Gerçek şu ki, eğer deneyip de işe yaramasaydı, global toplumun birleşmek için ne kadar isteksiz olduğu izerine konuşma yapardım -- ta ki, Somali'de genç bir kızın yanına gidene kadar. | TED | ومتيمنا بحقيقة انه اذا حاولت ولم تنجح الفكرة فسوف أكون قادرا على الأقل أن أدلي ببيان عن مدى عدم رغبة المجتمع العالمي بالاتحاد الى أن كنت في الصومال وحملت تلك الفتاة الصغيرة |
İkinci Spiker: Somali'de Kıtlık. | TED | المذيع الثاني: مجاعة في الصومال. المذيع الثالث: رذاذ الفلفل الخاص بالشرطة. |
Çok mantıklı gelse de 22 yıldır Somali'de süregelen dehşet savaş beliriyor aklımda. | TED | هكذا يصبح الأمر منطقياً، أتذكّر الحرب المريعة في الصومال والتي بقيت مشتعلة لمدة اثنين وعشرين عاماً. |
Geçenlerde bir meslektaşımdan bunu Somali'de uyguladıklarını duydum. | TED | عرفت مؤخرًا من زميل لي أنهم قاموا بالموافقة عليه في الصومال. |
Polisiye bir operasyon kabul edilebilir. Haiti ve Somali'de yaptığımız gibi. | Open Subtitles | وظيفة الشرطة أصبحت مقبولة لدينا في هايتي والصومال |
Somali'de bunun bir çeşidini üretecekler, çünkü Somali'de hiçbir şey yok. | TED | وأنهم فى طريقهم إلى إصدار نسخة منه هناك، لأنه لا يوجد أي شيء مطلقًا في الصومال. |
İnan bana Tony, Somali'de böyle şeyleri çok ciddiye alırlar. | Open Subtitles | أؤكد لك يا توني أنهم يأخذون مثل هذه الأشياء على محمل الجدية في الصومال |
Şey, Somali'de yetimler için okul açabilirim. | Open Subtitles | استطعت بناء مدرسة أيتام في الصومال ولا يمكنني غسيل ملابسي |
18 yıl önce Somali'de bir miktar karganın öldüğünü öğrendin. | Open Subtitles | عثرت على بعض الغربان التي ماتت في الصومال قبل 18 عام |
Hükümetsizlik Somali'de işe yaramıştı, ama nedense biz içine ettik. | Open Subtitles | لا ادري مالذي حدث يا براين بدون حكومه كان عظيما في الصومال لكن بطريقة ما فاشلة لدينا |
Ben Somali'de doğdum. 1961'de, askeri darbe sırasında Ruslar ülkemize geldi. | Open Subtitles | لقد ولدت في الصومال ، وفي عام 1961 أثناء الانقلاب أتى الروسيون الى دولتنا |
Veya Amerikalıların burada Somali'de diktatörden dönme Generali... manasız bir savaş için silahlandırmadaki amaçlarını anlamamıştım. | Open Subtitles | أو ما كان الأمريكان يفعلونه هنا، في الصومال بتسليح أمير الحرب هذا الذي تحول إلى جنزال في مايبدو أنها حرب لا معنى لها. |
Bir gazeteci çocuk felcini sadece bir kere değil tekrar enfekte oldukları için iki kere kökünü kurutan Somali'de ki programımızı izliyordu. | TED | أحد الصحفيين ، و الذي كان يتابع برنامجنا في الصومال ، منذ 5 سنوات ، مكان حيث تم التخلص من شلل الأطفال ، ليست مرة واحدة فقط ، بل مرتين ، لأنهم أصيبوا مرة أخرى. |
80'lerin sonuna doğru Somali'de başlayan sivil savaşa kadar insani yardım çalışanları bazen sivil zayiat dediğimiz şeyin kurbanı oldular. Fakat genel olarak saldırıların hedefi biz değildik. | TED | حتى بداية الحرب الأهلية في الصومال في أواخر الثمانينيات، كان عمال الإغاثة الانسانية أحيانا مايقعون ضحايا لما يعرف باسم الأضرار الثانوية، ولكن في الأغلب الأعم، لم نكن المستهدفين من تلك الهجمات. |
Aslında bana tıp okulundan hemen sonra teklif edildi ve savaş mağduru Somali'de gönüllü olarak UNICEF'le çalışmak için, ki bu sadece bir dolar karşılığındaydı, sözleşmeyi kabul ettim. | TED | في الواقع، لقد عُرِضَ عليَّ عقب تخرجي من كلية الطب، وقد قبلت بذلك، عقد عمل تطوعي لكي أعمل مع اليونسيف في الصومال التي مزقتها الحرب، وقد كانت قيمة العقد دولاراً واحداً. |
Somali'de de doktora bu şekilde gidiyormuş. | TED | هكذا كانت تزور الطبيب في الصومال. |
Evet. Ailesi Somali'de. Orada yaşayıp | Open Subtitles | ايوة اهله في الصومال هو عايز يعيش هناك |
Rus edebiyatında master yaptım, biyokimyada doktoram var ve son 18 aydır Somali'de yetimlerle çalışıyorum. | Open Subtitles | دكتوراه في الكيمياء الحيوية... و اخيرا ثمانية عشر شهرا... كنت أعالج فيهم الأيتام في الصومال. |
Somali'de bulduğumuz belgelerde bir şey bulabildin mi? | Open Subtitles | هل وجدتَ أيّ شيء في تلك الوثائق التي وجدناها في "الصومال"؟ |
Bunun gerçekleşmesi için Somali'de bulunduğu sırada hamile kalması gerekiyordu. | Open Subtitles | و ليتحقّق ذلك، كان يجب أن يحدث عندما كانت في "الصومال" |
Somali'de, Bosna'da, Afganistan'daki iki Körfez Savaşı'nda da ordular yönettim. | Open Subtitles | قائد القوات في البوسنة والصومال في كل حروب الخليج ، في أفغانستان |