ويكيبيديا

    "suratlarına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وجوههم
        
    • وجوه
        
    • وجههم
        
    Türkler suratlarına tükürür, bunlar "yağmur yağıyor" derler. Open Subtitles يقوم الأتراك بالبصق في وجوههم فيقولون لهم لابد أنها السماء هي التي تمطر
    Sadece onların korkunç müziğini dinlemekle... ve fotoğraflarındaki dehşet verici suratlarına bakmakla kalmadın. Open Subtitles كنت لم تعد تكتفي سماع موسيقاهم فظيعة ... ويبحث في الصور وجوههم المروعة.
    Kanal, bana haftalık elli bin teklif ettiğinde havyarımı suratlarına fırlattım. Open Subtitles عندما عرضت علي المحطة خمسين ألف دولار في الأسبوع ألقيت بالكافيار على وجوههم
    Esas zor olan, Pazar akşamları küçük suratlarına bakıp, veda etmekti. Open Subtitles بل هو النظر في وجوه الخنازير الصغيرة ليلة السبت وقول وداعاً
    Feng'e sığınma vermek suratlarına tokat atmak olur. Open Subtitles منح فانج اللجوء سيكون بمثابة الصفعة على وجههم.
    Bu hazineyi onların kibirli suratlarına çarpabilirsin ve ben de bunu yapmak için şanslı olmanı istiyorum. Open Subtitles ينبغي أن تفرك هذا الكنز في وجوههم المغرورة، وأرغب أن تنال الفرصة لفعل ذلك.
    Bu hazineyi onların kibirli suratlarına çarpabilirsin ve ben de bunu yapmak için şanslı olmanı istiyorum. Open Subtitles أنت يجب أن تكون قادر على فرك هذا الكنز في وجوههم المتغطرسة وأنا أريد الفرصة للقيام بذلك
    suratlarına bakmanı istiyorum, çünkü onları sen öldürdün. Open Subtitles اريدك ان تلقي نظرة علي وجوههم لأنك قد قتلتهم.
    suratlarına cinayetlerini dövme yaptırmaya ciddi olarak beni kullanıyorlar. Open Subtitles يجعلونني حرفياً أضع وشوماً لجرائم قتلهم على وجوههم.
    Eğer bana kötü malzeme getirirlerse onları alıp suratlarına çarparım. Open Subtitles لذلك إذا كانوا يرسلون لي المواد الفاسدة فسأستلمها هنا، وسأرميها في وجوههم.
    Eğer bir kişiden daha glütensiz yemek hakkında bir şey duyarsam, yeminler olsun suratlarına işeyeceğim! Open Subtitles أجل , أقسم أني سمعتُ شخصاً آخراً يتحدث عن حمية الغلوتين سأقوم بالتبول على وجوههم
    Ateşe verip suratlarına ateş eder, sonra da gidip bir paket cips alırdım. Open Subtitles أقترح أن نتعامل معهم بالقوة ونطلق عليهم النار في وجوههم ونضعم في أكياس خاصة
    Ama en azından onun, Aşağı Dünyalılar'ın ölmesini istediğini suratlarına söyleyecek kadar cesareti var. Open Subtitles لكنه كان على الأقل لديه الشجاعة ليخبر اشخاص العالم السفلي في وجوههم انه يريدهم جميعا في عداد الأموات
    Onların o salak suratlarına bir gün bakmaya daha dayanamayacağım. Open Subtitles وأنا اقول لك أنه لا يمكنني أن أنظر إلى وجوههم المتكبرة الغبية ليوم آخر
    Carny halkı iyidir derse, dürüst insanlar... benim için suratlarına tükür. Open Subtitles بأن العاملين في الاحتفالات... هم أناس طيبون وصادقون... يمكنك أن تبصقي في وجوههم من أجلي
    Biliyor musun, tek üzüntüm o uyduruk yeni eşyalar... büyük ve aptal suratlarına patladığında ben burada olamamak. Open Subtitles أتعلمين ، ندمي الوحيد هو أنني لن أكون في الجوار عندما تنفجر تلك المعدات الجديدة الغير مطابقة للمواصفات في وجوههم الكبيرة الغبية
    İnsanların suratlarına vurmamalısın. Open Subtitles ليس من المفترض أن تضربي الناس في وجوههم
    Şu çocukların suratlarına bak. Open Subtitles الان انظر لهؤلاء الاولد ' وجوههم
    Böylece orta yaşlı yalnız kadınların önünde soyunup şeyini suratlarına vurmazdı her gece. Open Subtitles عندها لم يكن مضطرًا لخلع ملابسك وبدأ بصفع وجوه نساء في منتصف العمر في كل ليلة إمراة جديدة
    Sonra körkütük sarhoş olurlar ve birbirlerinin suratlarına pasta yapıştırırlar ve "Macarena"yı yaparlar, TED ومن ثم يصبحون سُكارى بشكل غبي ويهرسون الكيك وجوه بعضهم البعض ويرقصون على اغنية "ماكيرينا"
    Bu arada bilgin olsun; suratlarına süpürge sallanmasından hiç hoşlanmıyorlar. Open Subtitles لعلمك هم ليس لديهم اقنعة على وجههم
    Evet, ama görünüşe göre insanların kapılarını çalıp suratlarına karşı son ses "Şeker ya da Şaka" diye bağırınca ellerinde ne varsa veriyorlar. Open Subtitles نعم, ولكن اتضح أنه إذا طرقت باب أحدهم وصرختِ في وجههم بـ"خدعة أم حلوى؟" بأعلى صوت ممكن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد