| Gizlice Tanrıyla konuşmaya devam etti ve bir gece, akşam duaları çok daha kutsal bir öneme kavuştu. | TED | وتابعت مناجاة الرب في خلوتها، وفي إحدى الليالي أصبحت صلواتها الليلية أكثر قداسة. |
| Tanrıyla her zaman... küçük, makul bir anlaşmaya varabilirsin. | Open Subtitles | يمكن للمرء دائما أن يصل لتدبير صغير ومعقول مع الرب |
| Tanrıyla, sonsuza kadar yaşamak için anlaşma yapan adam sensin değil mi? | Open Subtitles | أنت الرجل الذي يطلب من الرب أن يعيش للأبد؟ |
| Tanrı insanın varoluşunu açıklamada gereksiz olduğundan evrim Tanrıyla yer değiştirmiştir. | Open Subtitles | بأن الإله غير ضروري لتفسير وجود الإنسان و التطور يحل مكان الإله |
| Hayatta olan bizler herkesin aklında olan Tanrıyla görüşmek için beraber sıkışacağız. | Open Subtitles | ونحن الأحياء سنقبض معا للقاء الربّ في السماء... |
| "Carrie Underwood başarısını Tanrıyla yakın ilişkisine borçlu." | Open Subtitles | كاري انديروود تدين نجاحها الى علاقة شخصية بالرب |
| Tanrıyla savaşın bitti! Suçların için ceza çekmelisin! | Open Subtitles | حربك مع الرب انتهت ويجب أن تدفع ثمن جرائمك |
| Kilisemin önünde durmuş, Tanrıyla pirinç gevreğini mi karşılaştırıyorsun? | Open Subtitles | أتقفُ أمام كنيستي لتقارن الرب بالمقرمشات؟ |
| Tanrıyla konuşunca, dindar oluyorsun. Tanrı seninle konuşunca ise deli oluyorsun. | Open Subtitles | لا، تكون متديناً إن تحدثت للرب لكن الرب يتحدث إليك، هذه هلوسة |
| Eğer bir şeyler yapmazsak çok geçmeden Tanrıyla yüz yüze gelecek. | Open Subtitles | إن لم نفعل شيئاً فسيتحدث مع الرب وجهاً لوجه قريباً |
| Belki, Tanrıyla evli bir kadına sakso çektirmek... | Open Subtitles | ربما ممارسة الجنس الشفوي مع إمرأة من المفترض أنها متزوجة من الرب |
| Tanrıyla konuşup dua etçem. | Open Subtitles | كل هذا الحديث عن الرب أظن أنى أحتاج أن أصلى |
| Ben Tanrıyla beraberim. o bana dokunur bende insanlara dokunurum. | Open Subtitles | انا و الاله شخص واحد الرب يؤثر بي و انا أؤثر على عباده |
| Yaşı ilerliyor ve doğru olanı Tanrıyla yapmak istiyor. | Open Subtitles | لقد كبر في العمر و يريد أن يتصالح مع الرب. |
| Ya Tanrıyla konuştuğunda ne dediğini anlamadığı için seni duyamıyorsa. | Open Subtitles | ماذا . ماذا لو أن الرب, عندما يتحدث أليك, لا يمكنك السماع لأنك لا تفهم ما يقول ؟ |
| Çünkü Tanrıyla konuştum ve ikimizde aynı şeyi düşünüyoruz. | Open Subtitles | لأني تكلمتُ بالفعل مع الرب حيال هذا. وأنا والرب نحظى ببعض التفاهم. |
| Tanrıyla veya yüksek güçlü biriyle iletişim kurduğuna bile inanabilir. | Open Subtitles | ربما هو يصدق ان بأمكانه التواصل مع الرب او قوى عليا اخرى |
| söz Tanrıydı ve söz Tanrıyla birlikteydi. görüyorum ki sen sıkıştırıldığında bir çok antik karalamadan alıntılar yapıyorsun. | Open Subtitles | الكلمة كانت مع الإله و الكلمة كانت الإله إذاً, أرى, عندما تنضغطون تقتبسون من الخربشات و الأقوال القديمة |
| Son adam, Tanrıyla bir başına. | Open Subtitles | الإنسان الأخير، وحيدا مع الإله |
| Sonunda Claire'nin Tanrıyla iletişime geçtiğini düşünüyordu, ki aslında o Joseph'le iletişime geçmişti. | Open Subtitles | "ظنّت أنّ (كلير) تعقد علاقة مع الربّ أخيراً حتّى وإن كانت تعقد علاقة مع (يوسف) بالواقع" |
| Eğer senin yerinde olsaydım madam, şikayete Tanrıyla başlardım. | Open Subtitles | لو كنتُ مكانك يا سيدتي لبدأت بالرب! |
| Tanrıyla karşı karşıya geldiğinde ne yapacağını hiç düşündün mü | Open Subtitles | ألم تفكري باليوم الذي تقفين فيه أمام خالقك |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 