| Büyüyünce astronot olmayı hayal etmeyen bir çocuk tanımadım daha. | Open Subtitles | لم أقابل يوماً طفلاً لا يريد أن يصبح رائد فضاء |
| Hayatımda, korktuğunu kolayca itiraf edecek pek fazla insan tanımadım. | TED | لم أقابل في حياتي الكثير من الناس على استعداد أن يقرّوا بالخوف حال شعورهم به. |
| Bu tabiatta birini ömrüm boyunca tanımadım. | Open Subtitles | إننى لم أعرف من قبل شخصاً يتصرف بهذه الإيجابية |
| Onun kadar sağduyulu ve tatlı bir kişiliğe sahip hiç kimseyi tanımadım. | Open Subtitles | لم ألتقي بأحد مثلها بحسها السليم وشخصيتها العذبة |
| Onu hiç tanımadım, ama onun için bir anıt inşa etmeliler. | Open Subtitles | لم أقابله من قبل لكن يجب أن نفعل هذا من أجل مارسير |
| Daha önce bu kadar iyi kılıç kullanan bir demirci tanımadım. | Open Subtitles | لم ألتق أبداً بحدادٍ يجيد استخدام السيف بهذا الشكل |
| Onları hiç tanımadım, onlar da beni tanımadı. | Open Subtitles | لم أعرفهم أبدا، ولم يعرفاني أبدا. |
| Onu hiç tanımadım, ama benim ihtiyar anlatırdı. | Open Subtitles | انا لم اعرفها ولكن والدي اعتاد ان يحكيلي عنها |
| Ben toplu konutlarda büyüdüm ama Dawn diye birini tanımadım. | Open Subtitles | لقد ترعرت في ديترويت و لم اقابل احد اسمها داون |
| Düşmanını hiç tanımadım. Yani Scar'ı. | Open Subtitles | أنا أنا أنا لم أقابل طاغيتك حقا ـ ـ أعني , ، سكار سكار |
| Ailem yok, onları hiç tanımadım. | Open Subtitles | أنا لَيْسَ لِدي عائلة، أنا لم أقابل والداى. |
| Hayatım boyunca bundan daha fazla değecek bir kız tanımadım ben! | Open Subtitles | لم أقابل قط فتاة تستحق الأمر في حياتي كلها |
| Annemi de hiç tanımadım, güya orada ölmüş. | Open Subtitles | ولمْ أقابل أمي قطّ لأنه يُزعم أنها ماتت هناك. |
| Askerde bu kadar yılım geçti, Rusça sınavına giren tek adam tanımadım. | Open Subtitles | في كل السنوات التي قضيتها في الجيش لم أعرف أبدا رجل واحد تم اختباره فى الروسية |
| Biliyor musun, etraftayken bu kadar çok rahat olduğum birini hiç tanımadım. | Open Subtitles | هل تعرفين أنني لم أعرف شخصاً مريحاً مثله؟ |
| Annem 3 yaşımdayken öldü ve babamı hiç tanımadım. | Open Subtitles | أمِّي ماتت عندما كنتُ في الثالثة من عُمري ولم ألتقي بأبي أبداً. |
| Biyolojik annemi de hiç tanımadım. | Open Subtitles | و لم ألتقي أبداً بأمي البيولوجية |
| Bilemeyeceğim, onu tanımadım. | Open Subtitles | لا أستطيع مساعدتك، لم أقابله قط. |
| Evet, annemi hiç tanımadım. Beni doğururken ölmüş. | Open Subtitles | نعم، لم ألتق بأمي ماتت في اليوم الذي ولدت فيه |
| Sizin kadar garip bir çift tanımadım. | Open Subtitles | لابد أنك يارفاق أغرب زوجين أعرفهم |
| Bakın. Onu asla tanımadım. Asla anlayamadım. | Open Subtitles | أنا لم اعرفها أبداً انا لم أفهمها أبداً |
| Ağzına çakılan bir tokattan ya da .45'lik bir mermiden anlamayan bir kadın daha tanımadım. | Open Subtitles | لم اقابل فى حياتى شخص لم يفهم ذلك سبيكه 45 سبيكه 45 : هي اغنيه امريكيه |
| Kartların üzerindeki resimlerin hiçbirini tanımadım. | Open Subtitles | لكنني لم أتعرف على أي من الأسماء على البطاقات |
| Hiç tanımadım, umarım tanımam da. | Open Subtitles | إنني لم ألتقِ بأي مصاص دماء وأتمنى بأن لا أفعل |
| Senin gibi birisini tanımadım, Jack. | Open Subtitles | لم يسبق وأن قابلت رجلاً مثلك يا (جاك) |