Biraz tembeller, bilirsin... dışarı çıkacaklar, telefon kulübesine gideceklerde, uzun iş. | Open Subtitles | إنهم كسالى لديهم ميل إلى قصد الهاتف العمومي في المحكمة كثيراً |
Aptal ve tembeller. Ve görüldükleri yerde vurulmaları gerekiyor. | Open Subtitles | إنهم أغبياء و كسالى و يجب التخلص منهم على مرأى من الجميع |
Hadi tembeller. Tüm gün bekleyemeyiz. | Open Subtitles | لنذهب أيها الكسالى فليس لدينا وقتًا كبيرًا |
Eğer bir kız telaşlanmaya ve sinirlenmeye başlarsa, şöyle olurmuş çıkın dışarı, tembeller! | Open Subtitles | إذا الفتاة تململت، أو فقدت مزاجها ذلك ما هو عليه الكسولة تذهب للخارج! |
- Ben yapmadım. - Gece vardiyasındaki kızlardan biri yapmış olmalı. Çok tembeller. | Open Subtitles | هذه ليست لي, ربما من أحد المسؤولين عن الوردية الليلية, إنهم كسولين |
Bu samimiyetle ilgili değil ve tembeller için bir davranış değil. Çünkü bu şekilde çalışan insanlar biraz huzursuz, sabırsız olmaya, kesinlikle kendilerini düşünmeye meyillidirler, çünkü onların katkıları budur. | TED | الآن، هذا ليس عن الود، و ليست صفقة للكسالى لأن الناس التي تعمل بهذه الطريقة تميل إلى ان تكون عنيدة نوعاً ما و غير صبورة و مصٌرة كلياً للتفكير بأنفسهم لأن هذا هو إسهامهم. |
- Evet ama ne kadar tembeller sen de biliyorsun. | Open Subtitles | بالطبع, لكنك تعرفين كم عن كسلاء |
tembeller. Ancak lakap takıp dururlar. | Open Subtitles | إنهن كسولات, و لهم الحق في ذلك They're entitled. |
İki yıl geçer ama tembeller hâlâ işe başlamamış olur. | Open Subtitles | و بعد سنتان الكسولين لم يبدأوا بعد |
Orası siyahilerin gerçekten tembel olduğu ve beyazların da onlar kadar tembel olduğu ama tembeller diye siyahilere kızdığı yer değil mi? | Open Subtitles | هل هي تلك المنطقة التي يكون السود فيها كسالى والبيض أيضاً كسالى، لكنهم دائماً يتهمون بأن السود كسالى؟ |
Yararlı olamayacak kadar tembeller | Open Subtitles | هم أَصْبَحوا كسالى جداً لأنْ يَكُونونَ مفيدينَ |
Kokuyorlar, salaklar ve tembeller ama kemikleri farklı falan değil. | Open Subtitles | هم رائحتهم كريهة و اغبياء و كسالى ولكنهم لا يملكون عظام مختلفة عنا |
Şirkete "Athletes Lead" diyemeyecek kadar tembeller. | Open Subtitles | انهم كسالى جدا ليسمون أنفسهم قيادة الرياضيين ؟ |
Şişman ayaklarıyla yeryüzüne mahkum dünyalı tembeller. | Open Subtitles | سذج كسالى مرتبطون بالأرض بأقدامهم السمينة |
Onlar sadece çok tembeller. | TED | إنهم فقط كسالى جدا. |
Ah şu tembeller. | Open Subtitles | أولئك الحُقراءِ الكسالى. |
tembeller. | Open Subtitles | التافهون الكسالى. |
Kıpırdayın! Haydi, sizi tembeller, devam edin! | Open Subtitles | تحركوا أيها الكسالى المغفلين |
Eğer bir kız telaşlanır ve sinirlenirse, şöyle olurmuş çıkın dışarı, tembeller! | Open Subtitles | إذا الفتاة تململت، أو فقدت مزاجها ذلك ما هو عليه الكسولة تذهب للخارج! |
Ne kadar tembeller. Yemek şimdi hazır olur. | Open Subtitles | إنهم كسولين جدا "لانشيون " جاهز الآن |
Şaka yapıyor olmalısın. Öğle yemeği tembeller içindir. | Open Subtitles | لابد من أنك تمزح الغذاء للكسالى |
Öylesine tembeller ki. | Open Subtitles | هؤلاء الاتنين كسلاء |
O tembeller şimdi biz olduk. | Open Subtitles | نحن هم الكسولين |