Madem ev boş kaldı sen TARDIS'e dönerken ben de arka taraftan içeri girebilirim. | Open Subtitles | الآن، بوجود البيت فارغا ، سوف أعمل مدخلا في الخلف بينما تعودين إلى التاردس. |
Londra güvende olduğunda TARDIS'le buradan ayrılabilirim. | Open Subtitles | سوف ارحل.. على متن التاردس عندما تكون لندن امنة |
Doktor, alo? TARDIS'le görsel temas kurduk. | Open Subtitles | مرحباً دكتور لقد وجدنا التاردس في حقلٍ خالي |
Doktor'un bilinen bütün dostlarını iyice araştırmalıyız Doktor ve TARDIS hakkındaki bilgilerin yanlış ellere geçmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | المعذره، علينا أن نعرف كل شركائه المعروفين لا نستطيع أن نجعل معلومات الدكتور و التاردس بأن تقع في الأيدي الخاطئة |
TARDIS'le ilgili bir sorun var. Başka bir şey kontrol ediyor. | Open Subtitles | هنالك خطب ما أصاب التارديس شيء ما يتحكم بها |
Belki de bu TARDIS'i kullanarak kendi TARDIS'imi bulmalıyım. | Open Subtitles | وربما نستخدم هذه التاردس لنجد التاردس خاصتي |
Sadece TARDIS burada ne Afedersiniz aşağı yapıyor? | Open Subtitles | عذراً، لكن ما الذي تفعله التاردس هنا في الأسفل؟ |
Sağ. Sen TARDIS'e içinde tamamen güvende olacak. O sonra bakarız | Open Subtitles | صحيح، وستكونين بأمان في التاردس ستعتني بكِ |
Sorun değil yani, eşyaları TARDIS'ten çıkardıktan sonra gidebilirsin. | Open Subtitles | لا بأس، سأقوم بـ.. إخراج كل شيء من التاردس ويمكنك المغادرة بعدها |
Geçen gece, dersten sonra TARDIS'ten aldım. | Open Subtitles | أخذتها من التاردس تلك الليلة بعد محاضرتك |
Bill, elimde ne TARDIS var ne de sonik tornavida yaklaşık 10 dakikalık oksijenim kaldı ve üstüne körüm. | Open Subtitles | بيل"، ليست معي التاردس" ولا المفك الصوتي ولم يبق لدي سوى عشر دقائق ..من الأكسجين، وقد أصبحت أعمى الآن |
TARDIS sizi eve götürür, geri dönüşler kolaydır. | Open Subtitles | ستعيدكِ التاردس رحلات العودة دائماً ما تكون سهلة |
Ayrıca TARDIS'teki çayla yediğimiz keklerin yerini bir tek ben biliyorum. | Open Subtitles | وأنا الوحيد في التاردس الذي يعرف مكان كعك الشاي |
TARDIS'le bir gezintiye çıkıp yardım çağrılarına kulak kabartacağız. | Open Subtitles | نأخذ التاردس في جولة ونبحث عن نداء إستغاثة |
TARDIS'e atlayıp geri dönerek işleri düzeltebiliriz. | Open Subtitles | نعم يمكننا أن نأخذ التاردس ونعود لنصحح الوقت |
TARDIS'e dönersek daha anlaşılır olacak. | Open Subtitles | سيكون منطقيا أكثر لو عدنا إلى التاردس... |
TARDIS muhteşem bir şey ama bir ev gibi değil. | Open Subtitles | التاردس رائعة ومذهلة, ولكنها ليست بمكان قابل للسكن . |
Doktor, tüm bunların cevabı senin TARDIS'inde. | Open Subtitles | جميع الاجابات عن تساؤلاتك سوف تجدها في التاردس . |
TARDIS'e git ve en çok dikkat dağıtan eşyalarımı getir Clara. | Open Subtitles | كلارا"، عودي إلى التاردس" وأحضري أكثر أشيائي إزعاجاً |
Şimdi o önemli değil, TARDIS geldi. | Open Subtitles | الأمر لا يهم. لقد أصاب التارديس خلل ما- |
Doktor, TARDIS'te yanlış olan bir şey var, sanki... | Open Subtitles | هنالك خلل ما أصاب التارديس |