Her Cumartesi ona yapıp Tüm sabah çizgi film izlemesine izin verirmişsin. | Open Subtitles | عملتها له كل يوم سبت و سمحتِ له بمشاهدة الكرتون طوال الصباح. |
Peki, domuz eti fiyatları Tüm sabah düştü. | Open Subtitles | أسعار اللحوم تلك إستمرت بالإنخفاض طوال الصباح |
Siz kediler! Bir şey yaptım ve Tüm sabah peşimdeydiniz! | Open Subtitles | ..أنتم أيها القطط شىء تلو الأخر طوال الصباح |
Tüm sabah sana ulaşmaya çalıştım. Evini, cebini aradım. Uykum ağırdır. | Open Subtitles | أحاول الوصول إلي طوال النهار إتصلت بك في المنزل , وعلى هاتفك الخلوي |
Tüm sabah Yossi ile birlikteydin. Ve hiç bir şey demedi? | Open Subtitles | لا اعلم, انت كنت مع يوسي كل الصباح ألم يقل شيئا؟ |
- Tüm sabah ona ulaşmaya çalıştım. | Open Subtitles | - أنا احاول الاتصال به كُلّ الصباح. |
Tüm sabah temizlik yaptık. Siz ne diyeceksiniz? | Open Subtitles | لقد كنا ننظف طيلة الصباح بماذا تبررون موقفكم ؟ |
Jake Tüm sabah aradı. Konuşması gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | جايك كان يتصل طوال الصباح يقول إنه بحاجه ليتحدث معكِ |
Tüm sabah neredeydim, biliyor musun? | Open Subtitles | انا اقصد, هل كنت تعرف أين انا طوال الصباح? |
Daha önceden polislerle çalışmış bir cenazeciyle Tüm sabah telefondaydım. | Open Subtitles | كنتُ أكلّم طوال الصباح مدير جنازات أعدّ مآتم العديد من رجال الشرطة |
Söylemem gerek, asistanım Tüm sabah internette sizi araştırdı. | Open Subtitles | يجب أن أخبركِ مساعدي كان يبحث عنكِ في الانترنت طوال الصباح |
Tüm sabah süren cinsel taciz semineri ve tüm öğleden sonra süren sekreter güzellik yarışması dışında hep gözümün önündeydi. | Open Subtitles | ما بين ندوة التحرش الجنسي طوال الصباح ومسابقة جمال السكيرتيرات طوال العصر لم يغادر ناظريّ |
Çünkü Tüm sabah kast ajanslarını aradım. | Open Subtitles | لأنني كنت أتصل بوكالات اختيار الممثلين طوال الصباح ولم أتمكن حتى من الوصول إليهم. |
Şanslısın. Ben Tüm sabah telefondaydım. | Open Subtitles | حظًا أوفرًا، أنا على الهاتف طوال الصباح. |
Tüm sabah o telefon elinden düşmedi. Geç kalacağız. | Open Subtitles | أنت تتحدث عبر الهاتف طوال الصباح سنتأخر، لنذهب |
Tüm sabah beni aşacak tek bir atış yapamamak mı? | Open Subtitles | بعــدم جعل و لا ضربـة تجتازني طوال الصباح ؟ |
Tüm sabah sizle ilgilenen bir ekip vardı. Bu nedir diye hiçbir fikirleri yok. | Open Subtitles | لقد وكلت فريق بمراقبتك طوال النهار ليس لديهم أي فكره عن ما يحدث |
Tüm sabah polis dosyalarını eşeleyip durdum. | Open Subtitles | كنت أبحث ملفات الشرطة طوال النهار |
Tüm sabah bu haberi dinledim. | Open Subtitles | حسنا، أنا بهذا الوقت. أنا أستمع إلى أولئك يبلغ عن كل الصباح. |
Dexter ve ben buradaydık... Tüm sabah yatakta. | Open Subtitles | حسنا دكستر وأنا كنا هنا في السريرِ كل الصباح |
Tüm sabah yağmur yağdı." | Open Subtitles | إمْطار كُلّ الصباح." |
Daha iyi hissetmeni sağlayacaksa, Tüm sabah boyunca sadece tek bir geyik yakaladığımızı söyleyebilirim. | Open Subtitles | إن كان الأمر يجعلكِ تشعرين بالتحسّن فقد اصطدنا غزالاً واحداً طيلة الصباح |
Bana sadece bir dakika ver. Tüm sabah çalışıyordum, yoruldum. | Open Subtitles | فقط اعطني وقتاً للراحة,لقد كنت اعمل طول الصباح انا متعبة. |
Öğleden sonra bunun çaresine bakarız ama şimdi Tüm sabah bizim. | Open Subtitles | سنحلّ هذه المشكلة في المساء.. ولكنّنا سنقضي الصباح بأكمله لوحدنا.. |
Tüm sabah müşterileri Denise'i istiyor zaten! | Open Subtitles | طوال فترة الصباح الزبائن كانوا يطلبون دينيس |
Tüm sabah boyunca sana ulaşmaya çalıştım. Her şey yolunda mı? | Open Subtitles | لقد حاولت الأتصال بيكي طول النهار هل كل شئ على مايرام؟ |