Kısa zaman önce yasalaşan Çevresel Etki ve Sürdürülebilirlik teminatı Kanunu, sizin de bildiğiniz gibi bilahare hükümler söz konusu olmadan devreye girmiştir. | Open Subtitles | يجب أن ألفت أنتباهك بأن الأثر البيئي الذي حصل مؤخراً وقانون ضمان الإستدامة، القانون الذي دخل حيز التنفيذ بدون أي أحكام بأثر رجعي في ذلك المكان. |
Güçlü dikey hatları otoritenin teminatı. | Open Subtitles | خطوطه العمودية القوية هي ضمان للسلطة. |
Evet getirdim. İşte bu ön sevişme teminatı. | Open Subtitles | ها هى شهادة ضمان المداعبة |
Voliyi vuracağımız yatırım için teminatı olduğunu ispatlamak için. | Open Subtitles | للإثبات أنّ لديه ضمانات للإستثمار في صندوقي الإستثماري |
Jenipher'ın bir teminatı ya da kredi geçmişi olmadığı için, bir bankaya gidip ticari kredi isteyemez. | TED | ولأن "جنيفر" لا تملك ضمانات أو سجل ائتماني، فإنها لا تستطيع الذهاب وطلب قرض من البنك. |
Bunun teminatı yok... Bu bir darbe değil. | Open Subtitles | ليس هناك ضمانات ، أنها ليست عملية سرقة |
Güvenlik teminatı yok. | Open Subtitles | ليس هناك ضمان لسلامتكم |
Soyutlanmanız, Floransa'nın yıkımının teminatı olur. | Open Subtitles | (العزلة ضمان لتدمير (فلورنسا |
Ama adamın hiç teminatı ve kefili yok. | Open Subtitles | و لكنه ليست لديه ضمانات ؟ |
Stadyumunun teminatı için. | Open Subtitles | ضمانات لملعبِه. |