Demek ki oyunun sinyal sisteminin bir kısmı ses, yüz, vücut ve jestlerle ilgili. | TED | لذا فجزء من نظام الإشارة في اللعب ينبغي أن يكون بالصوت، الوجه، الجسم والإيماء. |
En olağanüstü durumlar dışında alınmaması... gereken tanrının vermiş olduğu yaşama hakkımız... olan hayat hakkında karar vermek için... adalet sisteminin bir parçası durumundasınız. | Open Subtitles | أنتم جزء من نظام العداله الذي يعتبر الحياه لا تقدر بثمن أساساً هبه من الله لا يجب أن تُسلب |
İşletim sisteminin bir parçası bu, kodlarını hacklemem gerekiyor. | Open Subtitles | وهي جزء من نظام التشغيل، وسيتحتم عليّ كسر الشفرة |
Şimdi onlar bunun bir kısmını yaptılar çünkü iki şeyin birlikte büyüdüğü Aydınlanma sisteminin bir parçasıydılar. | TED | الآن كانوا يفعلونه في جزء لأنهم كانوا جزءاً من نظام تنويرى حيث كان يكبر شيئين معاً . |
Bu onların görsel algılama sisteminin bir parçası | TED | هذا جزء من نظام التوجيه البصري لديهم. |
Teoride, biz de polis sisteminin bir parçasıyız. | Open Subtitles | نظرياً كلنا جزء من نظام الشرطه |
Kişinin sinir sisteminin bir parçası oluyorlar. | Open Subtitles | ويصبحون جزء من نظام الجهاز العصبي |
Yani başka bir diyişle... bana Sibyl sisteminin bir üyesi olmamı mı söylüyorsun? | Open Subtitles | بعبارة أُخرى... أنت تقول لي أن أُصبح عضو من نظام العرّافة؟ |
Güvenlik sisteminin bir parçası mı bu? Denebilir. | Open Subtitles | هل هذا الجزء من نظام الحماية - نوعاً ما - |
Beyaz cüce iki yıldız sisteminin bir parçası olduğunda, komşu yıldız ona bu yakıtı sağlayabilir. | Open Subtitles | عندما يكون (القزم الأبيض) جزء من نظام من شمسين يستطيع النجم الأخر تزويده بالوقود |
IAT uzaktan kumandalı savunma sisteminin bir parçası. | Open Subtitles | جزء من نظام دفاعي جوي |
Sibly sisteminin bir üyesi olarak karşılandım. | Open Subtitles | رُحبّت كعضو من نظام العرّافة. |
Doyle Brunsen'in süper sisteminin bir kopyasını al. | Open Subtitles | - التقط نسخة من نظام سوبر دويل برونسن |