ويكيبيديا

    "tavır" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • موقف
        
    • السلوك
        
    • الموقف
        
    • سلوك
        
    • تصرف
        
    • موقفاً
        
    • موقفا
        
    • موقفك
        
    • الموقفِ
        
    • سلوكاً
        
    • يقول
        
    • عن إنطباعك
        
    • اركاب
        
    O zaman da ona karşı tavır alırız. Open Subtitles بحلول ذلك الوقت سنكون في موقف من اخراجه.
    Bir melodi ya da ritim mi? ya da bir ruh hali veya tavır mı? TED هل هو النغم ام الايقاع هل هو المزاج ام السلوك
    Şimdi çok bariz olduğunu biliyorum, ama yalan söylediğinden şüphelendiğiniz biri ile bir konuşma yaparken, tavır en çok gözden kaçırılan ama yalan işaretlerini veren şeydir. TED الآن أدرك بأنها تبدو واضحة، لكن عندما تدخل في حديث مع شخص تشتبه بأنه مخادع، فإن الموقف إلى حد بعيد هو التغاضي لكن القول عن المؤشرات.
    Bu da birbirimize tavır yapmayacağız demek, değil mi dingil çivisi? Open Subtitles والذى يعنى أنك لن تحظى بأى سلوك خاطئ ، حسناً ؟
    Şimdi, çok da fazla şaşırmadım. Bu, tiyatro ile uğraşan biri olarak tüm hayatım boyunca sürekli karşılaştığım bir tavır. TED الآن، لم أندهش حقيقةً، لأن هذا تصرف أراه باستمرار في حياتي كلها بصفتي مخرجة بالمسرح.
    Evet. Ona karşı kesin ve sert bir tavır takınmıştım. Open Subtitles - أنا كان لا بُدَّ أنْ أَتّخذَ موقفاً متشدّداً مَعه.
    tavır yapmaya başlamadan onlardan kurtulmak lazım. Open Subtitles إقطعْهم قَبْلَ أَنْ يَبْدأونَ قَبْض على موقف.
    - Gayet iyi. Robottan ufak bir tavır görmem dışında. Open Subtitles كان جيداً، باستثناء موقف الرجل الآلي السلبي تجاهي
    Hastayı kontrol etmeyi unutmuş sonra da bana tavır yapıyor. Open Subtitles لقد نسيت تفقد حالة مريضة و أخذت منى موقف
    Kastedilen, söylenen şeyin tam tersi ise burada sözlü ironi vardır, ancak alayda buna bir de alaycı tavır eklenir. TED إن السخرية اللفظية هي عندما يكون المقصود معاكسا للذي قبله. في حين أن التهكم يضيف القليل من السلوك.
    Fikrinizi değiştirmenize sebep olan beklenilen bir davranış mıydı yoksa tamamen umulmadık bir tavır mı? TED هل السلوك الذي دفعك لتغير انطباعك شيء كنت تتوقع أي شخص أن يفعله، أو أنه شي خارج تماماً عن المألوف؟
    Devamlılık her şey demek değil. Ayrıca düzgün tavır ve çaba lazım. Open Subtitles الحضور ليس كل شئ هناك السلوك والجهد أيضاً
    Dolayısıyla birçok insan, fırsatı ganimet bilip bu insanlara karşı tavır aldı. Open Subtitles لـذلـك أسـتـغـل الـعـديـد مـن الـنـاس الموقف وقتها لأظـهـار كراهيتهم لهم
    Hayır. Daha önce hiç böyle bir tavır sergilememişti. Open Subtitles لم تقم بإظهار هذا الموقف من قبل فقد كانت متمردة
    Daha önce hiç böyle bir tavır sergilememişti. Open Subtitles لم تقم بإظهار هذا الموقف من قبل فقد كانت متمردة
    Söylemem gerekirse, bu pek de yetişkince bir tavır değil. Open Subtitles حسناً ، هذا ليس سلوك ناضج إذا حق لى قول ذلك
    Bak, artık benden uygunsuz bir tavır göremeyeceksin. Open Subtitles أنظري , لن يكون هنالك أي سلوك غير لائق من قبلي
    Fevkalade, müspet tavır. Gelecek dehşet sırasında ihtiyacın olacak. Open Subtitles ممتاز، تصرف إيجابي سيساعدكِ مع الرعب القادم
    Kendinize sorun, bu tavır benim ülkemin mi? TED اسأل نفسك هل هذه طريقة تصرف دولتي؟
    Tarafımızda güçlü bir tavır almış olsaydı da babasının kararından etkilenirdi sanıyorum. Open Subtitles أعتقد أنه قادر على التأثير على رأي والده إذا أتخذ موقفاً قوياً لصالحنا
    yeni yürümeye başlayan bir çocuk tavır yapmaz, ama bir adam her gün dünyaya direnir. TED لا يملك طفل صغير موقفا في حد ذاته، لكن الرجل من يصر على عالمه كل يوم.
    Böyle gerici bir tavır beklemezdim, özellikle de bir bilimadamından. Open Subtitles أنا لا أستطيع تفهم موقفك المعارض خاصة وأنك عالم
    Bu çirkin tavır, onun hiç düzeyli bir ilişki yaşamadığını gösteriyor. Open Subtitles بذلك الموقفِ القبيحِ، هو لَنْ يَكونَ عِنْدَهُ أيّ نوع علاقةِ ذات مغزى.
    - Daha iyi bir tavır takın. - Tavrım harika. Open Subtitles أريدك أن تتخذ سلوكاً أفضل - لدي أفضل سلوك -
    Dean babasının bir yıl önce tavır değiştirdiğini söyledi. Open Subtitles دين يقول ان تصرفات ابيه تغيرت منذ العام الماضي
    - Bana tavır yapma Spock. Open Subtitles - (أنك تعبر عن إنطباعك ،(سبوك
    Bütün gün boyunca kötü tavır sergileyen yolcuların bagajlarını kontrol edip alacak. Open Subtitles سوف تقوم بفحص الأمتعة وسوف تتحدث إلى اركاب بنمط مُستفز طوال اليوم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد