ويكيبيديا

    "uğramıştım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مررت
        
    • عرجت
        
    • لقد جئتُ
        
    • مررتُ
        
    • فقط أتيت
        
    • أتيت فقط
        
    Hiçbir şey. Sadece merhaba demek için uğramıştım. - Uğrayıp merhaba diyemez miyim? Open Subtitles لا شي , لا شي , فقط مررت لألقي التحية , فقط , ألا يمكنني أن امر
    Sana anahtarlarını geri vermek için uğramıştım. Open Subtitles ,أنظري, لقد مررت فقط لأعطيكِ تأمين منزلي بسيط
    Bebeğimin buzdolabındaki plesantasını almak için öğretmenler odasına uğramıştım. Open Subtitles لقد مررت فقط على قاعة إستراحة الأساتذة لأستعيد مشيمة طفلتي من الثلاجة.
    Sadece merhaba demek için uğramıştım. Open Subtitles حسنا، لقد عرجت فقط لإلقاء التحية
    Bunu pencerene yapıştırabilir misin diye uğramıştım. Open Subtitles لقد جئتُ لأسألك إن كنتث أستطيع أن . أن أضع هذه علي نافذتك
    Gün içinde bir şeyler atıştırmak için senin mezeci dükkânına uğramıştım. Open Subtitles لقد مررتُ بمطعمك الذاخر بأشهى أنواع الأكل من أجل تناول وجبة خفيفة فى وقت سابق
    Ben sadece üst katı tuttuğumu söylemek için uğramıştım. Open Subtitles لقد مررت بكم لأخبركم فحسب بأنني حصلت على الشقة بالأعلى.
    Geçen gün aramızda çıkan bir tartışmadan dolayı özür dilemek için oraya uğramıştım. Open Subtitles مررت بالفندق لأعتذر له عن جدال نشب بيننا
    Her şey yolunda mı diye uğramıştım, iyi ki de uğramışım. Open Subtitles مررت لأرى إن كانت الأمور تسير كما يرام، وسررت لأنني فعلت ذلك.
    Arabadaki şeyleri bırakmak için eve uğramıştım ve birkaç dakikalığına içeri girdim. Open Subtitles مررت على المنزل كي أسلّم السيارة... ودخلت لبضعة دقائق...
    Bir şeye ihtiyacınız var mı diye uğramıştım. Open Subtitles لقد مررت لأرى أن كنت تحتاج شيئاً ما
    Sadece yerleştiniz mi diye bakmak için uğramıştım. Open Subtitles حسناً لقد مررت بك لأرى كيف هي الأوضاع
    Imogene, sana ödünç verdiğim o Cartier küpeleri almak için uğramıştım. Open Subtitles إيموجين), أنا مررت فقط لأخذ) أقراط (كارتير) تلك التي أعرتها لكِ
    İşyerine uğramıştım dün olanlar için özür dilemek adına. Open Subtitles مررت على مكان عملك... لأعتذر عما حدث يوم الأمس
    İşten sonra ona uğramıştım. Bana söylemişti. Open Subtitles مررت بمنزلها بعد الدوام فأخبرتني
    İhtiyar Welshy'me saygılarımı sunmak için uğramıştım yalnızca. Open Subtitles أنا مررت فحسب لأعبر (عن إحترامي لصديقي (ويلش
    Bir "merhaba" demek için uğramıştım. Open Subtitles لقد مررت فقط لألقي التحية.
    Eve giderken uğramıştım. Open Subtitles لقد مررت في طريق منزلي
    uğramıştım fakat hasta olduğunu söylediler. Open Subtitles عرجت عليك لكنهم أخبروني بأنك كنت مريضة
    Yarınki aile röportajından önce merhaba demek için uğramıştım. Open Subtitles ... لقد جئتُ لكي ألقي التّحيّة . قبل مقابلة الأسرة غداً
    Daha erken uğramıştım ama burada değildin. Open Subtitles لقد مررتُ سابقاً لكنكَ لَم تكُن موجوداً
    - Aslında, bir şeyler yiyelim ya da takılalım diye uğramıştım. Open Subtitles - في الحقيقة أنا فقط أتيت ... لمعرفة إذا كان بالإمكان أن نأكل شيئاً ما أو نخرج سوياً
    Yok canım, öylesine senin tatsız tuzsuz peynirli tostun için uğramıştım. Open Subtitles لا، أتيت فقط لأجل شطائر الجبن الخالية من الدهون الكريهة الطعم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد