Çatışan tarafların aşırı taleplerden uzaklaştırılması, karşı tarafın ihtiyaçlarına saygı duyarak, kimi isteklerinden feragat etmeye yaklaştırılması lazımdır. | TED | ان الاطراف المتحاربة يجب عليها ان تتجاوز طلباتها المتعنتة نحو تسويات عادلة تتضمن الاعتراف بالاخر وباحتياجاته |
Muhtemelen üçüncü tarafların yardımcı olabileceği en temel yöntem taraflara gerçekte neyin tehdit altında olduğunu hatırlamaktır. | TED | بصورة اساسية جداً لحل ذلك النزاع حيث يمكن للطرف الثالث ان يذكر الاطراف على الدوام بالشيئ الموجود على المحك |
1998'de temel kurumlar şekillendirildi ve 2006 ile 2008 tarihlerindeki son derece yenilikçi değişiklikler sayesinde, çatışan tarafların tüm temel talep ve endişelerinin metne yansıtılması sağlandı. | TED | ان جوهر التنظيم المؤسساتي والذي نُفذ في عام 1998 والتعديلات التي اضيفت في 2006 و 2008 ساعدت جميع الاطراف المعنية في الصراعات ان يروا مطالبهم واهتماماتهم قيد التنفيذ وعلى سلم الاولويات |
Camma, tartışmalarını durdurmak için muhalif tarafların arasına giriyor— otoritesine saygı duymak zorundalar. | TED | تقف كاما بين الأطراف المتنازعة لتمنعهم من القتال يجب عليهم أن يحترموا سلطتها |
O halde belgenin kanuna uygunluğunu doğrulamak için katılan tarafların tekrar ifadelerini almamız gerekiyor. | Open Subtitles | إذاً نرغب بإعادة تشكيل الأطراف المتعلقة للحزم بشرعية الوثائق |
Dış İşleri Bakanlığı ilgili tarafların tamamını bilgilendiriyor. | Open Subtitles | وزارة الخارجية تخبر جميع الأطراف المعنية |
Diplomasi, uzlaşı için tüm tarafların dengeli bir fedakarlıkta bulunduğunu, yerel, bölgesel ve uluslararsı ölçekte bir desteğin, antlaşmanın uygulanması safhasında yanlarında bulunacağını garanti etmesi sağlanmalıdır. | TED | ينبغي أن تساعدهم للوصول الى تسويات مرضية لجميع الاطراف عليها ان تؤكد وتعمل على حشد التأييد المحلي والدولي والاقليمي والعالمي وتساعدهم في تطبيق الإتفاقيات |
Bu noktada, bana göre, tarafsızlığın bütün tarafların sesini eşit miktarda duyurmak ve tüm taraflarla konuşmak anlamına geldiğini, ancak tüm taraflara eşit muamele etmek olmadığını zorlama bir ahlaki veya fiili eşitlik yaratmak olmadığını anladım. | TED | ولذا حينها بالنسبة لي، فهمت ان الموضوعية هي أن تسمع لكل الاطراف بشكل متساوٍ وتتحدث لكل الاطراف، ولكن لا تعامل كل الاطراف بشكل متساوٍ، ولا تفرض حالة من التكافؤ الأخلاقي أو التكافؤ الفعلي. |
Batı dünyasının artan taleplerini karşılamak için altın, elmas, bakır, koltan ve diğer değeri yüksek madenler gibi doğal kaynakları yağmalamak adına tüm tarafların şiddetin kasten sürdürülmesinden şüphelenmesiyle birlikte ülkenin geniş maden zenginliği çatışmaya zemin hazırlıyor. | Open Subtitles | ما يغذي نار الصراع هو الثروة المعدنية الهائلة للبلاد، و يشتبهُ بأن كل الاطراف تعمل على أطالة أمد العنف بشكل متعمد من أجل نهب الموارد الطبيعية مثل الذهب، الألماس، |
Yani, o zamanın sahte haberi, onların o zamanki yalanı -- demokratik olarak seçilmiş, insan hakları değer ve prensipleri olan hükümetlerimiz de dahil -- onların yalanı tüm tarafların eşit suçlu olduğu, bunun yüzyıllardır süren bir etnik nefret olduğu, doğru olmadığını bilmemize rağmen, bir tarafın diğer tarafı öldürmeye, katletmeye ve etnik temizliğe karar verdiği idi. | TED | ولذا، أخبارهم الزائفة آنذاك، أكاذيبهم فى ذلك الوقت ـ ـ ومن ضمنهم حكومتنا، حكومتنا المنتخبة ديمقراطياً، بقيم ومبادئ حقوق الانسان ـ ـ أكاذيبهم كانت فى قولهم ان كل الاطراف مذنبون وكل هذا نتاج عقود من الكراهية العرقية. فى حين إننا كنا نعلم أن هذا ليس صحيح، فالحقيقة لقد قرر أحد الاطراف قتل، وذبح، والقيام بالتطهير العرقي للطرف الأخر. |
Bu, dâhil olan tüm tarafların coşkulu rızasını içerdiği müddetçe, başka ne içerdiğinin önemi olmaksızın, insanların ne tür bir cinsel yaşam veya kendilerini tatmin eden ne tür cinsellik olursa olsun tadını çıkarma hakkını tam olarak desteklediğim anlamına geliyor. | TED | هذا يعني أنّني أدعم حقوق الناس بشكل كامل ليستمتعوا بأي نوع من الحياة الجنسية التي يرونها مناسبة، بغض النظر عما تحتويه، طالما أنها تتضمن الموافقة الحماسية من كل الأطراف في العلاقة. |
Ne oldu? Tüm tarafların yükümlülüğüdür... | Open Subtitles | "إتفاقيّات السلام في طريقها لإنشاء إلتزام لجميع الأطراف لتسهيل.." |
Bir arabulucu, tarafların kabul ettikleri dışında kuralı olmayan bir oyunun hakemi gibidir. | Open Subtitles | وسيط هو من نوع حكم في لعبة مع أي قواعد , بإستثناء تلك التي وافقت من جانب الأطراف المعنية . |
Seks tüm tarafların faydalanabileceği bir olaya dönüştürülmediği sürece. | Open Subtitles | "الا اذا تم استثمار الجنس فى اعمال تجارية و التى توفر المال لجميع الأطراف المعنية" -ماذا؟ |
Bütün tarafların bildirildiğinden emin olacağım. Teşekkürler. | Open Subtitles | سأحرص على إبلاغ كل الأطراف شكراً |