ويكيبيديا

    "sorun şu ki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المشكلة هي
        
    • المشكلة أن
        
    • المشكلة أنه
        
    • السؤال هو
        
    • المشكلة أنّي
        
    • المشكلة أنني
        
    • الأمر هو
        
    • المشكلة انه
        
    • لكن المشكلة
        
    • المشكلة هى أن
        
    • المشكلة ان
        
    • المشكلة أني
        
    • المشكلة أنّ
        
    • المشكلة أننا
        
    • إنّ المشكلةَ
        
    Sorun şu ki bu büyüme motorunu daha henüz ısıtıyoruz. TED المشكلة هي أننا فقط في مرحلة تسخين محرك النمو هذا.
    Sorun şu ki, sigara içemediğinizde eğer tek başına pencereden dışarıyı seyrediyorsanız asosyal, arkadaşı olmayan bir ahmak oluyorsunuz. TED المشكلة هي عندما لا تستطيع التدخين. إن وقفت وحدقت خارج النافذة بمفردك فإنك أبله غير اجتماعي لا أصدقاء له.
    Sorun şu ki, bir köpeği zehirlemek sadece para cezası gerektirir. Open Subtitles المشكلة هي ، أن وضع السم للكلاب هو مجرد مخالفة بسيطة
    Ama Sorun şu ki bu bölgelerdeki insanlar kendilerini kazanan olarak görmediler. TED ولكن المشكلة أن أولئك الناس في تلك المناطق لا يعتبرون أنفسهم مستفيدين.
    Sorun şu ki eğer gerçekten bütün sivrisinekleri öldürürsek neler olabileceğini kimse bilmiyor. TED المشكلة أنه لا أحد يعلم ماذا سيحدث إذا قضينا على كل البعوض .
    Sorun şu ki diğerleri de hipnoz altındayken aynı şekilde mi hissedecek? Open Subtitles :السؤال هو إذا كان تحت التنويم المغناطيسى فإن الأخرين سيشعرون بنفس الطريقة؟
    Sorun şu ki, buzullar bu hızla çekilmeye devam ederse sonunda Grönland'daki tüm buzulların yok olmasına sebep olabilir. Open Subtitles المشكلة هي ، اذا استمرّت الكتل الجليدية بالتراجع بهذا المقدار من الممكن أن تؤدي إلى إختفاء جليد جرينلاند كلّيّاً
    Sorun şu ki, bulunmayı istemediği taktirde, kelimenin tam anlamıyla sırra kadem basabiliyor. Open Subtitles المشكلة هي إذا لم يرد أن يعثر عليه يمكن أن يختفي بشكل حرفي
    Sorun şu ki öldüğü halde yılanlar hala iş başında. Open Subtitles المشكلة هي أنّ الافاعي ما تزال حيّة، بينما هو ميّتٌ.
    Ama Sorun şu ki, daha da netleştirmek için aralığı daraltmak zorundayız. Open Subtitles ولكن المشكلة هي من أجل جعلها أكثر وضوحا، يجب علينا تضييق الفتحة،
    Sorun şu ki, eve geldiğinde bile burada değilsin. Takıntılısın. Open Subtitles المشكلة هي حتى عندما تعود للمنزل، تكون شاردًا، أنت مهووس.
    Sorun şu ki, ikimiz de zarar veren o adamın ben olduğumu söyleyemeyiz. Open Subtitles المشكلة هي أنه لا احد منا يمكنه القول بأي حتمية أنني ذلك الرجل
    Sorun şu ki, Lestercorp gündüzleri açık ve gündüz gidemeyiz. Open Subtitles المشكلة أن ليستركورب تفتح بالنهار لذا لا نستطيع الذهاب بالنهار
    Sorun şu ki, sana karşı artmakta olan saygım çocukça kıskançlığımın gölgesinde kalıyor yani sanırım kaçınılmaz olana ulaştık. Open Subtitles المشكلة أن احترامي الخالص لك يلبِّده ما يشبه غيرتي الصبيانيّة لذا أظننا بلغنا المطاف المحتوم، ألا توافقني يا حبّي؟
    Sorun şu ki, insanları buna gerçekten inandırmak zor, bilmiyorum. Yapay zekâ bir tehdit olabilir, vesaire. TED المشكلة أنه من الصعب جعل الناس يصدقون ذلك، لا أعلم الذكاء الاصطناعي تهديد وشيك وما الى ذلك.
    Sorun şu ki, eğer o zaman yalan söylediyseniz şimdi de söylüyorsunuzdur. Open Subtitles السؤال هو ، فراو هيلم أكنت تكذبين حينها و أنت تكذبين الآن ؟
    Sorun şu ki, cüzdanımı kaybettim şimdi kredi kartım olmadan nasıl oda tutacağım? Open Subtitles المشكلة أنّي فقدت محفظتي، فكيف سأقيم هناك بدون بطاقة ائتمانيّة؟
    Sorun şu ki, ben artık ceza davalarına bakmıyorum. Open Subtitles المشكلة أنني لا أمثّل في القضايا الجنائية
    Sorun şu ki dün inmemiş, iki hafta önce iniş yapmış. Open Subtitles لكن الأمر هو أنها لم تهبط يوم أمس بل قبل أسبوعين
    Sorun şu ki eğer testi geçersem geri gelmeyebilirim. Open Subtitles المشكلة انه اذا نجحت فى الامتحان ر بما لا اعود
    Sorun şu ki potansiyelini arttırmak için yatırıma ihtiyacım vardı. Open Subtitles لكن المشكلة كانت . الحاجة للإستثمار التجاري لتطوير هذه الإمكانات
    Sorun şu ki senin için her vaka en önemli vakayken bizim için binlercesinden biri. Open Subtitles المشكلة هى أن كل حالة هى الوحيدة بالنسبة إليك و بالنسبة إلينا ، إنها واحدة فى ألف حالة
    Sorun şu ki, aslında eşyaları nasıl tasarladığımızı tekrar ele almaya başladığımızı bir düşünün. TED المشكلة ان . تخيلو اذا نحن حقا بدانا في التفكير في كيفية تصميم الاشياء
    Tek Sorun şu ki, hayatımın kalanını onu satmaya çalışarak harcayacağım. Open Subtitles المشكلة أني سأمضي ما بقي من حياتي أحاول بيعها في الشارع
    Ama Sorun şu ki, şehrin yarısını rüşvete bağladığı için, adama kimse dokunamıyor. Open Subtitles المشكلة أنّ بوجود نصف المدينة بقوائم رواتبه، لا أحد يستطيع أن يلمسه.
    Daha da geriye gidebilirdi, ama Sorun şu ki, sadece 1970'den bu yana veri tutmaya başladık. TED وربما قبل ذلك، ولكن تكمن المشكلة أننا بدأنا في جمع البيانات منذ 1970.
    "Sorun şu ki; Ben seni seviyorum" ama sen beni sevmiyorsun. Open Subtitles إنّ المشكلةَ بأنّني أَحبُّك وأنت لا تَحبُّني.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد