ويكيبيديا

    "tüp" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أنبوب
        
    • أنابيب
        
    • انبوب
        
    • أنبوباً
        
    • أنبوبة
        
    • الانبوب
        
    • انبوبة
        
    • زجاجة
        
    • العبوة
        
    • قارورة
        
    • التخصيب
        
    • إنبوب
        
    • الانابيب
        
    • انابيب
        
    • أنبوبا
        
    Tamam, şimdi, şu bobinin üzerinde cıva ile dolu küçük bir tüp var. Open Subtitles حسنا, وألان فوق قلب المنظم يوجد أنبوب ملئ بالزئبق يفترض أن يشغل المنظم
    55 cm çapında 330 tüp, 120 cm çapında ya da 4 feet genişliğinde... ...sadece 12 adet tüp var. TED وهناك 330 أنبوب ، قطر 55 [سنتيمتر]، لا يوجد سوى 12 أنبوب يبلغ قطرها 120 سنتيمتر، أو عرضها أربعة أقدام
    Ayrıca yakında kırkına basacak, panik olacak, tüp bebek yapacak. Open Subtitles بالإضافة، ستصبح في الأربعين قريباً ستذعر، وتقوم بإنجاب طفل أنابيب
    Kelebek iğne, boşaylı tüp, ve bir de LP setine ihtiyacım var. Open Subtitles , أحتاج إلى ابرة فراشة و انبوب اختبار و ربما عدة مشتركة
    Göğüs boşluğuna bir çeşit tüp yerleştiriyor ve kalp kasını çıkarıyor. Open Subtitles أدخل أنبوباً من نوعٍ ما في تجويف الصدر و أستخرج القلب
    Eğer asidotik olursa tüp takmanız gerekiyordu. Open Subtitles يا شباب كان من المفترض أن تضعوا له أنبوبة عندما يصبح حامضي
    tüp içinde kaldığımız sürece güvendeyiz. Bakın, prens. Acele edin. Open Subtitles طالما نحن بداخل الانبوب نحن بأمان انظر , الامير اسرع
    Tasarımda farkı yaratanan şey... ...tüp geçitler. tüp geçit, otobüse altgeçitteki verimin aynısını sağlar. TED ماذا في التصميم الذي صنع الفرق أهي أنابيب الصعود. أنبوب الصعود يعطي الحافلة نفس الأداء كما في مترو الأنفاق.
    Fareler bu ışıktan nefret eder ve kaçmaya ve resimde okla işaretli deliği bulmaya çalışır. Deliğin altında içinden rahatlıkla kaçabilecekleri bir tüp vardır. TED والفئران تكره ذلك وتحاول الهرب، والعثور على الحفرة المشار إليها بالسهم، حيث يوجد أنبوب في الأسفل يمكنها الهرب من خلاله والاسترخاء في الحفرة المظلمة.
    Onu intübe etmeleri gerekti, boğazından bir tüp geçirdiler ve mekanik olarak hava vermeye başladılar. TED و إضطروا إلى تنبيبها أي إدخال أنبوب في بلعومها و قاموا بتهويتها بشكل آلي
    Ya bu olacaktı ya da bir tüp diş macunu ve iki paket Pall Mall. - Hediye diye ben buna derim. Open Subtitles اما هذا أو أنبوب معجون الأسنان و علبتين من السجائر من مقصف السجن
    New New York belediye başkanı C. Randall Poopenmeyer... ...trafik sorununu gidermek için yeni bir tüp geçit açılışını yaptı. Open Subtitles حاكم نيويورك الجديدة السيد.. راندال بوب إنماير افتتح أنبوب جديد لتخفيف حركة المرور في ساعة الذروة
    Ameliyat esnasında entübasyon yapıldı. Cerrah, boğazından aşağıya bir tüp soktu. Open Subtitles عندما أجريت الجراحة، وضع لك الجراح أنبوب في حلقك
    Bir takım deli bilim adamları kolunuza bir iğne batıracak ve dört tüp kan alacaklar. TED وهناك علماء مجانين سيوخزوا أذرعك بالإبر ويأخذون أربعة أنابيب من دمائك
    Solunum yavaş. tüp bağlamalısınız. Open Subtitles وكذلك تنفسها يجب ادخال انبوب لقصبتها الهوائية
    Yeterli oksijen alamıyorsun, o yüzden akciğerlerine bir tüp yerleştireceğiz. Open Subtitles أنت تعاني من نقص في الأكسجين لذلك سندخل أنبوباً إلى رئتيك مباشرة
    Bir neon reklamında elektrikle gaz dolu bir tüp içinde yüklü parçacıklar oluşturulur. Open Subtitles في مصابيح النيون تتدفق جسيمات مشحونة في أنبوبة مليئة بالغاز
    Solunum için tüp takıldı ve karışık serum veriliyor. Open Subtitles تم ادخاله على الانبوب و تم تغيير المحاليل له
    Kanı boşaltıp ciğerinizi tekrar şişirmek için bir tüp kullanacağız. Open Subtitles , سنقوم بادخال انبوبة صدرية لامتصاص الدم ثم نعالج الرئة
    11 tane daha tüp var, nerede olduklarını bilmiyoruz, ve ne zaman serbest bırakılacaklarını da bilmiyoruz. Open Subtitles توجد 11 زجاجة أخرى لا نعرف أماكنهم ولا نعرف متى سيتم إطلاقهم
    Söz veriyorum, çaldığın o tüp sayesinde emrinde çalıştığım kişilerden çuvalla para alacaksın. Open Subtitles أنا أؤكد لك أن العبوة التي سرقتها من أجلي تقدر بثمن كبير لدى الأشخاص الذين أعمل لديهم
    Adam dolabında neden bir tüp kan saklasın ki? Open Subtitles لم سيبقي هذا الرجل قارورة من الدماء بثلاجته؟
    İhtiyacın var. Tanrım, bir tüp bebek kliniğinin daha steril olması gerekmez miydi. Open Subtitles فأنت تحتاج لذلك يا إلهي من كان يظن أن عيادات التخصيب معقمة جداً
    Tamam, şimdi, şu bobinin üzerinde cıva ile dolu küçük bir tüp var. Onun anahtarı açması gerekiyor. Open Subtitles حسنا, والان فوق قلب المنظم يوجد إنبوب ملئ بالزئبق يفترض أن يشغل المنظم
    Bir dizi tüp bebek, bu krizi çözmez. Open Subtitles دفعة جديدة من اطفال الانابيب لن يحل هذه الازمة
    Yatak odalarında iki adet boş tüp var ama onu öldürmüş olanlar değil. Open Subtitles كان هناك اثنين من انابيب المعجون الفارغة بغرفتها. ولكنها ليست نوعية المعجون التى قتلتها.
    Karnı şişmiş gibiydi o yüzden nazogastrik tüp yerleştirdik. Open Subtitles وبطنها بدت منتفخة، لذا وضعنا لها أنبوبا أنفيا معديا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد