Buck Howard, özellikle çıktığı "Johnny Carson'la Gece Şovu" ile tanınıyor. | Open Subtitles | باك معروف بظهوره الممتكرر في البرنامج الليلي مع جوني كارسون |
Sabıka kaydı var, kaçaklarla uğraşan görevlilerce tanınıyor, muhtemelen okuldan atılmışlığı da var. | Open Subtitles | لديه سجل اجرامي للأحداث انه معروف عند الضباط المحليين كما أنه ربما طُرد من المدرسة عدة مرات |
Senatör sosyal sorunlardaki müdafaacılığıyla tanınıyor. | Open Subtitles | والسيناتور ريك معروف جدّاً بدعمه القوي جدّاً للقضايا الإجتماعية |
Bu arada, bu Richard Feynman, fizik alanında Nobel Ödülü almasının yanı sıra, efsane bir eğitmen olarak da tanınıyor. | TED | بالمناسبة، هذا ريتشارد فايمان الذي بالإضافة لكونه حائزاً على جائزة نوبل في الفيزياء كان يُعرف أيضاً بكونه أستاذاً أسطورياً. |
Kendisi şımarık tavırları ve agresif liderlik stili ile tanınıyor. | Open Subtitles | يُعرف بجرأته وأسلوب حياة القادة الأشداء |
Eyalet çapında tanınıyor ve kampanya programı hazır. | Open Subtitles | لديه اسم معروف على مستوى الولاية ومكائنحملتهالانتخابيةجاهزة. |
Garip aksanıyla, çok ama çok zengin olmasıyla gösterişçiliğiyle ve kapalı alanda gözlük takmasıyla tanınıyor. Ondan hoşlandım. | Open Subtitles | معروف بلكنته الغريبة وغناه الفاحش يتباهى بارتداء النظارات أنا معجب به |
Kendim görmedim. Ama bu köyde tanınıyor. | Open Subtitles | لم اراه بنفسي لكنه معروف في تلك القرية |
Gerace, Toskana'daki villasında verdiği partilerle tanınıyor. | Open Subtitles | جيراسى معروف لاطرافه فى تسكانيا. |
Krieger, insanlar üzerinde yaptığı genetik deneylerle tanınıyor. | Open Subtitles | "باول" , "كريجر" معروف بأنه يقوم بتجارب جينية على البشر |
Her ikisinden de aynı isim çıkta, Monica Gimble-- ...daha ziyade DJ Drang olarak tanınıyor. | Open Subtitles | كلاهما رَجعَ إلى a بطاقة عملِ لa مونيكا Gimble - معروف أكثر كدي جَي Drang. |
Öğrenmek için buradayız. Adı Tim Tucker. Dev mekanik adam olarak tanınıyor. | Open Subtitles | نحن هنا لنخبركم , اسمه تم تكر و هو معروف باسم " الرجل الميكانيكي الكبير " |
Agresif kişiliğiyle tanınıyor. | Open Subtitles | هو معروف لكي يكون نوعا عدوانيا |
Tutucu bir senatör ve küreselliğin sesi olarak tanınıyor. | Open Subtitles | معروف عنه أنه عمدة محافظ وصوت العولمة |
Kemik Doktoru adıyla da tanınıyor. | Open Subtitles | وكما هو معروف وكما الطبيب العظام. |
Yine bu kadın zehir içtiği hâlde hayatta kalmasıyla tanınıyor. | Open Subtitles | هذه المرأة معروف عنها شرب السم والنجاة |
Halk ağzında başka bir isimle tanınıyor. | Open Subtitles | يُعرف باسم آخر في اللّغة العامّيّة |
Androshnez böyle tanınıyor. Bundan eminim. | Open Subtitles | ( هذا ما يُعرف به ( اندروجنيف أنا متاكد من ذلك |
Zaman zaman başvurduğu aşırı hareketleriyle tanınıyor. | Open Subtitles | يُعرف بأنه يتصرّف... بعجالة أحياناً |
Terörist, Fantom adıyla tanınıyor dün, Beyrut'taki bir Torba Topu turnuvasında görüldü. | Open Subtitles | ديسكو , ديسكو الإرهابى معْروف بإسم (فانتوم) =الشبح شوهِد امس فى بطوله الكره (بيروت) |
Zanlı basın mensuplarını hedef alan Toplu Medya Katili olarak tanınıyor. | Open Subtitles | الرجل المسلح عُرف على أنه قاتل وسائل الإعلام الذي استهدفته الصحافة |