ويكيبيديا

    "taklit" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التقليد
        
    • بتقليد
        
    • تزوير
        
    • تزييف
        
    • مزيفة
        
    • نسخ
        
    • أقلد
        
    • مزورة
        
    • محاكاة
        
    • يقلد
        
    • زور
        
    • تقليدي
        
    • تقليد
        
    • التظاهر
        
    • بتزوير
        
    Öte yandan sevilen bir insanı taklit etmeye çalışıp hüsrana uğradı. Open Subtitles فقط حالة أخرى مهوس تحاول التقليد الناس الشعبيون ويفشلون فشلا ذريعا.
    Örneğin, anneniz esnemek için ellerini kaldırır ve siz onun davranışını taklit edersiniz. TED لذا، وعلى سبيل المثال، تقوم أمك برفع يديها لتمدهما، وأنت تقوم بتقليد سلوكها
    Kendinde olmayan bir başkanın imzasını taklit ederek göreve iade mektubu yazmak... Open Subtitles تعتبر خيانة للوطن. تزوير توقيع الرئيس في رسالة إعادة سلطات الحكم إليه
    Kendi ölümü taklit etmenin yasa dışı olduğunu bile bilmiyorduk. Open Subtitles لم نكن نعرف أن تزييف المقتل هو أمر غير شرعي
    Güzel, esas sorumuz gerçekten güzel bir taklit yapıp, sonra da doğru kâğıdı bulup, arşivlere geri koymanın derdini almak neden? Open Subtitles حسناً، السؤال هو: لماذا يعاني لصنع نسخة مزيفة جميلة على نفس النوع الصحيح من الورق فقط ليقوم بوضعها في المحفوظات ؟
    Sosyal iletişimde kişilerin ortak önceliklerinin olduğu doğrudur. Birbirini taklit etmek bazen faydalıdır. TED الآن، صحيح أنه عندما يكون للأفراد في شبكة اجتماعية أولويات مشتركة، فإنه غالبا ما يكون من المفيد نسخ بعضهم البعض.
    Fransa kralını taklit edebilen az sayıda kişiden biriyim. Open Subtitles يمكنني أن أقلد ملك فرنسا ليس صوته بل مشيته.
    O mektup bir taklit. Benim mektup kağıdıma bile yazılmamış! Open Subtitles هذه الرسالة مزورة ، اٍنها ليست من أوراق مراسلاتى
    Böyle bir bilgiyi taklit etmek çok büyük enerji gerektirir. Open Subtitles محاكاة هذا القدر من البيانات يحتاج لقدر هائل من الطاقة
    Öyle görünüyor ki başkalarından öğrenmede kopya ya da taklit ya da sadece seyretme işlerine yaramıyor. TED يبدو أنهم يفتقدون القدرة على التعلم من الآخرين بالمحاكاة أو التقليد أو فقط بالمشاهدة.
    Diğer bir fizyolojik kuram, bilinçsiz taklit ya da bukalemun etkisi olarak bilinir. TED الفرضية الفسيولوجية الأخرى تسمى التقليد غير الواعي، أو تأثير الحرباء.
    Yani bir oraya bir buraya gidip arkadaşlarını taklit ediyorsun. Open Subtitles إذا أنت تذهب و تعود و تفوم بتقليد كلام أصدقائك
    Gerçekte benim arkadaşım olmalılar. Beni taklit ediyor. Open Subtitles إنهم أصدقائي أحقيّاً، لقد كسبتهم بتقليد تصرفاتي
    Fakat yanılmıyorsam başkanın imzasını taklit etmek vatana ihanet sayılır. Open Subtitles لكن إن لم أكن مخطئاً، تزوير توقيع الرئيس سيعتبر خيانة.
    O tür bir etkileşimi taklit edemezsiniz, bu da bizim operada insanlardan istediğimizin tam tersi. TED لا تستطيعون تزييف ذلك النوع من التعامل، وهذا هو العكس تمامًا مما نطلبه من الناس للقيام به في عروض الأوبرا.
    Şimdi ise yapay zekâ sahte yüzler oluşturup yüzünü hiç söylemediğin şeyleri söylüyormuş gibi taklit edebiliyor. TED الآن، الذكاء الاصطناعي لديه القدرة على توليد وجوه مزيفة. ومحاكاة وجهك لقول أشياء لم تقلها أبدًا
    Davranışı taklit, vahşi hayvanlarda da yaygındır. TED ولكن نسخ السلوك هو أيضا شائع في الحيوانات البرية.
    Ondan önce, Efendi Yoshi'nin yavru faresiydim kafesimden onun hareketlerini taklit ederdim ve Ninja gizli sanatlarını öğrendim. Open Subtitles قبل هذا الوقت كنت حيواناً أليفاً لمعلمي يوشي أقلد حركاته من قفصي وأتعلم سر فن النينجا
    İlk kez taklit yaptım çünkü bir daha asla olmayacaktı.. Open Subtitles المرة الأولى مزورة ذلك لأنه كان أبدا ستعمل يحدث.
    Diğer insanları seyrederek ve kopya ya da taklit ederek onların yaptığını öğrenebiliriz. TED نتعلم بمشاهدة الناس الآخرين وتقليد أو محاكاة مايستطيعون فعله.
    Araba alarmlarını, telefon sesini ve diğer kuşları taklit edebiliyorlar. Open Subtitles يمكنه ان يقلد صوت انذار السيارة والتيلفونات واصوات طيور اخرى
    Bu tabloyu taklit eden her kimse işimizi daha bir ilginçleştirecek. Open Subtitles أي شخص زور تلك اللوحة . سيجعل من عملنا أكثر إثارة
    Tamam, anladık ama neden biraz da iyi taraflarımı taklit etmiyor? Open Subtitles حسناً، لا بأس، لكن لمَ يعجز عن تقليدي في الأمور الطيّبة؟
    Oyunun amacı sadece gerçeği taklit etmek değil... ayrıca aldanışa sevketmek. Open Subtitles غرض التمثيل ليس فقط تقليد الواقع و لكن أيضاً خلق الوهم
    Dolanmakta ve taklit yapmakta iyi olduğu. Open Subtitles في الغزل وحول التظاهر ليكون سكوبي دو. جيدة في الغزل والتظاهر.
    Bunu yapabilmek için onların imzasını taklit etmeye koyuldum. TED ولكي أقوم بذلك .. قررت أن اقوم بتزوير توقيعهما

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد