| Hadi, benim için bir tadına bak, tadına bak. İyi, değil mi? | Open Subtitles | هيا تذوق ، تذوق ، لذيد اليس كذلك ؟ |
| Garson, "Çorbada bir şey mi var? . " demiş. Adam, "Çorbanın tadına bak." demiş. | Open Subtitles | يجيب النادل "هل من خطب في الحساء؟" "تذوق الحساء" |
| Hadi. Üzerinde çalıştığım bir şey. Bir tadına bak. | Open Subtitles | هيا, إنه شيئاً انا أعمل عليه, فقط تذوقه. |
| Istersen bir tadına bak, genç Ferdinand? | Open Subtitles | هل أجعلك تذوقها يا فريدي الصغير |
| Gel kestiğimiz dünyalı yaratığın tadına bak. | Open Subtitles | تعال هُنا, و تذوّق اللّحم. لديّنا الوحش المذبوّح، مخلوّق الأرض. |
| Bari şu rezeneli tazecik havuçların tadına bak. Sadece çiğneyip tükür. | Open Subtitles | علي الاقل جربي تلك فقط كليهم ثم ابصقيهم |
| Bir tadına bak, "E-mail". | Open Subtitles | تذوق السلعة أيها البريد الألكتروني |
| tadına bak.Bu sahil güvenliğin tadı | Open Subtitles | تذوق هذا? هذا مذاق عدالة الشاطيء. |
| Pisliğin tadına bak. İçinde olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | تذوق نكهة الفقاقيه انا اعلم انها بها |
| Her şey yolunda. Bir tadına bak. | Open Subtitles | لا بأس ، تذوق هذه كلها من اجلك |
| Gel de şu kahverengi şekerin tadına bak. Kahverengi şekerin tadına bak! | Open Subtitles | تعال هنا تذوق السكر الأسمر تذوق هذا السكر الأسمر! |
| Yaptığını sanmıştım ama brunch'tan sonra gidip baktığımda orada değildi. tadına bak. Organik limon. | Open Subtitles | لقد ظننته فعل ,لكن بعدما تفقدته بعد العشاء لم أجده تذوقه , أنه ليمون عضوي |
| Yapıcı bir şey yapacaksın. tadına bak. | Open Subtitles | ستفعل شيئا بناءً، تذوقه |
| Murabba bağbozumundan... hadi, tadına bak. | Open Subtitles | " المربى لها طعماً رائع ، تذوقها ، يا أخي " |
| tadına bak! Hala nefis. | Open Subtitles | تذوقها ستجدها لذيذة |
| Gel buraya. Şunların tadına bak. | Open Subtitles | تعال، تذوّق هاتين |
| Gel annenin tatlı sütünün tadına bak! | Open Subtitles | تعالى جربي لبن أمك اللذيذ |
| - Çeliğimin tadına bak, it. - Çeliğimin tadına bak, it. | Open Subtitles | ذُق بطشي أيها المزعج ذُق بطشي أيها المزعج |
| Bak buraya, bunun tadına bak, kızım. Daha çok tuz istiyorsa söyle. | Open Subtitles | تذوقي هذا يا فتاة اخبريني ان كانت بحاجة للملح |
| Kahvenin dibi tutmuş. tadına bak istersen. | Open Subtitles | هذه القهوة احترقت، تذوقيها بنفسك |
| tadına bak, aşkım. | Open Subtitles | تذوّقي هذا، حبيبتي. |
| Şundan buyur. Bir tadına bak. | Open Subtitles | -خذ واحدة جربها |
| Tabii ki. Biraz ekşi, ama tadına bak. Tristan! | Open Subtitles | بالطبع حامضة قليلاً , ولكن تذوّقيها تريستان |
| Hadi gel, kılıcımın tadına bak, bacağımı kemiren ayı | Open Subtitles | تعال وتذوق طعم سيفي أيها الدب القذر! لإلتهامك ساقي |
| Başka bir şeyin tadına bak şimdi. | Open Subtitles | طعماً أخضر . أريدك أن تتذوق شيئاً آخر، عضّه |
| Jing, şarabının tadına bak ve bana yılını ve markasını söyle. | Open Subtitles | جينج ، تذوقى خمرك و اخبرينى الصنف و السنه |
| Bir tadına bak. | Open Subtitles | تذوقيه على أية حال |