| CA: Boone, buraya geldiğin için, bu sohbete katıldığın için gerçekten çok minnettarım. | TED | ك.أ: بون، أقدر حقا قدومك هنا، وانخراطك في هذه المحادثة. |
| Matematik ve konuşma açısından ürkek çocuklarım var, ve onlar sohbete katılıyorlar. | TED | لقد جعلت أطفال لديهم خوف من الرياضيات أو حتى من المحادثة ينضمون للحوار |
| Sen onlarla sohbete başla, ben gidip programı açayım. | Open Subtitles | أجل حسنٌ، استمتع بتلك المحادثة وأنا سأبدأ برنامجي |
| Sosyal ağa sağlıklı katkıyı teşvik etmek istiyoruz ve inandığımız ölçülerde gerçekten sağlıklı bir şekilde sohbete katılım da biraz önce belirttiğim dört göstergeyle tanımlanıyor. | TED | لذا نريد أن نحفز المساهمة الصحية إلى الشبكة، وما نعتقد أنه عامل مشترك في المحادثات الصحية كما هو محدد في المؤشرات الأربعة التي أوضحتها سابقًا. |
| Yanında kalıp, uygunsuz sohbete devam etmek isterdim ama diğer odada şerefe kadeh kaldırmak için bekleniyorum. | Open Subtitles | أحب أن الدردشة بشكل غير لائق، ولكن أنا من المقرر أن تعطي الخبز المحمص. |
| Müşterilerle sohbete dön, seni sahtekar sohbet meraklısı serseri. | Open Subtitles | -حسنا , جيد تستطيع العودة للدردشة مع زبائنك |
| Tamam, bu sohbete bir hafta sonra devam edeceğiz. | Open Subtitles | حسنا، نحن سنكمل هذه المحادثة في الإسبوع القادم. |
| sohbete devam etmesi için birkaç dostumu gönderdim. | Open Subtitles | لذا أرسلتُ بعض الأصدقاء للاستمرار في المحادثة |
| sohbete benim adımı da sokmaya çalış. | Open Subtitles | حاولي ايجاد طريقة لذكر اسمي أثناء المحادثة |
| Belli bir aşamada, sohbete dahil olmak için kendimi kandırmayı başardım. | Open Subtitles | و كما تعلم، استطعت إقحام نفسي ... في المحادثة لدرجة معيّنة. |
| Bu sohbete daha az kusmuk olan salonda devam etsek daha iyi olur. | Open Subtitles | لعله يمكننا متابعة هذه المحادثة في غرفة الجلوس حيث سنتقيأ بشكل أقل |
| Ağır Regl, her zaman Harvard derecesini sohbete katmanın bir yolunu buluyor. | Open Subtitles | دائماً تجد طريقة لتضع درجة الهارفرد .الخاصة بها إلى المحادثة |
| Bu sohbete her ne kadar devam etmek istesem de harekete geçmelisin. | Open Subtitles | بقدر ما أود أكمال المحادثة يجب أن تتحّركي |
| Eğer tecavüz edilmek istiyor gibi görünüyorsam, ...seni sohbete davet edeceğim. | Open Subtitles | مهلا، إذا كنت أتطلع إلى الحصول على موعد أغتصاب سوف أدعوك إلى المحادثة. |
| İşte tamam. Bu sohbete biraz denge getirir. | Open Subtitles | هذا من المفترض أن يغير مسار المحادثات. |
| Ve sohbete başladık. | Open Subtitles | و بَدأنَا الدردشة. |
| buraya sohbete gelmedim. | Open Subtitles | انصتي , بالواقع لست هنا للدردشة |
| Uzun bir sohbete ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعتقدُ أنّ كلينا بحاجة لمحادثة ساخنة و مطوّلة |
| Bir sohbete dalabiliriz ve ben onun etrafında bir hikaye oluşturabilirim. böylece nerede olduğumuzu ve nereye gittiğimizi ve bu sohbete nasıl katkıda bulunabileceğimi bilirim. | TED | نستطيع ان نجري حوارات, نستطيع ان نبني قصة حولها فانا اعرف اين كنا و اين سنذهب و كيف اشارك في هذا الحوار |
| Nötr bir soruyla konu açip hepimizi sohbete dahil ediyor ki sen ilgilensin diye kivranmaya basla. | Open Subtitles | إنه يجبركِ على الكلام من خلال طرحه لسؤال ليس له إجابة شافية وأقحمنا جميعًا في حوارًا جماعيًا، أما أنتِ فقد لفت انتباهكِ |
| Sizler sohbete devam edin lütfen. Ben gidip uzanmalıyım. | Open Subtitles | أتمني أن يكون لديك محادثة جيدة ، أعتقد أنه من الأفضل أن أذهب وأستلقي الآن |
| sohbete karışma çaban beni oldukça rahatsız etti, hatta eminim, onu da etti. | Open Subtitles | ..... طريقة مقاطعتك لحديثنا أحرجتنى تماماً وهو أيضاً |
| - Harry ne yazık ki, bu sohbete başka bir zaman devam etmemiz gerekecek. | Open Subtitles | "هاري". للأسف علينا متابعة ذلك النقاش في موعد لاحق. |