| İşler şimdi daha da kötü. Kocam bir özel dedektif tutmuş, beni izletiyor. | Open Subtitles | و الطلاق يصبح أسوءً، لقد إستأجر محقق خاص ليتَبعني. |
| Ona tecavüz eden herif güçlü bir avukat tutmuş ve salıverilmiş. O da diğer üç kadına tecavüz etmeye devam etmiş. | Open Subtitles | الرّجل الّذي اغتصبها استأجر محاميًا كبيرًا و خرج، استمرّ لاغتصاب ثلاثة نساء أخريات، ـ |
| İki! Başkan yardımcılığı için de hemşiresini tutmuş. | Open Subtitles | كما ترون وظف ممرضة لتكون نائبة الرئيس أيضاً |
| O durumda her yürekli Amerikalının yapacağını yapmış ve gidip bir avukat tutmuş. | Open Subtitles | لكنها فعلت ما يقوم به اى امريكى فى موقفها لقد عينت محاميا و ؟ |
| Çünkü Karen Jennings dolandırıcılığa taraf olan bütün yöneticiler hakkında kayıt tutmuş ve Kim Palmieri de o listede. | Open Subtitles | لأن كارين جينينغز احتفظت بسجل عن كل مدير شارك في الاحتيال واسم كيم بالميري موجود في هذه اللائحة. |
| Perry, Triad'a haber vermeden onu Boris'i öldürmesi için tutmuş. | Open Subtitles | بيري استأجرت له أن يذهب وراء ظهر ثالوث لقتل بوريس، |
| Onu deniz tutmuş! Bir donanma klasiği. | Open Subtitles | إنه يعانى من دوار البحر هذا ما ترسله لنا البحريه |
| Kadın da eşinin hayatındaki kadınları araştırması için dedektif tutmuş. | Open Subtitles | لذلك وظفت المحقق الخاص ليتحرى عن كل النساء في حياة زوجها |
| Sloane ortadan kaybolmak için Gendler'ı bu cihazı etkisiz hale getirmesi için tutmuş olmalı. | Open Subtitles | سلون لا بدّ وأن إستأجر جيندلر لتعطيل له لذا هو يمكن أن يختفي. |
| Fakat Vukovich'den öğrendiğimize göre Todd bir dedektif tutmuş. | Open Subtitles | لكنا عرفنا من فوكوفيتش أن تود إستأجر محققا خاصا |
| Birisi Bay Wong' u vurması için Kedi' yi tutmuş ? Ama kimi ? | Open Subtitles | شخص ما استأجر القطة للقضاء على السيد وانج ؟ |
| Yıllar önce Batı Woolridge'de karısı ölen bir adam bir dadı tutmuş, kadın da bütün çocuklarını öldürmüştü. | Open Subtitles | في مقاطعة الغرب بمدينه وولردج منذ سنوات توفت السيدة وقد استأجر الرجل مربية فقامت بقتل الأطفال |
| Hayır, bana şarkı çalması için caz orkestrası tutmuş. | Open Subtitles | لا, اقصد نعم , لقد وظف شيء مشابة لفرقة الجاز ليغنون لي |
| Geçen ay özel dedektif tutmuş. | Open Subtitles | لقد عينت محقق خاص الشهر الماضي. |
| Kayako hayatı boyunca bu günlüğü tutmuş. | Open Subtitles | كياكو احتفظت بهذه المذكرات طوال حياتها |
| Sevgilisinin karısını öldürmesi için eski kocasını tutmuş. | Open Subtitles | اذا استأجرت زوجها السابق لمساعدتها في قتل زوجة صديقها العاطفي |
| Kendilerini deniz tutmuş yeni yetmeler düzenli donanmanın yerini alıyor! | Open Subtitles | دوار البحر المنتشر فى السفن التجاريه يأخذ مكانه الآن فى الأسطول البحرى |
| Her kimse Fisher'ı öldürmek için Barbiero'yu tutmuş sanırım. | Open Subtitles | أيا كانت من هى ، أعتقد أنها وظفت باربيرو لقتل فيشر |
| Evet, karşılayabiliriz. Frobisher adam öldürtmek için bir polis memuru tutmuş olabilir. | Open Subtitles | لربّما عيّن فوربشر ضابط شرطة لارتكاب جريمة قتل |
| Bu şekilde tutmuş ve öyle kalmış. | Open Subtitles | لقد أبقى وجهه هكذا لوقتٍ طويل و .. قد علق |
| Amthor'un şüphelendiğini düşündüyse seni koruma için tutmuş olabilir. | Open Subtitles | وانه اعتقد لو ان امثور يشك فيه, فربما لهذا استأجرك لتقوم بحمايته |
| Satıcı değiş tokuşu yapmak için Kurye'yi tutmuş. | Open Subtitles | البائع أستأجر الساعي ليقوم بإجرائات التبادل |
| Üç yıl boyunca, internet üzerinden tutmuş olduğu günlüklerle istismarı belgeliyor. | Open Subtitles | مذكراته على الانترنت التي أبقاها ل3 سنوات التي تُوثِق الإساءة |
| Şehirde kendine bir oda tutmuş. | Open Subtitles | قامت بإستئجار غرفة لوحدها في المدينة |
| Dünyanın dört bir yanında insanlar nefeslerini tutmuş durumda. | Open Subtitles | الناس في جميع أنحاء العالم يحبسون أنفاسهم |