ويكيبيديا

    "sorun değilse" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لا تمانع
        
    • لم تمانع
        
    • لم تمانعي
        
    • لا تمانعي
        
    • لا تمانعين
        
    • ليس مشكلتكم
        
    • تكن تُمانع
        
    • لم يكن هناك مانع
        
    • إذا لم تمانعوا
        
    O halde ben şimdi eve gitmeliyim sorun değilse evde buluşabiliriz Open Subtitles علي ان اذهب الى المنزل اذا اردت مقابلتي هناك لا تمانع
    Sanırım yatsak iyi olur, eğer senin için sorun değilse. Open Subtitles من الأفضل أن نذهب إلى الفراش الآن.لو لا تمانع
    Sence sorun değilse Geraldo'dan öğrenmeden aileleri uyarmak isterim. Open Subtitles ولكننى أريد أن أعلم عائلتهم قبل أن يعرفوا بما حدث فى جيرالدو، إذا لم تمانع ذلك
    Lex, eğer sorun değilse Ferrari'yi biraz daha tutacağım. Open Subtitles ليكس لو لم تمانع فسأحتفظ بالسيارة لفترة أطول
    Aslında, senin için sorun değilse daha sade bir şeyler yaparız düşünmüştüm. Open Subtitles في الحقيقة، إن لم تمانعي أفضل أن نقوم بشئ غير ملفتاً للنظر
    Eğer senin için sorun değilse biraz bekleyebiliriz. Open Subtitles إذا لا تمانعي هل بالأمكان أن ننتظر لفترة
    Eğer sorun değilse, birkaç soru sormak istiyorum. Open Subtitles إذا كنت لا تمانعين أود أن أسئلك بعض الأسئلة
    Öyleyse yirmibir sizin için sorun değilse o zaman kumar makinalarıdır. Open Subtitles اذن فالبلاك جاك ليس مشكلتكم ايضا لا بد انها العاب العملات
    Sizin için de sorun değilse, gelecek ayın kirasını çıkarmak istiyorum. Open Subtitles أودّ أن أدفع إيجار الشهر المُقبل إذا لمْ تكن تُمانع.
    Hey, eğer sorun değilse bir müddet kanatlarımın altında tutacağım, anlarsın. Open Subtitles لا تمانع إن أبقيتك تحت جناحي لفترة قصيرة ؟
    Dünden artanlar sorun değilse birlikte kahvaltı yapabiliriz. Open Subtitles من الممكن ان نتناول الافطار معا إذا منت لا تمانع فى بقايا بارده
    Takım üyeleriyle olmak senin için sorun değilse babanla biraz konuşmak istiyorum. Open Subtitles أوَدُّ التكلّمَ مَع أبيك إذا لا تمانع مصاحبة الفريقَ
    Takım üyeleriyle olmak senin için sorun değilse babanla biraz konuşmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أتكلم مع والدك إذا كنت لا تمانع الانضمام للفريق
    Annen için sorun değilse, bir hafta sonu uğrar seni alırım. Open Subtitles إذا لم تمانع أمك يمكنك إختيار أين ستقضي عطلة نهاية الأسبوع ، و سآتي لأقلك
    Aslında sorun değilse onunla yalnız konuşmak isteriz. Open Subtitles في الواقع ، نرغب بأن نتحدثَ إليها على إنفراد إذا لم تمانع
    Ah, eğer senin için sorun değilse kitabını ödünç almak isterim. Open Subtitles إن لم تمانع, أنا أريد , فقط أن تعيرنىهذاالكتاب.
    ŞÖyle ki;-- benim size birkaç sorum olacak, eğer sorun değilse. Open Subtitles انا فقط... انا فقط لدي بعض الاسئله إذا لم تمانعي
    Eğer sorun değilse, bankanızı arayabilir miyim? Open Subtitles إن كنتي لا تمانعي أيمكنني الاتصال بالبنك؟
    O yüzden bunların üstünden seninle geçmek istedim, eğer senin için sorun değilse. Open Subtitles لذا أردت أن ألقي عليه نظرة معكِ لو لا تمانعين
    Öyleyse yirmibir sizin için sorun değilse o zaman kumar makinalarıdır. Open Subtitles اذن فالبلاك جاك ليس مشكلتكم ايضا لا بد انها العاب العملات
    Eğer sorun değilse? Open Subtitles -إذا لمْ تكن تُمانع ذلك؟ -لا بأس" ."
    Çok sorun değilse,damatla tanışmak istiyorum. Open Subtitles إذا لم يكن هناك مانع فأنا أريد مقابلة العروس
    Bu beden sizin için sorun değilse bana karşı öyle davranmanız benim için sorun olmaz. Open Subtitles أنا أرحب بكم بشدة إذا لم تمانعوا بهذا الجسد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد