Donanma Sekreteri, kesin rakamlarla... 91 subayın ve 2638 erin öldüğünü belirtti. | Open Subtitles | وذكــر أن 91 ضابط و2.638 مجنّداً اعلنــوا موتـى |
Ormanda aklımı kaçırdığım için bir subayın yerine geçtiğimi söyleyeceğim. | Open Subtitles | سوف أقدم على تقاعد طبى سوف أقول أنى أُمثل دور ضابط لأنى قد جننت فى الأدغال |
Orduda öğrendiğim ilk şey, bir subayın adamlarını gözetmesi gerektiğiydi. | Open Subtitles | اول شيء تعلمته في الجيش هو ان الضابط يرعى رجاله |
Hemen cevap isterim, yoksa bu subayın sübeklerini yeniden düzeltirim. | Open Subtitles | اريد اجابه فورا وإلا سأعيد ترتيب جبيرة هذا الضابط بنفسى |
Bay Rawlins, bu alay sadece iki beyaz subayın komuta etmesi özel şartıyla oluşturuldu. | Open Subtitles | سيد رولنز.. تم إنشاء هذه الكتيبة على أساس أن الضباط البيض فقط سيفوضون بقيادتها |
Söyleyin, albay sizce de bir subayın başlıca görevi, emir vermek değil midir? | Open Subtitles | هل توافق أو لا توافق على أن الوظيفة الأولى للضابط هى القيادة |
Bir Britanyalı subayın idaresinde. Mısır niçin bir İngiliz'i tutmak zorunda kalmış? | Open Subtitles | ضابط بريطانى يقودهم ، لماذا قامت مصر بتوظيف رجل انجليزى ؟ |
Sürekli ceza veriliyordu. Her subayın buna hakkı vardı. | Open Subtitles | العقاب كان مستمر، كل ضابط كان لدية الحق في توجيهة |
Bu mümkün değil. Denizci bir subayın kız arkadaşı nasıl boğulabilir? Bu imkansız! | Open Subtitles | هذا غير ممكن كيف لزوجة ضابط بحري أن تموت غرقاً؟ |
Batı Rusya'daki, Katyn'de 4000'den fazla Leh subayın cesedini kazıp çıkardılar. | Open Subtitles | ،في كاتين بغرب روسيا نبشوا قبور أربعة ألاف ضابط بولندي |
İşlevsiz hale getirmek için yetkili bir subayın koduna ihtiyacım var. | Open Subtitles | احتاج الى الرمز من ضابط مصرح له لتعطيلهم |
Alman subayın bizimle İngilizce konuşması tuhaf. | Open Subtitles | مضحكه جدا الطريقه التى يتحدث بها الضابط الالمانى انه يتحدث الانجليزيه |
Eminim ki, bir Birinci subayın, yeni kaptanına... enerjisini ve uyanıklığını göstermek için bir sürü nedeni vardır. | Open Subtitles | أن متأكدة منأهن هناك أسبابا تجعل الضابط الاول يريد أن يستعرض نشاطه أمام قائده الجديد |
"Bu çok yetenekli subayın ahlaki temelden yoksun olduğu söylenebilir." | Open Subtitles | يبدو أن هذا الضابط الكفء لم يعد مستقبل مهني من أي نوع |
Soruşturma sonucunda bir subayın bozuk frenlere rağmen hareket emri verdiği ortaya çıktı. | Open Subtitles | كشف التحقيق أنّ الضابط أمر بالمغادرة على الرغم من الكابحات المعطوبة |
Emekli bir subayın komik bir meblağ için üvey oğlu tarafından canice öldürülmesi. | Open Subtitles | الضابط السابق قُتِل على يد ابنه بالتبني من اجل مبلغ سخيف |
Hatta birkaç subayın adını karalamayı bile deneyebilir. | Open Subtitles | و ربما يحاول حتى ذكر أسماء بعض الضباط لكم |
Sonra subayın biri çıka geldi, o adamlardan karma bir birlik oluşturdu ve belaya dalmak üzere yola çıktı, Efendim. | Open Subtitles | ثمّ حضر بعض الضباط ورقعوا معا وحدة مختلطه لا تنطلق لتثير المتاعب يا سيّدي |
Ne de olsa bir subayın ilk görevi olsa neşeli olmaktır. | Open Subtitles | أول وظيفة للضابط بعد كل شيء, هي ادخال البهجة |
Ve eğer adamlarım onu beyaz bir subayın öldürdüğünü düşünürlerse... burada bir kıyım olur. | Open Subtitles | ... إذا أعتقد رجالي أن ضابطاً أبيضاً هو من قتله سوف تكون هناك مذبحة ... |
Emir subayın tutuklanıp göz altına alındığını söyledi. | Open Subtitles | لقد قال ضابطك المسئول بأنّه قد تمّ القبضُ عليك وإحتجازك |
Pakistanlı bir subayın cesedi, o havaalanında bulunmuş. | Open Subtitles | جثة ظابط باكستاني وجدت في المطار. لقد تم خنقه. |