Şimdi 2 dakika bu teknolojilerin nasıl çalıştığı-- çünkü bunu anlamamız gerçekten önemli. | TED | إذن سأشرح لكم في ثانيتين كيفية عمل هذه التقنيات لأني اعتقد بأهمية فهمها |
Bu değişimi başlatmamız için gerekli olan teknolojilerin çoğu zaten mevcut. | TED | أغلب التقنيات التي نحتاجها للشروع في هذا التغيير متواجدة اليوم بالفعل. |
Bugün size tüm bu bizi hayrete düşüren teknolojilerin arka yüzünü göstereceğim, sevdiklerimizden bazılarını. | TED | اليوم سوف أعرض لكم الوجه الآخر لكل التقنيات الحديثة التي تدهشنا، تلك التي نحبها. |
Güçlü yeni teknolojilerin her zaman gizemi vardır. | TED | التكنولوجيا القوية الجديدة دائما تحضر معها الألغاز. |
Ve bu sayı, yeni teknolojilerin artmasıyla azalacak gibi gözükmüyor. | TED | هذا الرقم سيستمر في الارتفاع نظراً للتطور الذي يشهده مجال التكنولوجيات الحديثة. |
Sosyal durumun nasıl değiştiğini, yeni teknolojilerin insanlara nasıl kısıtlamalar, ve fırsatlar getirdiğini düşünerek çok zamanımı harcıyorum. | TED | أقضي وقتا كبيرا أفكر في الكيفية التي يتغير به الشكل الإجتماعي, وكيف أن التقنيات تخلق قيودا جديدة وفرصا جديدة للناس. |
Pekala; bu teknolojilerin kombinasyonun sonucunun; kişisellik ve anonimlik ile ilgili algılarımızda radikal bir değişiklik yapacağını kestirebiliriz. | TED | حسناً، يخبرنا حدسنا أن نتيجة دمج هذه التقنيات سوف يحدث تغير جذري في مفاهيمنا الخاصة للخصوصية و إخفاء الهوية. |
Eminim ki, geçen haftadan beri burada konuştuğumuz teknolojilerin bir kısmı Afrika'nın daha da hızlı büyümesine yardım edebilir, ne dersiniz? | TED | بالطبع، التقنيات التي نتحدث عنها هنا في هذا الأسبوع الأخير، بالطبع البعض منها بإمكانه مساعدة أفريقيا على النمو أسرع ؟ |
15 yıl gibi yakın zamana kadar, bu teknolojilerin çalışmayacağını söyleyen birçok bilim insanı vardı. | TED | منذ 15 عاماً شكك الكثير من العلماء في نجاح تلك التقنيات |
Bu teknolojilerin tümü, daha önce ulaşamadığımız derinlikten ve uzaklıktan balık yakalamamızı sağladı. | TED | وقد مكنتنا هذه التقنيات من اصطياد الأسماك الموجودة في أعماق أكبر وأبعد في البحر من أي وقت مضى. |
Bütün bunlar bir noktaya kadar doğru Fakat bu teknolojilerin yaşam deneyimimizi inanılmaz şekillerde geliştirecek şeyler getirdiği de bir gerçek. | TED | هذه التنبؤات واقعية لحد معين، ولكن هذه التقنيات جلبت لنا ما زاد خبرتنا كبشر بطرقٍ عميقة. |
Elbette bu teknolojilerin bazıları özellikle insan işçilerin yerini alacak şekilde tasarlandı. | TED | بالتأكيد بعض هذه التقنيات مصممة خصيصاً لتحل محل العمال البشريين. |
Bu teknolojilerin beceri basamaklarını hızla tırmandığına dair gösterilecek çok fazla kanıt var. | TED | فهناك الكثير من الأدلة التي تظهر أن هذه التقنيات تتسلق بسرعة سلم المهارات المختلفة |
Bu teknolojilerin dünyadaki sansür uygulamalarını aşmak için nasıl kullanılabileceği üzerine çalıştım. | TED | لقد درست كيف يمكن أن تُستخدم هذه التقنيات للتحايل على الرقابة حول العالم. |
Tabii ki bu teknolojilerin hiçbiri sadece yeryüzünün kendisinin içine bakmak kadar yararlı olmazdı. | TED | بالتأكيد، لن تكون أي من هذه التقنيات مفيدة مثل مجرد النظر بعمق داخل الأرض نفسها. |
Peki o zaman hızla gelişen teknolojilerin sağlık hizmetlerini nasıl ele aldığına bakalım. Hızlı olanla başlayalım. | TED | لذلك دعونا الآن نرى كيف تهتم التكنولوجيا الأسية بمجال الرعاية الصحية. لنبدأ بالأسرع. |
Ben bilhassa eski teknolojilerin iyi çalışmadığı ya da kabul edilemez hale geldşği durumlarda (onlardan) yanayım. | TED | أنا أؤيد استخدام الهندسة الوراثية خاصةً عندما لا تعمل التكنولوجيا القديمة أو عندما تصبح غير مقبولة. |
Kanun ile bu teknolojilerin kullanımı arasındaki bu çatışmaya tepki olarak, bu tartışmada her iki tarafta da büyümekte olan bir aşırılık var. | TED | وهو تعنت تام من قبل الطرفين في هذه المجادلة .. وتبعاً لهذا الصراع بين القانون وبين استخدام التكنولوجيا |
O zaman yakın dönemde insan-bilgisayar ortak yaşamını yönetmek için geliştirilmiş teknolojilerin etkileri üzerine bir kaç örneğe bakalım. | TED | إذا دعونا نستكشف، من خلال بعض الأمثلة، الأثر الذي قامت به التكنولوجيات لدفع التعايش بين الإنسان والحاسوب من وقت قريب. |
Bu yeni teknolojilerin yardımıyla her şey kısım kısım organize edildi. | TED | كل شىء كان ينظم ولو جزئيًا بمساعدة تلك التكنولوجيات الحديثة. |
İkinci bölüm yeni teknolojilerin örnekleri ki yeni medya bu bölüme giriyor. | TED | أما الجزء الثاني فسيكون مجرد أمثلة على التكنولوجيات الحديثة: تقع وسائل الإعلام الحديثة كثيرا في هذا القالب. |
Yeni teknolojilerin icadı evrimsel sıçramalara neden oldu. | Open Subtitles | قفزات تطورية تتبع استحداث تكنولوجيات جديدة |