Bu tedaviye güvenim o kadar tam ki önleyici tedbir olarak kendi çocuğumun da dişlerini çektim. | Open Subtitles | أنا أؤمن بهذا العلاج بشدة لدرجة أنى ازلتُ اسنان أطفالي كإجراء وقائي |
Planımız mantık kabiliyetinden eğreti tedbir olarak faydalanarak psikolojik bir patikayı temizlemekti. | Open Subtitles | وكانت فكرتنا هي الإستفادة من الإيجابيات كإجراء مبدئي والتجهيز النفسي |
Önleyici tedbir olarak şeker uygulamasının yanı sıra kusursuz bir muayene planlamıştım. | Open Subtitles | لقد أردت فحصاً شاملاً، بالإضافة إلى استخدام سكر الخبيز كإجراء وقائي |
Sükûneti tekrar sağlamak adına havaalanı güvenlik görevlisi olarak yetkime başvuruyor ve cezalandırıcı tedbir olarak bir tam puanınızı düşürüyorum. | Open Subtitles | سألجأ الى صلاحيتي كرجل أمن في المطار لأن اخفض تقييمك نقطة كإجراء جزائي |
Bunun çok fazla olduğunu biliyorum ancak bir tedbir olarak eve gitmezsek daha iyi olur diye düşündük ve bende onunla aynı fikirdeyim. | Open Subtitles | أعلم أن هذا كثير... لكننا شعرنا أن الأفضل عدم عودتنا لبيوتنا كإجراء إحترازيّ، ووافقت. |
Sadece tedbir olarak. Birbirimize güvenene kadar. | Open Subtitles | كإجراء احترازي، حتى نتبادل الثقة |
Koruyucu tedbir olarak Londra'nın her yerinde temiz hava alanları kurulmasını önermişlerdi. | Open Subtitles | وقد أوصوا بإنشاء مناطق ذات هواء نقي حول "لندن" كإجراء احترازي. |
Onu öldürmeyi bir tedbir olarak görüyorum. | Open Subtitles | أعتبر هذا الإغتيال إجراء وقائي |
Bunu tedbir olarak düşünün. | Open Subtitles | اعتقد انه شئ وقائي |
Bir ön tedbir olarak... | Open Subtitles | وكإجراء وقائي... |