ويكيبيديا

    "tutar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يحتفظ
        
    • تمسك
        
    • تبقي
        
    • أمسكت
        
    • امسك
        
    • تحتفظ
        
    • يمسك
        
    • يبقيك
        
    • يكلف
        
    • سيكلف
        
    • بدوار
        
    • حملت
        
    • تحافظ
        
    • سيبقي
        
    • دوار
        
    En basitçe, aygıt her nakli hafızasında tutar. Open Subtitles ببساطة شديدة ، الجهاز يحتفظ بذاكرة كل إنتقال
    Miselyum, her türlü araziye yayılır. Toprağı sıkı sıkıya kavrar ve bir arada tutar. TED الميسيليوم تخترق جميع المسطحات إنها تمسك التربة معا. هي في غاية التماسك
    Bunu öğrenmenin bir yolu var. İlçe, mülk kayıtlarını tutar. Open Subtitles هناك طريقة واحدة للتأكد المقاطعة تبقي سجلات للأملاك
    Direksiyonu tutar mısın? Sigaramı yakayım. Open Subtitles هلا أمسكت بالمقود ريثما أولع سيجارتي؟
    Biraz tutar mısın? Şu telefona bakayım. Open Subtitles امسك هذا للحظة واحدة سوف اتلقي المكالمة
    Bu noktada haklısın. Eski toprağı ayakta tutar, ha? Open Subtitles لديك نقطه هنا تحتفظ بالأيدى العجوزه مستقره
    Ahizeyi elinde tutar ve benim onun için numarayı çevirmemi isterdi. TED يمسك بالسماعة ويتوقع مني أن أطلب له الرقم.
    Bu seni hayatta tutar. Open Subtitles هذا سوف يبقيك حياً تنفس خلال هذه يا جروج
    Bir anne ve iki genç çocuk için yeterli besleyici, düşük maliyetli beslenme ayda dört yüz yetmiş yedi dolar tutar. TED فالنظام الغذائي منخفض التكلفة والمغذي بشكل كاف لأم وطفلين صغيرين يكلف 477 دولارًا شهريًا.
    Oyun hamuruyla canlandırılmış seks sahneleri en az 30 milyon tutar. Open Subtitles سيكلف على الأقل 30 مليون دولار بكل مشاهد الجنس فيه
    Hemen sadede gelelim. Kurt'u deniz tutar. Open Subtitles نحن سنكون سريعين لان ووف يصاب بدوار البحر بسهولة
    Görünüyor ki, edememişsin. Eldivenlerimi tutar mısın? Open Subtitles يبدو أنك لم تفعل، هلا حملت قفازاتي؟
    Metro biletlerini oniki yaşındayken aldığı bir cüzdanda tutar. Open Subtitles دائما ما يحتفظ بتذاكر المترو منذ كان عمره 12 سنة
    Size güç ve zenginlik sözü verdim ve Maltazard her zaman sözlerini tutar. Open Subtitles اني اعدكم بالثراء والقوة و مالثازار دائما يحتفظ بوعوده
    Aynı zamanda öpüşür, el ele tutar, birbirlerinin sırtlarını sıvazlarlar. TED إنها أيضا تُقبل، تمسك اليدين، يربت كل واحد منها على ظهر الآخر.
    Onları şu şekilde tutar, kafalarını geriye iter ve boyunlarını ovarsın. Open Subtitles تمسك بهم هكذا وتدفع رئسهم للخلف و تبدأ بفرك الرقبة
    Pekâlâ, annem parasını üst katta tutar. Open Subtitles حسنا، امم، امي تبقي مالاً في الطابق العلوي
    Dolce'nin gönderdiği iki kıyafeti tutar mısın? Open Subtitles هلا أمسكت بهاتين البدلتين اللتين أرسلهما "دولتشي" سابقاً؟
    - Bunu tutar mısın? - Pekala. Open Subtitles امسك هذا بدلا منى
    İyi bir kadın bazı şeyleri gizli tutar. Open Subtitles إن المرأة المحترمة تحتفظ بخصوصية بعض الأشياء
    Bir tane karşılıksız iyilikçi ayakta kaldı, silahı tuttu ve yukarı doğrulttu, tıpkı bir İsa heykeli tutar gibi, tıpkı ayda bir delik açmakla tehdit ediyormuş gibi. TED وبقي ما تبقى من عديمي المنفعة واقفاً أمسك بمسدس ووجهه الي، وكأنه يمسك باليسوع رهينة، ويهدد وكأنه سيحدث ثقباً في القمر.
    Seni iyi tutar, onu içmezsen küçük kıçını tekmelerim. Open Subtitles لأنه يبقيك هادئاً و سلساً عندما أركل مؤخرتك
    Pide arası sosis ve salataysa 2.5 şekel tutar. Open Subtitles سعر السجق مع السلطات في رغيف بلدي يكلف 2,5 شواقل
    Şu bebeklerden birini birkaç saatliğine kiralasam ne tutar? Open Subtitles كم سيكلف تأجير واحده من هؤلاء الصغار لمدة ساعتين ؟
    Çünkü tekneye binemem, beni deniz tutar. Open Subtitles لأني لا استطيع ان اركب القوارب اشعر بدوار البحر
    Matematik kitabımı unuttum. Şunu tutar mısın? Open Subtitles (بارت) نسيت كتاب الرياضيات ، هلاّ حملت هذه لي؟
    - Vücutlarımız birbirimizi sıcak tutar. Open Subtitles ماذا ؟ أجسامنا متلاصقة سوف تحافظ على دفئنا
    Tamam güzelim. Bu ağzımı kapalı tutar. Open Subtitles حسناً , أيتها الجميلة هذا سيبقي فمي مغلقاً
    Bunu yapamam, beni hava tutar. Open Subtitles لا أستطيع فعل هذا أنا عندى دوار المرتفعات

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد