (فِن جارتي) |