| Pekala, Mac, bu korkunç bir arkadaşlığın sonu gibi gözüküyor. | Open Subtitles | حسنا، ماك، يبدو هذا مثل نهاية لصداقة فظيعة. |
| İşaret yuvarlak bir tüp tarafından yapıImış, huninin sonu gibi. | Open Subtitles | أعني, تلك العلامة قد تكون صنعت بسبب نهاية انبوب قوي, مثل نهاية القمع |
| Bir süre için, dünyanın sonu gibi geldi. Ama geniş açıdan bakmak gerek. | Open Subtitles | لفترة الأمر يبدو لك كنهاية العالم ولكن الصورة الأكبر |
| Bu gökkuşağının sonu gibi bilirsin, küçük altın küpü. Orada olmadığını bilirsin ama buna inanmak güzel çünkü sana yolculuk yapacak bir yön veriyor. | Open Subtitles | انها كنهاية قوس قزح انت تعلم انه غير موجود لكنه يمنحك اتجاهاً للسير |
| Bilgi alamıyoruz ve aldığımız görüntüler dünyanın sonu gibi görünüyor. | Open Subtitles | لا يمكننا الحصول على أي معلومات والصور التي نتلقاها تبدوا وكأنها نهاية العالم |
| İyi yakaladın. Bu basitçe boşa giden bir hafta sonu gibi. | Open Subtitles | وصفت الٔامر تماماً كعطلة أسبوعية مهدورة |
| Buraya çocukken gelirdim. Dünya'nın sonu gibi hissettirirdi. | Open Subtitles | كنت أرتاد هنا منذ صغري كانت تبدو كأنها نهاية العالم |
| Hiç de yazın sonu gibi görünmüyor. | Open Subtitles | لا تنظري لها على أنها نهاية الصيف. |
| Bu kasaba, bu insanlar ve sana dünyanın sonu gibi gelen boktan şeyler, hepsi bir hiç. | Open Subtitles | خذي هذه النصيحة من مجرب, هذه البلدة هولاء الناس, وكل هذا الهراء الفاسد يبدون ,مثل نهاية العالم المعروفة .كل ذلك في ومضة |
| Hatta daha fenası, hayatın sonu gibi bir şey olurdu. | Open Subtitles | وبيث والاولاد وحتى اكثر ، اعني ربما ستصبح مثل نهاية الحياة |
| Bir Meksika düğünün sonu gibi. Hay aksi, sütümüz bitmiş. | Open Subtitles | مثل نهاية زواج مكسيكي لا يوجد حليب |
| İlişkinizin sonu gibi. | Open Subtitles | مثل نهاية علاقتكَ |
| Hayır o haklı. Bu bir devrin sonu gibi. | Open Subtitles | .كلّا , إنه محق , إنه كنهاية عهد |
| "Her hikayenin sonu gibi ölüm zamanı da... | Open Subtitles | وقت الموت كنهاية القصة |
| Size de bir rüyanın sonu gibi gelmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يبدو لكَ هذا كنهاية حلم؟ |
| - "Old Yeller" filminin sonu gibi aynı. | Open Subtitles | إنها كنهاية فيلم جيري |
| Iyi, dürüst, herkes dışarı var. Dünyanın sonu gibi parti, | Open Subtitles | حسناً بصراحة، الجميع في الخارج يحتفلون وكأنها نهاية العالم، |
| Mesela Hamptons'taki evinde bir hafta sonu gibi. Sen davetli değilsin. | Open Subtitles | كعطلة أسبوعية بمنزلك بـ(هامبتنز)، أنت غير مدعو |
| Hayatımın sonu gibi bir şeydi. | Open Subtitles | و كأنها نهاية حياتي |
| Dünyanın sonu gibi kokuyor. | Open Subtitles | يبدو أنها نهاية الأيام |