Araştırmama başladığımda, telomerler hakkında Tek bildiğimiz kromozomun uç noktalarının korunmasına yardım ettikleriydi. | TED | حسنًا، عندما بدأت بحثي، كان كل ما نعرفه عن التيلوميرات هو أنهم يحمون نهايات الكروموسومات. |
Tek bildiğimiz, bu filmi elde eder etmez okyanusu geçeceği. | Open Subtitles | كل ما نعرفه حالما يضع يده علىالفيلم،سيعبرالمحيطمعه. |
Biz de kovalamaca oynuyoruz. Tek bildiğimiz Arap oldukları. | Open Subtitles | يبدو أننا نلعب الأستغماية كل ما نعرفه أنهم عملاء عرب |
Arka bahçemize gömüldüler ve Tek bildiğimiz bu kadar. | Open Subtitles | لقد دُفنوا بباحة منزلنا، و هذا كل ما نعلمه. |
Şimdilik Tek bildiğimiz, Kadimler ile ortaya çıkmış olabileceği. | Open Subtitles | كل مانعرفه , أنه يمكن أن يرجع أصله للقدماء |
Tek bildiğimiz gösteri devam etmeli | Open Subtitles | نعرف فقط أن العرض لا بد أن يستمر |
- Tabi, ama Tek bildiğimiz onun da 16 yaşına döndüğü. Giles, evde annenle birlikte. | Open Subtitles | بالتأكيد ، عدا كل ما نعرفه هو فى الـ 16 ثانيةً |
Tek bildiğimiz, Whitechapel mahallesinde yaşayan... bir hayat kadını olduğuydu. | Open Subtitles | كل ما نعرفه أنها كانتتعسه, تعيش في منطقة "وايت تشابل" |
Tek bildiğimiz, Whitechapel mahallesinde yaşayan... bir hayat kadını olduğuydu. | Open Subtitles | كل ما نعرفه أنها كانتتعسه, تعيش في منطقة "وايت تشابل" |
Aradığımız adamın kırmızı şapkası var. Tek bildiğimiz bu. | Open Subtitles | الرجل الذى نبحث عنه يلبس قبعه حمراء و هذا كل ما نعرفه |
Tek bildiğimiz Sydney'nin bu şehirde tutulduğu ve onu FBI'ın sorguya çektiği. Nerede olduğunu öğrenmemiz gerek. | Open Subtitles | كل ما نعرفه أن سيدنى تم اعتقالها محليا,وسوف نجدها هنا |
Tek bildiğimiz Pen Park dışında terk edilmiş bir arabada suç izlerine rastlandığı. | Open Subtitles | كل ما نعرفه الآن هو أن هناك علامات لجريمة في سيارة مهجورة خارج حديقة بين |
Açık bir hattan yapılan şifreli bir sesti. Tek bildiğimiz söyledikleri. | Open Subtitles | كان صوتاً ممزوجاً على خط مفتوح كل ما نعرفه هو ما قاله |
Tek bildiğimiz gönderilen bazı adamların dönmemiş olması. | Open Subtitles | كل ما نعرفه أن بعض رجالهم الذين أرسلوهم لإنقاذ المتمردين لم يعودوا |
Tek bildiğimiz askerlerin öldüğü ama isimlerini yayınlamadılar. | Open Subtitles | كل ما نعلمه هو أنه قد مات بعض الجنود، لكنهم لم يصدروا الاسماء. |
Şu anda ne olduklarını bilmiyoruz. Tek bildiğimiz güçlü ve tehlikeli oldukları. | Open Subtitles | نحن لا نعلم ما هم عليه الآن كل ما نعلمه هو انهم خطرين وأقوياء |
Tek bildiğimiz ortadan kaldırılması için birisinin 6 milyon ödemeye hazır olduğu. | Open Subtitles | كل مانعرفه هو أنهم . مستعدون لدفع 6 ملايين لإبعاده |
Tek bildiğimiz, bu çocuğun kereste çürüğünün olabileceği. | Open Subtitles | كل مانعرفه, أن هذا الصبي قد يكون لديه تنخر. |
Tek bildiğimiz gösteri devam etmeli | Open Subtitles | نعرف فقط أن العرض لا بد أن يستمر |
Tek bildiğimiz yön, silah seslerinin geldiği yön. | Open Subtitles | الطريق الوحيد الذي نعرفه هو بإتجاه الطلقات النارية |
Bu adamlar hakkında Tek bildiğimiz, onların Zealot oldukları. | Open Subtitles | كلّ ما نعرفه عن هؤلاء الناس يفيد تعصّبهم لمنظمتهم. |
Tek bildiğimiz, onlar iblis olabilir. | Open Subtitles | . لكل ما نعرفه ، قد يكونون هم المشعوذون |
Tek bildiğimiz buydu. | Open Subtitles | . هذا كل مانعرفة |
Tek bildiğimiz şu an kayıp olduğu. | Open Subtitles | كل مانعلمه بالتأكيد , انه مفقود |
Tek bildiğimiz... Drazen'ın adamları burada, ve bizi bugün istiyorlar. | Open Subtitles | الشى الوحيد الذى نعرفه ان قتله "دريزن" هنا و يريدوننا اليوم |
GPS koordinatları yoktu ve Tek bildiğimiz şey onun kumlu buzulun orda bir yerlerde olduğuydu. | TED | لم تكن هناك إحداثيّات بنظام تحديد المواقع للمكان، و كلّ ما كنّا نعرفه هو أنّه في مكان ما خارج جليد ساندي. |
Tek bildiğimiz şey K-1 9'un telsiz bağlantısını kestiği. | Open Subtitles | كل ما نعرف أنّ كيه-19 قد قطعت اتّصال الرّاديو |
Tek bildiğimiz o da burada olabilir. | Open Subtitles | إنها يمكن أن تكون هنا أيضاً، على حد علمنا. |