Alışveriş merkezinde resmini tişörte basan bir yer var. | Open Subtitles | هناك متجر جديد في المجمع التجاري يضعون صورتك على القميص |
Yine öyle koştuğum başka gün tüm parasını tişört işinde kaybeden bir adam yüzümü bir tişörte basmak istedi ancak pek iyi çizemiyordu ve fotoğraf kamerası da yoktu. | Open Subtitles | ومرة أخرى كنت أجري شخص ما , خسر كل ماله في صنع القميص أراد أن يضع وجهى على القميص |
Yine öyle koştuğum başka gün tüm parasını tişört işinde kaybeden bir adam yüzümü bir tişörte basmak istedi ancak pek iyi çizemiyordu ve fotoğraf kamerası da yoktu. | Open Subtitles | ومرة أخرى كنت أجرى شخص ما خسر كل ماله فى صنع القميص أراد أن يضع وجهى على القميص |
Özür dilerim, birisi üzerime kustu ve bir tişörte ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | اسف، ولكن احدهم قد تقيئ عليّ انا احتاج إلى قميص |
Bir tişörte 80$ ödüyorlarmış diye duydum. | Open Subtitles | سمعت أن الناس يدفعون 80 دولاراً مقابل قميص |
Bunu tişörte yazdırmıştı. | Open Subtitles | وضعه على a فانيلة. |
Kızlar bu ortamda çıldırmak istemiyorlar dostum. tişörte bile rağmen. | Open Subtitles | الفتيات لن يفعلوا ما يردون في هذه البيئة، ليس حتى لقميص |
Bu tişörte sığabildiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنني حتى تنسجم مع هذا القميص. |
Orasını bilmek için o beş para etmez tişörte gerek bile yoktu. | Open Subtitles | لست بحاجة إلى القميص الرديء لاستنتاج أصلك. |
Bir keresinde bir kulüpteyken bir kızın tişörte ihtiyacı olmuştu ben de çıkarıp vermiştim ona. | Open Subtitles | مثل تلك المره كنتُ بالنادي وفتاة احتاجت قميص لذا أنا حرفيا أعطيتها القميص الذي عليّ |
Bayılıyorum ya bu tişörte. Kurutucu makinesi yuttu sanmıştım. - İşine bak Cisco. | Open Subtitles | يا صاح، أنا أحب هذا القميص ظننت أن المجفف قد تخلص منه |
Şu anda tuttuğum bu tişörte bakın. | TED | انظروا إلى هذا القميص الذي أحمله الآن. |
O benim arkadaşım, bu tişörte rağmen... | Open Subtitles | إنّها صديقـتي، حتّى في ذلك القميص. |
Şefkatle isim takmışız bu tişörte. | Open Subtitles | لدينا نوع من القميص الذي قمنا بتسميته |
O tişörte de çok yazık oldu be. | Open Subtitles | يُحزنني حرق ذلك القميص رغم ذلك. |
Ama konu memeyse tişörte, kazağa, monta rağmen ve onun da tişörtü, kazağı ve sütyeni üstünden anlarım. | Open Subtitles | ..لكن الثدي من خلال قميص وسترة ومعطف ومعطفها وسترتها وقميصها وصدريتها ..بطريقة أو بأخرى |
Bunu bir tişörte basıp sana vereyim mi? | Open Subtitles | أتريديني أن أضع ذلك على قميص لأعطيك إياه ؟ |
Bir havluya, tişörte, verebileceğiniz herhangi bir şeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | احتاج الى منشفه قميص, أي شئ لديك |
Anne, o tişörte bu gece ihtiyacım var. | Open Subtitles | أمي ، أنا في حاجة أن قميص لهذه الليلة. |
Bunu tişörte bastıracağım, sonra-- | Open Subtitles | ... سوف أضعه على فانيلة ثم ! |
tişörte fazla sorumluluk yüklemek olur. | Open Subtitles | هذه مسؤولية كبيرة بالنسبة لقميص |