travma ve yan etkilerle sonuçlanan zararlar vermesi çok sık görülüyordu. | TED | الإبر تسبّب أضرارا للأعضاء، الأمر الذي يؤدي إلى الصدمة والآثار الجانبيّة. |
Ağzının çevresinde kan izleri var, ...fakat çenede bir travma gözükmüyor. | Open Subtitles | وحصلت والدم حول فمه، و ولكن لم الصدمة واضحة على الفك. |
O zamandan beri şiddetli ve tekrarlanan travma geçiriyor. Öyle mi? | Open Subtitles | لقد عانى جداً و يعاني من صدمة متكررة منذ ذلك الحين |
Askeriyenin travma sonrası stres bozukluğuyla nasıl başa çıktığıyla ilgili bazı şeyler öğrendim. | Open Subtitles | لديّ بعض المعلومات عن طريقة معاملة الجيش للجنود المصابين بإضطرابات ما بعد الصدمات |
Tüm travma odalarına ve herkesin hazır olmasına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج إلى أن تكون غرفة الرضوح مفتوحة و الجميع متأهبين |
travma Sonrası Stres Bozukluğu tedavisi görmüş. Metaamfetamin bağımlısı olmuş. | Open Subtitles | تمت معالجته في شوؤن المحاربين من اضطراب ما بعد الصدمة. |
travma sonrası stres sendromu yüzünden delirdiğime inandırmaya çalıştı beni. | Open Subtitles | حاولت إقناعي أنني سأجن بسبب أعراض الإجهاد ما بعد الصدمة |
Negatif enerji, travma ve acıyla beslenir. Bu şeyleri kendine çeker. | Open Subtitles | الطاقة السلبية تتغدى على الصدمة والألم إنها تقود تلك الأشياء إليها.. |
Röntgen travma sekelini geçirilmiş tüberkülozu ve kanseri ekarte etti. | Open Subtitles | الأشعة السينية استبعدت الصدمة الرجعية و السل و سرطان الرئة |
Aklı yaşadığı duygusal travma nedeniyle acıyı fiziksel hale getiriyor | Open Subtitles | عقلها مشوّش بسبب الصدمة العاطفية لذلك يحوِّلها إلى صدمة جسدية |
travma sonrası stres karışık bir rahatsızlıktır ve ordunun en iyi askerlerini etkilemiştir. | Open Subtitles | شدة ما بعد الصدمة إضطراب معقد يؤثر على العديد من أفضل رجالنا العسكريين |
Böyle bir travma hem onun hem de hayatındakiler için yıkıcı olur. | Open Subtitles | صدمة مثل هذه من المؤكد أنها دمرته ودمرت كل من في حياته |
Yan etkileri birkaç günden fazla sürmeyecektir ama çok güçlü bir travma yaşadın. | Open Subtitles | ..الآثار الجانبية لن تدوم لأكثر من بِضعة أيام لكنك اختبرت صدمة لها فوائدها |
Kanser, septisemi, travma, karaciğer hastalığı hemorajik ateş, her şey olabilir. | Open Subtitles | قد يكون السرطان, تسمم الدم صدمة مرض كبد حمى تسبب النزف |
Bak Charlotte, vücudun da bebekler de yeterince travma yaşadı. | Open Subtitles | انظري تشارلوت، جسدك مرّ بما يكفي من الصدمات وكذلك الأطفال |
Sağlık hizmetlerinde, şu ilk arkadaş vardır - uzman hekim vardır, travma cerrahı, yoğun bakım hemşiresi, acil servis doktoru. | TED | في العناية الصحية، لدينا ذلك الصديق الأول لدينا الأخصائي لدينا جراح الرضوح وممرضة العناية المركزة وأطباء الطوارئ |
Beslenme, genetik çocukluk çağında travma... | Open Subtitles | أعني ، التغذية ، علم الوراثة صدمات الطفولة كلها يمكن أن تأثر على النمو |
Büyük bir travma yaşamış psikolojik olarak kırılgan bir kadın. | Open Subtitles | إنها سيدة هشة من الناحية النفسية والتى مرت بصدمة كبيرة |
Eldivene, seruma, gazlı beze, defibrilatöre ve travma kıyafetlerine ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | سنحتاج إلى قفازات و محاليل وسادات هوائية و رداء رضوح |
Ebeveynler çocuklarının travma geçirdiğini, karanlıktan korkar olduğunu, sevdikleri çizgi film karakterlerinden korktuğunu bildiriyor. | TED | وأفاد آباء أن أطفالهم قد تعرضوا لصدمة نفسية، أصبحوا يخشوْن الظلام، يخْشَوْن شخصيات أفلام الكارتون المفضلة لديهم. |
Bazen kaza atlatan hastaların yaşadıkları travma, onların beyinlerinde bazı bölgeleri tetikleyebilir, ve beynin işleyişi anormalleşebilir. | Open Subtitles | أحياناً الحوادث الصدمية بأمكانها أن تطلق دورة العقل جاعلة الأضواء تبدأ |
Gövde etrafında çürük muhtemelen spinal travma kopmuş bir uzuv. | Open Subtitles | كدمات شديدة حول الجذع إصابة محتملة بالعمود الفقري طرف مقطوع |
Bebeğin kalp sesini duyamadım, çok üzgünüm ama travma yüzünden, Joanna bebeğini kaybetti. | Open Subtitles | اخشى اني لم أجد نبضات للقلب آسفه لكن بسبب الإصابات فقدت جوانا الطفل |
Ancak en vahşi ve ısrarcılarının, duygusal travma geçirmiş çocuklarda yaşandığını gözlemledim. | Open Subtitles | لكنى وجدت الحالات العنيفه والاكثر ديمومه تحدث فى الاطفال الذين عانوا من الصدمه العاطفيه العميقه |
35 yaşında beyaz bir adam, akut afazi atağı, geçmişinde travma yok. | Open Subtitles | رجل أبيض يبلغ من العمر 35 عاما، بداية حادة في فقدان القدرة على الكلام، لا يوجد تاريخ للصدمة. |
Duyu ötesi algı özelliği geliştirmiş olabilecek bazı, travma sonrası stres bozukluğu hastaları üzerinde bir takım araştırmalar yapmaktayım. | Open Subtitles | لقد كنت أقوم ببعض البحث عن بعض ... مرضى اضطراب التوتر التالي للصدمات أنهم ربما يطورون ادراك حسي فائق |
Karşı koyamayacak kadar sersemleştiği için de vajinal travma yok. | Open Subtitles | ولا توجد رضوض مهبلية لأنها كانت فاقدة الشعور تمام ولم تقاوم |