Önce kalkanın içine girip, sonra Tankların arkasına geçmemiz gerek. | Open Subtitles | أولاً علينا التحرك إلى الدرع وبعدها يمكننا السير وراء الدبابات |
Tankların sınırda konuşlandığını herkesin içeri girmenin bir yolunu aradığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد تصورت ان الدبابات محيطة بالمكان والجميع يحاولون ايجاد طريقة للدخول |
Tankların yakıtı bitti. Çatışmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | نفذ الوقود من الدبابات لذلك كان علينا القتال |
Suni kar işini yapan şirket geçen hafta kullanılan bütün Tankların burada depolandığını söyledi. | Open Subtitles | شركة تشذيب الأشجار المسؤولة عن الثلج قالت أن هنا توضع الخزانات التي يستعملونها خلال الأسبوع |
Fransız ve İngilizler tarafından pek dikkate alınmayan bu kitap Tankların ve uçakların etkin bir şekilde kullanıldığı yepyeni bir savaş doktrininden bahsediyordu. | Open Subtitles | الكتاب الذى لم يُقرأ أبداً من قِبل الجنرالات الفرنسيين أو الأنجليز حوى بين طياته : الأسلوب الجديد لأدارة الحرب الأستخدام المكثف للدبابات يليها المشاه مع قيام الطائرات بتقديم الدعم السريع |
Tankların yakıtı bitti. Çatışmak zorunda kaldık. | Open Subtitles | نفذ الوقود من الدبابات لذلك كان علينا القتال |
Tankların bizim önümüze geçmesi gerekiyordu ancak gelmemişlerdi. | Open Subtitles | و الـسـبـب راجـع إلـى انـه كـان يفترض ان تكون الدبابات قد سبقتنا لكننا فوجئنا انها لم تصل ولا دبابه واحده وصلت |
Tankların ardından doğruca üstümüze gelecekler. | Open Subtitles | أنها سوف تأتي عبر مباشرة، الجري وراء الدبابات. |
20 Kasım 1917, ilk defa Tankların yoğun olarak kullanıldığı alan. | Open Subtitles | كانت يوم 20 نوفمبر عام 1917 المكان الذي تم فيه استخدام الدبابات لأول مره في العالم |
Başaramazlarsa, yedek bir takım olması gerek. Tankların mutlaka yok edilmeli. | Open Subtitles | أريد فرقة مساندة في حالة لم ينجحوا لو الدبابات أفلتت سنكون في ورطة |
Tam teçhizatlı, İsrail üniformalı askerler, Tankların arkasında pozisyon aldılar. | Open Subtitles | في عدّة كاملة، جنود في زي عسكري إسرائيلي أخذوا مواقع خلف الدبابات |
Bütün bu Tankların burada olması hoşuna gitmiyor mu? | Open Subtitles | ألست مسروراً إن الجيش له كل هذه الدبابات الواقفه هنا؟ |
Tankların yanında olmaktansa, onlara sahip olmayı isterdim. | Open Subtitles | أفضل أن أكون في جانب الدبابات احتياطا بدلا من عدم وجودهم |
Tankların benim bahçemde ilerlediği bombaların benim evime düştüğü bir dünyada yaşamayı, sevgisiz bir dünyada yaşamaya tercih ederim. | Open Subtitles | كُنتُ لأُفضِّل أن الـ.. أن الدبابات التي تحُوم حول مرجي، كُنتُ لأُفضِّل أن القنابِل التى تتساقطُ على منزِلي |
Bu geri kalmış ülkede yaşayan, farklı kabilelerden insanlar çatışmada vurulan Tankların üzerine çıkıyorlar. | Open Subtitles | العديد من رجال القبائل في هذه الدولة المتخلفة تسلقوا الدبابات غنيمة المعركة |
Bı genç adamsa bir dizi bölümünü internete koyarak Tankların önünde duruyor. | Open Subtitles | وهذا الشابّ بوضعه حلقه تلفزيونيه في موقعه يقف امام تلك الدبابات |
Benim bugün mahkemeden istediğim şey Tankların bu genç adamı ezip geçmesine müsaade etmemenizdir. | Open Subtitles | وأطلب من المحكمه في هذا اليوم ان توقف هذه الدبابات عن سحق معنويات هذا الشاب وأرآءه |
Hasat sırasında, karbondioksit Tankların etrafında birikir. | Open Subtitles | عند الحصاد,ثانى اكسيد الكربون يتراكم حول الخزانات |
Rommel'in, özellikle Tankların kullanımı noktasındaki taktikleri İngilizlere göre daha etkiliydi. | Open Subtitles | تكتيكات "رومـيـل" كـانت أكثر فاعليه من تكتيكات البريطانيون و بالأخص فى كيفية إستخدامه للدبابات |
Soğutucu Tankların içindeki karbondioksiti bir yangın söndürücü yapmak için kullanabiliriz. | Open Subtitles | بإمكاننا إستخدام ثاني أكسيد الكربون في صهريج المُبرّد لبناء طفاية حريق. |
İnsanlar ağır silahların, Tankların yaklaştığını görünce hemen 2,000 veya 3,000 kişi azalır. | Open Subtitles | سيرى الناس مدرعاتك الثقيلة تقترب, و دباباتك, و ستفقد تقريباً حوالي ألفين إلى 3الالآف, |
Tankların geçişini olanaksız kılan, çölün altında kalmış tuzlu bir bataklık. | Open Subtitles | بحر مغمور بالرمال المتحركه و الـمـستـنـقـعـات الـمـلـحيـه مستحيل أجتيازه بالدبابات |
Şirketinin adı, aile adım, havan mermileri tüfekler ve Tankların kenarlarına damgalandı... çünkü o, babamın İsrail'e teklif ettiği şeydi. | Open Subtitles | اسم شركته واسم عائلتي تم ختمها على قذائف الهاون والبنادق والدبابات لان هذا ما قدمه والدي لأسرائيل |