Annem beni Brooklyn'e götürdü ve ihtiyar Doktor Solomon oradaydı masasında oturuyordu. | Open Subtitles | أخذتني أمي إلى بروكلين إلى الطبيب سولومون الذي كان جالساً خلف مكتبه |
Solomon bir daha seni yada arkadaşlarından birini rahatsız etmeyecek. | Open Subtitles | سولومون لن يؤذيك أنت ولا أي من أصدقائك بعد الأن |
Nasıl oldu bilmiyorum ama gelen kutumda beliriverdi, Solomon Odonkoh adlı adamın biri göndermişti. | TED | لا أدري كيف حدث ذلك، لكنها وصلت لصندوق بريدي الوارد، وكانت من رجل يدعى سولومون أودونكوه. |
Sonra bir gün, seni Solomon'da gördüm ve konuşmanı duydum. | Open Subtitles | ثم في أحد الأيام، رأيتك عند سولمون وسمعتك تتحدث |
Branch, Gerry Solomon'un ilaç kutusunu sen bulduğuna göre , | Open Subtitles | برانش)، بما أنّك وجدت) . (زجاجة حبوب (جيري سلمون |
Bugün yanımda, özel bir yemeğim ve yardımcım var. Harry Solomon. | Open Subtitles | انا عندى اليوم طبق مميز و مساعد مميز أيضا هارى سوليمون |
Solomon'un Şarkısı, bir bilim kurgu uzay dizisi. | Open Subtitles | "إن "أغنية سولومن .يتحدث عن أوبرا خيال علمي بالفضاء |
Solomon ve Solomon Elektroniği temsil ediyorsun! | Open Subtitles | جعلتك تمثل شركة سولومون سولومون للإلكترونيات |
Solomon ve Solomon Elektroniği temsil ediyorsun! | Open Subtitles | جعلتك تمثل شركة سولومون سولومون للإلكترونيات |
Üzgünüm ama dağılmak zorundasınız, Solomon! Başka bir yere gidin. | Open Subtitles | أنا آسف يا سولومون ولكن عليكم أن تتفرقوا |
Onlarla konuşup, Solomon'un söylediklerini anlattım. | Open Subtitles | حسناً, لقد كلمتهم أخبرتهم ما كان سيقوله سولومون |
Merhaba, ben Bruce Solomon. Karşıda oturuyorum. | Open Subtitles | أنا بروس سولومون أنا أعيش فى الجهه المقابله من الشارع |
Öyle korkmuş ve öyle bir çığlık atmıştı ki kral Solomon sarayında, yerinden düştü. | Open Subtitles | كان خائفاً جداً على درجة أنه هرع يصرخ إلى قصر الملك سولومون. محبوب الجماهير. |
Solomon rüzgardan Ashour 'ı götürmesini istedi | Open Subtitles | طلب السيد سولومون من الريح أن تأخذ عاشور إلى المكان المطلوب. |
Asıl bensiz, hiçbir şeyin yok, Zak Solomon. | Open Subtitles | طيب؟ بدوني انت ليس لديك اي شيئ يازاك سولمون .لذلك |
Solomon, buraya gelebilir misin? | Open Subtitles | سولمون هل تستطيع أن تأتي إلى هنا؟ |
10 sene önce, "Dogumgunu Cocugu"ndaki sapik soytari Eddie Solomon'u... oynamak icin elemelere girdigimde beni reddettiğin için cidden cok mutluyum. | Open Subtitles | سررتُ لأنك رفضتي قبل 10 أعوام في جزء (إيدي سولمون)، المهرج الشاذ. |
Gerry Solomon'un gerçekten yaşlı iyi bir insan olduğundan eminim. | Open Subtitles | أنا متأكدة من أنّ (جيري سلمون) رجل كبيرٌ لطيف |
- Günaydın Dr. Albright. - Nina lütfen Dr. Solomon'a yine benim alanıma park ettiğini söyler misin? | Open Subtitles | نينا هل يمكن ان تخبرى د سوليمون انه ركن سيارته فى مكانى مره اخرى |
Solomon'un Şarkısı senin için uygun bir proje değildi. | Open Subtitles | .بأن "أغنية سولومن "لم يكن المشروع المناسب لكِ |
Senden daha çok burada olmak istemiyorum Solomon. | Open Subtitles | لا أُريد التواجد هنا كما أنت لا تريد , سيلمون |
Solomon Bennet, ...ya da diğer adıyla, Beauregard. | Open Subtitles | سالمون بينت المعروف باسم بيو ريجارد اخبره بأني اريد محادثته ولكني لااستطيع انا لااعرف من انت؟ اخرس ؟ |
İsmim Solomon Epstein... | Open Subtitles | اسمي هو سولمان ابستين |
Leo Solomon aradı.Bu sabah yaptığın anlaşmaya çok sevindiğini söyledi. | Open Subtitles | أتصل (ليو سلومن). قال أنه متحمس بشأن الإتفاق الذي أبرمته هذا الصباح. |
Bayan Solomon, birkaç sorum daha var. | Open Subtitles | سيدة , سليمون لدي بعض الاسئله القليله ؟ |
Solomon, biz babanla konuşurken sen neden biraz oturmuyorsun. | Open Subtitles | سُليمان, لما لا تجلس بينما اتحدث مع والدك؟ |
Geoffrey Solomon. Tanıştığıma çok memnun oldum. | Open Subtitles | أُدعى ( جيفري سلومان ) ؛ سعيدٌ بمقابلتُكِ |
Solomon Grundy beni beni yakaladı sandı ama yakalayamadı, neden biliyor musunuz? | Open Subtitles | سليمان جراندي يعتقد لديه قطرة لي، لكنه لم يفعل، وأنت تعرف لماذا؟ |