ويكيبيديا

    "temsil ediyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تمثل
        
    • يمثل
        
    • تمثّل
        
    • يمثّل
        
    • يُمثل
        
    • يمثلون
        
    • تُمثل
        
    • تمثله
        
    • يرمز
        
    • يمثلهم
        
    • تُمثّلُ
        
    • ترمز
        
    • تُمثّل
        
    • يمثلني
        
    • يمثله
        
    Bunlar, milliyetçiliğe dönüşü ve birçoğumuzun reddedeceği sınırları temsil ediyor. TED فهي تمثل تراجعاُ نحو القومية والحدود بطرق سيرفضها الكثيرون منا.
    Bu örneksemede kırmızı toplar Einstein'ın ışık kuantumlarını temsil ediyor. Open Subtitles في هذا التشبيه، هذه الكرات الحمراء تمثل كمات الضوء لاينشتاين.
    Bu bileklikteki her bir parça gittiğim bir yeri temsil ediyor. Open Subtitles وكل جزء من هذا السوار يمثل المكان الذى منت أذهب إليه
    Grubumuz, Katolik iş adamları konsorsiyumunu temsil ediyor. Open Subtitles تمثّل مجموعتنا إئتلافا لرجال الأعمال الكاثوليكيين
    Geronimo, Senatör Conrad, Cleveland başkanını temsil ediyor. Open Subtitles جيرونيمو، السّيناتور كونراد يمثّل الرّئيس كليفيلند
    Aşağıya doğru bakan üçgen birçok şeyi temsil ediyor olabilir. Open Subtitles مثلث مشيرا إلى الأسفل يمكن أن تمثل الكثير من الأشياء.
    Bu çizgilerden her biri bir proteinin bir parçasından elde ettiğimiz sinyalleri temsil ediyor. TED و كل من هذه الخطوط تمثل نوعا من الإشارة التي تخرج من جزء من البروتين.
    Bu haritada, renkli alanlar su anlaşmazlıklarını temsil ediyor. TED على هذه الخريطة المناطق الملونة تمثل المناطق التي تنتشر فيها نزاعات على المياه
    Her zaman bir diğerine yükselebileceğimizi ya da düşebileceğimizi temsil ediyor. Open Subtitles إنه يمثل الفكرة التي بإمكاننا إعلاؤها دائمًا للواحد و للرجوع للآخر
    Bence, fazla paraya sahip olan insanların, salakça şeyler satın aldıklarını temsil ediyor. Open Subtitles وهو يمثل بالنسبة لي أن الناس مع الكثير من المال شراء الاشياء البكم.
    Ülkelerinden sınır dışı edilmiş bir punk rock grubunu temsil ediyor. Open Subtitles كما تعلمون، وقال انه يمثل لموسيقى الروك فاسق الذي يتم تسليمه.
    Bu oda, yüzlerce yıllık tıp bilgisini temsil ediyor. Open Subtitles تمثّل هذه الغرفة مئات السنوات من المعرفة الطبية.
    Bu gece, epeydir düşündüğüm bazı şeyleri temsil ediyor. Open Subtitles حدث لي بأنّ هذا الليل تمثّل الأشياء أنا أعتبر لبعض الوقت.
    Aldığımız DNA örnekleri üç farklı yaşam biçimi temsil ediyor. Open Subtitles عيّنات الحمض النووي التي أخذناها يبدو أنها تمثّل ثلاثة أشكال حياة مميّزة
    Fakat ona iyi davran. Bu şirket için yüklüce bir parayı temsil ediyor. Open Subtitles وكن لطيفاً معه، إنه يمثّل أموال طائلة لهذه الشركة
    Bu tahta, senin bir koca olarak izlediğin düz ve dar yolu temsil ediyor. Open Subtitles يمكنني أن أقول لك أن هذا اللوح الخشبي يمثّل الطريق المستقيم و الضيق الذي و كزوج يجب أن تتبعه
    Her üçgen halledilen bir işi temsil ediyor,.. ...soygun, kundaklama, adını sen koy. Open Subtitles كُلّ مثلث يُمثل عمل تمّ سرقة، حريق، سمّها ما شئت
    Artık Louis Botha, Rhodes ve tüm o insanları burada tutamayız, çünkü hepsi sömürgeciliği temsil ediyor. TED لذلك لا يمكننا الاستمرار في الإحتفاظ بلويس بوثا، رودس، وكل هؤلاء الناس، لأنهم يمثلون الاستعمار.
    Her biri farklı dozda binlerce derecelik yanmayı temsil ediyor. Open Subtitles كل واحدة تُمثل شئ يحترق في عدة مستويات من الحرارة.
    Bu garip kelimeler ve canlı çizimler neyi temsil ediyor? TED ما الذي تمثله تلك الكلمات الغريبة والرسوم الجميلة؟
    Kırmızı, sıcak gazı temsil ediyor ve tabi birçok gökada görebiliyorsunuz. TED الأحمر يرمز للغاز الحار، وبالطبع يمكنكم رؤية عديد المجرات.
    Onları kim temsil ediyor bilmiyorum ama tek yapmam gereken pantolon giyip duruşmaya gelmek ve bu kadar. Open Subtitles لأعلم من اللذي يمثلهم ولكن كل مايجب علي فعله هو الحظور مرتدياً البنطال وسنربح
    Hâlâ Amsterdam'daki üçkâğıtçı müvekkili temsil ediyor musun? Open Subtitles يَعمَلُ أنت ما زِلتَ تُمثّلُ ذلك الزبون المُخادع في أمستردام؟
    Vajinayı ya da kadınlar tuvaletini mi ne, bir şeyi temsil ediyor. Open Subtitles ترمز إلى المهبل أو حمام النساء , أو شيء من هذا القبيل
    Yüksek numaralar ise ivmeli yüksek gerilimi temsil ediyor. Open Subtitles أمّا الأرقام الأعلى تُمثّل شدّة مُضاعفة أضعافاً.
    Sanırım "as" beni temsil ediyor, kamyonumda tek başıma çalışıyorum, yalnız uçuyorum. Open Subtitles أنا أظنُ أنَّ ذلك الرمز يمثلني وأنا أعمل وأقودُ وحيداً في شاحنتي
    Öncelikle, Brexit sadece benim ülkem için değil, dünya için neyi temsil ediyor? TED أولاً، ما الذي يمثله خروج بريطانيا ليس فقط لبلدي، بل لنا جميعاً حول العالم؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد