Uluslararası planda güvenebileceğimiz birisine ihtiyacımız var ve Tom'u bir yıllığına Mumbai'ye gönderiyorum. | Open Subtitles | الخطة الدولية بحاجة لرجل مكلف بها لذا سأرسل توم الى مومباي لمدة عام |
Tom'u almak için giderken, onu kimin vurduğunu söyleyecektir. | Open Subtitles | هو سيخبرنا من فعل ذلك ونحن قادمون للقبض على توم |
Yüzbaşı, Tom'u bu cinayetle ilgili neye dayanarak tutukladınız, söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | يُمْكِنُ أَنْ تُخبرَنا بالضبط الذي دَفعَ PD لإعتِقال توم لهذا القتلِ؟ |
Tom onun adına konuşmak için sabırsızlanıyor ama Tom'u dinledik. | Open Subtitles | توم سيحرص على أن يتحدث بالنيابة عنها، لكن أعتقد أنه قد خصص وقته لها. نعرف رأيه. |
Barbara'yı, Tom'u ve çocukları çağırıp bir aile buluşması yaparız. | Open Subtitles | خلاص, جيب باربا وتوم والاطفال وراح نسوي جمعه عائليه منها |
Tom'u istediği şekle sokmanın yolunu aramakla meşguldü. | Open Subtitles | كانت مشغوله جدا ، بالتفكير كيف تجعل توم ينحني لرغبتها |
Tanrı, çocukları hafta sonu için kampa götüren Tom'u korusun. | Open Subtitles | ليبارك الله في توم ، لقد أخذ الأطفال للتخييم في اجازة نهاية الأسبوع |
Merak ediyordum da, aileni ve Tom'u aradın mı? | Open Subtitles | أنا فقط أتساءل هل اتصلتِ بعائلتكِ و توم ؟ |
Frakn Tom'u ve çocukları buraya getirmeni istiyor. | Open Subtitles | فرانك يريدك ان تجلبي توم والاولاد الى هنا |
Ayrıca Tom'u da yardımcın olarak alacaksın. | Open Subtitles | و سأعطيك أيضاً توم كي يصبح خليفك في القيادة |
Lex'i ya da Tom'u gördün mü? | Open Subtitles | انتظر اذا انت لم ترى ايا من ليكس او توم ؟ |
Önce garip bir arama yapacağım. En azından Tom'u uyarabilirim. | Open Subtitles | هممم اول مكالمه غريبه اليوم على الاقل احذر توم |
Ve Tom'u geri almak için iki operasyonum var. | Open Subtitles | و انا سأقوم بتطبيق المرحلة الثانية من عملية استعادة توم |
Tom'u en sevdiği restoranta götüreceğim, çünkü,biliyorsun,doğum günü. | Open Subtitles | سوف أخذ توم لمطعمه المفضل لأنه تعرفين انه عيد ميلاده |
Senden Tom'u bu hafta bir kaç akşam çalıştırmanı isteseydim, bunu yapar mıydın? | Open Subtitles | ان طلبت منك ان تجعل توم يعمل لبضع ليال هذا الاسبوع |
Sonunu yazamıyorsun çünkü bittiği an Tom'u bir daha asla görmek için nedenin olmayacak. | Open Subtitles | لا يمكنك الكتابة إنهاء لأنه بمجرد الانتهاء من وضعها، سيكون لديك أي سبب لرؤية توم مرة أخرى. |
Farkındaysan Tom'u bırakıp yeni bir yayıneviyle anlaşıyorum. | Open Subtitles | في حال لم تكن قد لاحظت، أنا على وشك أن يترك توم والتوقيع مع ناشر جديد. |
Tom'u öldüreceğini bana söylemiş olmasaydın kaynağının o olduğunu düşünebilirdim. | Open Subtitles | إذا لم تخبريني من قبل بأنك قتلت توم لظننت بأنه هو المصدر |
Biliyorum Paul'la sorunlarınız vardı ama yani Tom'u incitmezdi. | Open Subtitles | أعلم أنك تعانين من مشاكل مع بول ولكنه لن يؤذي توم أنت لا تعرفه |
Tom'u parka götürüyordum, Paul'la orada buluşuyorduk. Oynuyorlardı. | Open Subtitles | لقد كنت أذهب مع توم إلى الحديقة، ونقابل بول ليلعبوا سوياً |
Kevin ve Tom'u alıp bir saat içinde buluşma noktasına gel. | Open Subtitles | احصل على كيفن وتوم وتلبية في بقعة طبيعية في ساعة واحدة. |