ويكيبيديا

    "tutuklular" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • السجناء
        
    • المعتقلين
        
    • سجناء
        
    • النزلاء
        
    tutuklular Meksika Cumhuriyeti kriminal tüzüğünün 1224. paragrafı gereğince ölüme mahkum edilmiştir. Open Subtitles السجناء محكومون بالاعدام بموجب القرار رقم 1224 باسم المحكمة العليا للجمهورية المكسيكية
    Mexico City'deki hapishaneye giderse ve oradaki tutuklular onun eşcinsel olduğunun öğrenirlerse öldürebilirler. Open Subtitles ولكن ان أخذ لسجن في مكسيكو سيتي واكتشف السجناء الآخرون انه شاذ سيقتل
    Philip Zimbardo: Buradakiler kişiliksizleştirilecek tutuklular. Birer sayı haline gelecekler. TED هؤلاء هم السجناء الذين سيتم تجريدهم من إنسانيتهم. سوف يصبحون مجرد أرقام.
    Guantanamo Körfezi'ndeki İngiliz tutuklular bugün eve döndü. Open Subtitles المعتقلين الإنجليز عادو اليوم من جوانتانامو
    Bir adada tek başlarına yaşayan tutuklular... Open Subtitles سجناء يعيشون على جزيرتهم الخاصة.
    Tüm bu tutuklular ve göz hapsinde olanlar, kendilerini başka şekillerde görmek için bu programa geldiler. TED وكل ذلك، في هذا البرنامج. هؤلاء السجناء والمطلق سراحهم بدأوا بالنظر لأنفسهم نظرة مختلفة.
    Bu yüce mahkemenin karşısında, bu tutuklular... türlerinin yaptığı sayısız, acı katliamlar için ifade verecekler. Open Subtitles أمام هذه المحكمة الكريمة يظهر الان هؤلاء السجناء ليحاكمو على الجرائم المتعددة والوحشية والفظاعة
    - Adadaki bütün tutuklular siyahi mi baba? Open Subtitles هل جميع السجناء على الجزيرة سُـودٌ، يا أبي؟
    Öyleyse oy birliğiyle tutuklular; Open Subtitles عند ذلك، جميعنا اتفقنا على عقوبة الإعدام على السجناء
    Diğer tutuklular tarafından dövülmüş. Open Subtitles سيدي، لقد تعرض للضرب من قِبل السجناء الآخرين
    Köyden birkaç kız tutuklular için geliyordu. Open Subtitles القليل من فتيات القرية يأتين لتطبيب السجناء
    Birkaçımız diğer tutuklular senin polis olduğunu öğrendiklerinde ne kadar dayanacağına dair iddiaya girecek. Open Subtitles وبعض منا يراهن على كم ستبقى عندما يعلم السجناء بأنك شرطي
    Buradasınız demek. Arazi bekçime saldıran tutuklular. Open Subtitles ها أنتم هنا السجناء الذين هاجموا البستانيّ
    Serbest bırakılmış tutuklular için rehabilitasyon yardım derneği. Open Subtitles جمعية خيرية لتأهيل... السجناء الذين خرجوا من السجن.
    tutuklular, her sabah ulusal marşı söylerler. Open Subtitles في كل صباح ينشد السجناء النشيد الوطني
    tutuklular arasında uygunsuz bir şeyin cereyan ettiğinden haberin varsa... seni hiç tereddüt etmeden kıyma makinesine atarım! Open Subtitles إن كانت لديك معرفة بأي شيء يجري بين السجناء, فلن أتردد في قتلك!
    tutuklular, kimlik kartlarını yanlarında bulundurmak zorundalar. Open Subtitles يجب أن يكون في حوزة المعتقلين بطاقات الهوية.
    Ayrıca, tutuklular, kişi başına iki günlük yiyecek almak zorundalar. Open Subtitles وعلاوة على ذلك، يجب أن يحمل المعتقلين غذاء يومين للشخص الواحد.
    Bütün tutuklular siyasi suçlulardı. Open Subtitles كل النزلاء كانوا سجناء سياسيون
    Yeni tutuklular getirdim. Open Subtitles لقد احضرت سجناء جدد
    Gardiyanlara karşı tutuklular. Gardiyanlar haftada dört antrenman yapardı. Open Subtitles الحراس ضد النزلاء الحرّاس يلعبوها أربع مرات كل إسبوع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد