"tanrısı" - ترجمة من تركي إلى عربي

• اله
• الإله
• رب
• إله
• آله
• أله
• إلهة
• لآلهة
• الهة
• ربّ
• إلهاً
• لورد
• الاله
• إلاه
• بإله

Daha sonra, eski arkadaşımız şarap tanrısı Bacchus'a rastlıyoruz.
و لاحقاً ، نقابل صديقنا القديم باخوس ، اله الخمر

Yunan mitolojisinde, denizlerin, fırtınaların depremlerin ve öteki çeşitli doğal felaketlerin tanrısı.
فى الاساطير الاغريقية كان اله البحار و العواصف و الزلازل و غيرها من الكوارث الطبيعية

" Burada Heru-ur'un Yıldız Geçidi yatar, Tagrea insanlarının sahte tanrısı."
هنا تكمن الشابا آي الخاصة بـ حورس الإله الزائف لشعب تاجريا

Savaşların tanrısı olduğun zamanlarda her daim mucizelerini belli etmişsindir.
عندما كنت رب المعارك لم يكن هناك أثر لبركتك علي

Paris'te bulunan Musée du quai Branly'de bir yetkilinin söylediğine göre Savaş tanrısı devletin mülkü olmuştu ve geri iadesi söz konusu değildi.
وفي متحف كاي برانلي في باريس، أخبرنا مسؤول أن إله الحرب هناك أصبح الآن ملك للدولة مع عدم وجود أحكام بالعودة إلى وطنهم.

Işığın tanrısı düşmanlarının yanmasını istiyor Boğulmuş Tanrı, boğulmalarını istiyor.
آله النور يريد أعدائه أن يحترقو, إله الغرق يودهم غرقى.

Fakat, tüm operasyonların tanrısı bu defa bir canavar yarattı.
لكن هذه المره , اله العمليات قد تخيل وحشا

Büyük ana, üçlü tanrıça... ve boynuzlu olan, av tanrısı.
الأم العظيمة, الالهة الثلاثية و ذو القرن, اله الصيد

Dünya düzdür ve yağmurların tanrısı Chacs tarafından yönetilir.
الارض بدون تغيير ويحكمها تشاكس, اله المطر

- Nago mu? Şu kocaman savaş tanrısı. Eskiden bu ormanın kralıymış.
ناقوو , انه اله الحرب وكان يحكم هذه الغابه كلها

Mors, boyutları ve iyi karakteriyle... açıkça hem Buda'yı hemde fildişiyle Hintlilerin Fil tanrısı, Lord Ganesha'yı sembolize etmektedir.
الفظ وصورته الجيدة يمثل اما بوذا او بأنيابه اله الفيل الهندوسر او اللورد جينيشا

Belki var fakat Yahudi-Hristiyan tanrısı gibi mükemmel değil.
ربما، ولكن هذا الإله ليس مثاليًا مثل الإله اليهودي المسيحي.

İsrail'lileri yöneten tek tanrıya karşılık bizim taptığımız bir pagan tanrısı.
الإله الوحيد الذى يأمر الإسرائيليين ألا يتخذوا إلهاً غيره

Musa'nın tanrısı kötü bir general... çekilecek yeri yok.
رب موسى يفتقر لفن القياده الحربيه لم يترك له مكانا يتقهقر فيه

Fırtınaların ve şimşeklerin tanrısı, tıpkı firavun devrindeki düşmanlarına yaptığın gibi bu günahkârı alaşağı et.
ماذا حدث للصلاة الصامتة يا رب العاصفة و الرعد قم بضرب هذا الخاطئ

Nil tanrısı'ndan bana bu güzel oğlan çocuğu getirmesini istedi.
لقد سأل إله النيل أن يحضر لى هذا الطفل الجميل

Ve sonra, uyku tanrısı Morpheus, her şeyi gece pelerini ile örtüyor, ve Diana, yeni ayı yay olarak kullanarak, gökyüzünü yıldızlarla bezeyen ateşten bir ok fırlatıyor.
ثم يقوم مورفيوس آله النوم بتغطية كل شئ بعباءة الظلام بينما تستخدم ديانا القمر الجديد كقوس

Savaş tanrısı, ...bana bu kılıcı, onayının bir sembolü olarak verdin.
يا أله الحرب لقد أعطيتنى هذا السيف كرمز لتأييدك

Zehirli yaratıklar tanrısı Serket, İsis ile oğlunu korumak için en acımasız hizmetçilerinden yedisini göndermişti.
سيركت، إلهة المخلوقات السّامة، قد أرسلت سبع من أقوى خَدَمِها لحماية آيزيس وابنها.

Dikildiğim yerde onlara bakarken Savaş tanrısı heykellerinin asıl var oluş nedenlerini düşündüm.
وبالوقوف هناك، حصلت على لمحة عن الهدف الحقيقي لآلهة الحرب في العالم.

Ey Korku tanrısı sana ve yenilgiye karşı...
-يا الهة الخوف -اقدم لكى القرابين لتمنعى الفشل

En az, Eski Ahit'teki Tanrı'nın varlığı kadar fedakârlığın tanrısı yeryüzünde dolaşan Tanrı'nın 'Tarlalarda Dolaşan'ın da varolduğunu biliyoruz.
هناك ربّ للعهد القديم كما وهناك ربّ للعهد الجديد ربّ التضحية

Bale papucu giymiş Sineklerin tanrısı gibi.
ذلك أشبه ببطل لورد اوف ذا فلايز حين يرتدي حذاء من دون كعب

Birincisinin Hindistan'da, Hindu tanrısı partisi tarafından yapıldığını öğrenince afalladılar.
والذي اذهلهم ان الاولى حدثت في الهند وكان ذلك الحزب هو حزب الاله الهندوسي

Kan ve toprak tanrısı!
أقدِّم لكم إلاه سفك الدماء على الرمال

Biz Amerika'da İnterpol'ü polislerin bir çeşit tanrısı gibi görerek büyüdük.
نحن كبرنا في أمريكيا نعتقد ان الإنتربول اشبه بإله الشرطة اتفهمني؟