ويكيبيديا

    "tadına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تذوق
        
    • طعم
        
    • تذوقت
        
    • تذوقه
        
    • مذاق
        
    • أتذوق
        
    • التذوق
        
    • تذوقته
        
    • أتذوقه
        
    • رشفة
        
    • تجرب
        
    • اتذوق
        
    • مذاقها
        
    • نتذوق
        
    • ذوق
        
    Oradaki üçüncü yılımda, çocuk kaçırmaktan içeri atılmış bir mahkumun hazırladığı çilekli kremanın tadına baktıktan sonra kendimden geçtim. Open Subtitles لكن في سنتي الثالثة هناك صدمت تقريبا حتى الموت بعد أن تذوق حلوى الشليك التي صنعت من قبل المختطفة
    Bizimle içmeye tenezzül etmiyorsunuz ama kılıcımızın tadına bakmak istiyorsunuz. Open Subtitles أنت لن تُفضل الشرب معنا وليس حتى تفضل طعم سيوفنا
    Parmaklarımın ucundan tuzlu suyun tadına bakmıştım. Open Subtitles وبعدها تذوقت المياه المالح من على أصابعي
    Ben çaydan bahsediyorum. - O da öyle. Önce tadına bakın. Open Subtitles أنا أتحدث عن الشاى ــ وهذا أيضا جيد تذوقه فى البداية
    Günlük içki içiyoruz. Köydeki bazı güzellerin de tadına bakalım mı? Open Subtitles نذوق مشروب كحولي يوميا مذاق بعض حسناء القرية؟
    Yeni bardak mı istesem, yoksa dün gece soktuğun amın tadına mı baksam? Open Subtitles ماذا أفعل أطلب كأسا جديده أم أتذوق قذارتك؟
    Yani onun gerçek kupa olup olmadığının tadına bakabileceğini mi düşünüyorsun. Open Subtitles لذا فكرت أنك ستتمكن من التذوق إن كان ذلك هو الكأس الحقيقي
    En son tadına baktığımda, öyle değildin. Open Subtitles حسنا، لا يبدو الأمر هكذا بالنسبة لي، في آخر مرة تذوقته.
    Benim deneyimlerime göre, insanca mümkün olanın en ucunda hayatın tadına bakmakta bağımlılık yapan bir şey var. TED في تجربتي، كان هناك إدمان على تذوق طعم الحياة في الحافة التي بالكاد يصل إليها الإنسان.
    Çünkü çilekli almış olsaydım sen de bendeki çikolatalı olanın tadına bakamazdın. Open Subtitles لإني لو قمت بذلك فلن تكوني قادرة على تذوق شوكلاي
    Patron ona göz kulak oluyor, al... Istakozun tadına. Open Subtitles الرئيس يراقبه, هيا تذوق بعضا من هذا الكركند
    Heriften parayı kopardığın zaman paranın tadına bakacağıma emin olmak istiyorum. Open Subtitles فقط تأكد أن أحصل على طعم ذلك النقد عندما تمزق الرجل.
    Bu fırsatın yükselmesi sadece hayatta kalmanı sağlamayacak hala gerçek tatların tadına varabilirsin. Open Subtitles ارتفاع لهذه المناسبة، ليس فقط سوف أعيش، ولكن قد بعد طعم المسرات الحقيقية.
    Beyaz erişteye hiç dokunmamışsın. Azıcık tadına baksan, olmaz mı? Open Subtitles ،مؤسف أن يُهدر طبق المعكرونة هلا تذوقت قليلا منه؟
    Hadi. Üzerinde çalıştığım bir şey. Bir tadına bak. Open Subtitles هيا, إنه شيئاً انا أعمل عليه, فقط تذوقه.
    Hepsi bu. Sadece biraz tadına bakmalıyım. Open Subtitles أنا فقط أريد, أنا فقط أريد مذاق ضئيل منها
    Daha önce hiçbirini tadına bakmadım. Bu yüzden tadının iyi ya da kötü olduğunu söyleyemem. Open Subtitles أنا لم أتذوق أبداً أحدها بنفسي ولذلك لا يمكنني حقاً أن أخبركِ إن كانت جيدة أم لا
    Yemeklerin bir tadına bakarsınız, beğenirseniz yer ayırtırsınız. Open Subtitles سنقوم بالترتيب من أجل التذوق وإذا أعجبكم ، فهو لكم
    Seninkinin bir tadına bakmamın bir mahsuru var mı? Open Subtitles مذاقه .. مذاقه جيد هل تمانع لو تذوقته ؟
    Kanın seni güçlü kılıyor olmalı. tadına bakmalıyım. Open Subtitles لا بدّ أن دمك يجعلك قوياً، وأودّ أن أتذوقه
    İçkimin tadına bakar, sigaramdan nefes çekerdi. Open Subtitles كانت معتادة ان تأخذ رشفة من شرابى و أنفاسا من سيجارتى
    Tamam, romun tadına bakacağım; ama sen de benim viskimi denemelisin. Open Subtitles انا ساتذوق نبيذك ولكن يجب عليك ان تجرب شرابي
    Buradan küçük bir parça gönderelim, bu küçük parçayı da buraya -- bence öğle yemeğinde yemeden önce kendim de tadına bakmalıyım. TED وسوف اعطي هنا هذه القطعة وسوف اعطي لهنا هذه القطعة واريد ان اتذوق انا بنفسي ايضا هذا الخبز .. قبل الغداء
    Size şu anda gösterdiğim serginin farklı bölümleri, biraz tadına bakmanız için. TED و كما ترون فأنا أعرض لكم عدة مقاطع من العرض الآن، فقط لأعطيكم فكرة عن مذاقها
    Bu gece, bütün bu şarapların tadına bakacağız, ve onları harika peynirlerle biraraya getireceğiz. Open Subtitles مثل الليلة سوف نتذوق انواع كثيرة من الخمر نخلطهم بمساعده خبير الاطعمة
    Non, mon ami. (Hayır, dostum) Bu Poirot'nun damak tadına uygun değil. Open Subtitles واسمه رياضى وسط ملعب كبير, هذا ليس ذوق بوارو

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد