Sabret yoksa düğün takısını Tek elle takmak zorunda kalırsın. Anladın mı? | Open Subtitles | فلتبقى صبوراً ، وإلا فإنك ستزينها بيد واحدة هل فهمت ما أقوله |
Ben Tek elle pek iyi kazamam. Hatta hiç kazamam. | Open Subtitles | لا أجيد الحفر بيد واحدة لا أجيدها أصلًا في الواقع |
Ben Tek elle pek iyi kazamam. Hatta hiç kazamam. | Open Subtitles | لا أجيد الحفر بيد واحدة لا أجيدها أصلًا في الواقع |
Firması, kravatı var ama sadece Tek elle olmuyor. | Open Subtitles | إن لديه يد واحدة فقط و لكنه لا يستطيع إيقافها حتى لو قاموا بتوثيقها |
Tek elle tutunuyorsunuz, arkanızda dönen Dünya'ya bakıyorsunuz. | TED | وأنت تمسك بيد واحدة وتنظر إلى الكون يدور إلى جانبك. |
İşte bu. hayal gücünüzü ne kadar zorlasınız da tam olarak bir Palm Pilot değil ama baş parmak ile döndürülen bir kontrolü var, her şey Tek elle yapılabiliyor. | TED | لذلك ، انها ليست بالم بايلوت بأي حال من الأحوال ، لكن بها نظام تحكم بالإبهام، يمكِّنك القيام بكل شئ بيد واحدة. |
Tek elle şifoniyer ve odun kırmakta ustasın, değil mi? | Open Subtitles | أنت جيد بالفعل فى إلتقاط الأشياء وإشعال الحطب بيد واحدة , أليس كذلك ؟ |
Tek elle şifoniyer ve odun kırmakta ustasın, değil mi? | Open Subtitles | أنت جيد بالفعل فى إلتقاط الأشياء وإشعال الحطب بيد واحدة , أليس كذلك ؟ |
Uçağın bilgisayar sistemini Tek elle çökerttin ama. Hey! | Open Subtitles | لقد عطلت نظام الحاسوب لدى شركة الطيران بيد واحدة |
Bir adamın kafasını Tek elle parçalayabildiğini söylüyorlar. | Open Subtitles | لقد قالوا أنه يمكنك أن تحطم جمجمة رجل بيد واحدة |
- Direksiyonda Tek elle. Evinizde hissedin. | Open Subtitles | بيد واحدة فقط على عجلة القيادة تصرفوا كانكم في منزلكم |
Seni Amsterdam Bulvarından aşağıya doğru koşarken gördüm 100 kiloluk motorlu arabanı Tek elle taşıyordun. | Open Subtitles | رأيتك تركض في شارع آمستردام رافعاً تلك العربة التي تزن 200 رطلاً بيد واحدة. |
Bizim evde pizza var. Tek elle yiyebiliriz. Var mısınız? | Open Subtitles | هناك بيتزا في شقتي يمكننا الاكل بيد واحدة هل انتم معي؟ |
Bir adamın kafasını Tek elle parçalayabildiğini söylüyorlar. | Open Subtitles | لقد قالوا أنه يمكنك أن تحطم جمجمة رجل بيد واحدة |
Tek elle klavye kullanmanın ne kadar zor olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | وأنت تعلم كم هو صعب أن تعمل على لوحة المفاتيح بيد واحدة |
Sence, Tek elle hokkabazlık rekoru ne? | Open Subtitles | ما هو الرقم القياسي لإلقاء الكرة بيد واحدة في رأيك؟ |
Tek elle nişan almak çift elle nişan almaktan daha kolay. | Open Subtitles | التصويب بيد واحدة أسهل من التصويب بالإثنتين |
"Ayrıca direksiyonu Tek elle tutarak nasıl dikkatsiz olunur?" da var. | Open Subtitles | و أيضاً لاحظ كيف أن لدي يد واحدة بإهمال على عجلة القيادة ذلك ليس تقليد رائع لي |
Tek elle yiyemem ama. | Open Subtitles | لا يمكن تناول الطعام مع يد واحدة. |
Tek elle ülkenin yarısını katetmiş adamım ben. | Open Subtitles | لقد قمت بالقياده عبر نصف مساحة البلاد بيد واحده |
Ben o kullanıyordu sanırım Tek elle , diğer boynunu sıkıştırarak . | Open Subtitles | أظن أنه كان يقود السيارة بيدٍ واحدة و يضغط على عنقها بالأخرى |
Tek elle hallettim. | Open Subtitles | إحتجت إلى يدّ واحدة فحسب لأنتهي من الأمر. |