Howard, hiç kimseye minnettarlık duyacağımı tahmin etmezdim ama senin inşa ettiğin evde geçirdiğim her an sana şükran duyuyorum. | Open Subtitles | هوارد، لم أتوقع أن أكون ممتناً لأى شخص ولكنى ممتن لك فى كل لحظة من اليوم فى المنزل الذى بنيته |
Çok garip, çocukların olabileceğini hiç tahmin etmezdim. | Open Subtitles | من المضحك أنني لم أتوقع أن يكون لك أولاد |
Bunu tekrar sormak zorunda kalacağımı tahmin etmezdim... ama gecemiz nasıl gitti? | Open Subtitles | لم أتوقع أن أطرح هذا السؤال مجدداً... لكن كيف سارت أمسيتنا؟ |
Seninle ortak bir yanımız olduğunu hiç tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم اكن لأحزر ان لدينا قواسم مشتركة |
Sabıkalı mısınız? Gerçekten mi? Asla tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أكن لأحزر أبدا |
- Hiç tahmin etmezdim. - Ne olacağımı düşünüyordun? | Open Subtitles | لم أكن لأخمن ذلك قط ماذا إعتقدت أنني سأكون؟ |
Böyle bir yerle karşılaşacağımı tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أتوقع أنها من الممكن أن تكون هكذا. |
Bunu bana yapacağını tahmin etmezdim, o kadar. | Open Subtitles | لم أتوقع منكِ فقط أن تفعلي هذا بي |
Böyle tepki vereceğini hiş tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أتوقع أن تتفاعل بهذا الحسن. |
Caleb, Amanda'nın bana hayal edemeyeceğim şeyler yaptıracağını söylediğinde dijital saat takmaya tenezzül edeceğimi tahmin etmezdim. | Open Subtitles | عندما حذرني كاليب بأن أماندا قد تجبرني على عمل أشياء لن أتخيلها في الحقيقة أنا لم أتوقع أنه يقصد أنني سأذل لدرجة لبس بدلة السجن |
Unutup, pes edeceğinizi hiç tahmin etmezdim. | Open Subtitles | انا لم أتوقع أن تنسى وتستسلم |
Hiç tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أتوقع ذلك بتاتا. |
Hayatta tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أتوقع حدوث ذلك أبدا |
- Bunu tahmin etmezdim. | Open Subtitles | -أنا لم أتوقع هذه |
- Bunun olacağını tahmin etmezdim. | Open Subtitles | أجل - لم أتوقع ذلك أبدًا - |
Bu işin bana uyacağını hiç tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أكن لأخمن ذلك حسناً، بأن هذه قد تكون من صنعي |
- Bunu tahmin etmezdim. | Open Subtitles | لم أكن لأخمن هذا |