Sonra hatırladım ki siz tutuklandıktan sonra bu daireyi aramıştık. | Open Subtitles | ثم تذكرت . أنه بعد أن قُبض عليكِ فتشت هذه الشقة |
Doğrusu şu ki, unuttum. Satıldıktan Sonra hatırladım ve onu aradım. | Open Subtitles | آه في الحقيقة لقد نسيت، ثم تذكرت بعد أن بيع |
Ben Beth'i çok özlüyorum ve... Sonra hatırladım ki onun bir parçası halen bir yerlerde yaşıyor. | Open Subtitles | انا افتقد بيث بشدة,و من ثم تذكرت ان جزءا منها ما يزال حيا في مكان ما |
Ama Sonra hatırladım. | Open Subtitles | لكن ثمّ تذكّرت. |
Derek'e canının ne yemek istediğini soracaktım. Ama Sonra hatırladım ki o ölmüştü. | Open Subtitles | ثمّ تذكّرت أنّه مات |
Sen gittikten Sonra hatırladım. | Open Subtitles | تذكرت ذلك عندما غادرت. |
Bu tesadüfü kabul edemezdim. Ama Sonra hatırladım ki tesadüf diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | وثم لم أستطع تقبل المصادفة ولكن حينها تذكرت |
Sonra hatırladım ki, bahsi geçen kaliteli şarapları şu şarap rafından çaldım. | Open Subtitles | ثم تذكرت ان ذلك النبيذ قد سرقته من هذا الرف |
Sonra hatırladım ki, unutmuş olabileceğim tek yer, burası. | Open Subtitles | ثم تذكرت بأن المكان الوحيد الذي يمكن ان اتركه فيه هو... هنا |
Sonra hatırladım. | Open Subtitles | ثم تذكرت |
Sonra hatırladım ki, Asyalı bir çocuk vardı dövmeli, şapkasını indirmiş, sırt çantalı. | Open Subtitles | حينها تذكرت ؟ كان هناك هذا الشاب الاسيوى موشوم بالكامل مع قبعه و حقيبه ظهر |
Onlara rüzgârlı bir gün olmadığından dolayı balığa gittiğini söyledim ama Sonra hatırladım ki sen bana erkek kardeşini ziyaret edeceğini söylemiştin. | Open Subtitles | أخبرتهم أنك ذهبت للصيد بما ان ذلك اليوم لم يكن عاصفيا... لكن حينها تذكرت أنك أخبرتني.. بأنك ذاهب لزيارة شقيقك، أليس كذلك؟ |