| Yani, eğer Julia Shumway kocasını öldürdüğünü duyarsa umrunda olmaz öyle mi? | Open Subtitles | اذاً انت لن تهتم ما اذا عرفت جوليا شوموي بأنك قتلت زوجها |
| (Kahkahalar) (Alkışlar) Irkınız doğanın umrunda değil. Irk denen şey zaten insan yapısı. | TED | ضحك تصفيق ترى، الطبيعة لا تهتم عن عرقك هذا من صنع الإنسان. |
| Ama asıl mesele şu: Beyniniz veriyi nereden aldığını bilmiyor ve umrunda da değil. | TED | لكن الفكرة الرئيسية أن عقلك لا يعلم ولا يكترث بمصدر الحصول على المعلومات |
| umrunda değil. İnsanlara ve yetişen şeylere hiç saygısı yok. | Open Subtitles | إنه لا يبالي ولا يملك إحتراماً للناس أو المنتجات الغذائية. |
| Teyzen kimin umrunda? | Open Subtitles | على كل ألاحوال من يهتمّ بأمرها؟ نعم، من يهتمّ؟ |
| Biliyorum bu senin umrunda değil ama benim için önemli. | Open Subtitles | ،وأدرك جيداً إنّك لا تكترث لهذا .لكنها تعني ليّ شيئاً |
| Ve sana sundugum konfor belli ki umrunda degil. | Open Subtitles | ومن الواضح أنك لا تبالي بالرفاهيات التي وفرتها لك. |
| Eğer bir kız Al'ın Moteli'ne gidiyorsa, yemek pek umrunda olmasa gerek. | Open Subtitles | عندما تؤخذ فتاة لمكان يسمى نزل أل ، الافضل الا تهتم بعشاء الى ان تعود |
| Ölsem bile umrunda olmazdı. | Open Subtitles | لن تهتم حتى ولو مت أنا لا شيء بالنسبة لك |
| Biz Cardiff'teyiz. Londra'nın umrunda değil. Güney Galler sahili, denize çökse kimse farkına varmayacaktır. | Open Subtitles | نحن في كارديف، ولندن لا تهتم بنا . لو ابتلع البحر شمال ويلز فلن يلاحظوا |
| Ahlaksızın birine dönüşünceye kadar pek umrunda değilmiş. | Open Subtitles | ولم تهتم كثيرا لذلك للاعوام القليله التى اعقبت تحوله الى شرير |
| Kimleri mahvettiğin hiç mi umrunda değil? | Open Subtitles | أنت لا تفكر الا بنفسك و لا تهتم في تدمير حياة الأخرين؟ |
| Bu belalı yüzünden uyandık, ama onun umrunda bile değil bu! | Open Subtitles | لقد أيقظنا هذا الجرينوجو التعيس ولم يكترث بما قعل |
| Hayır, iyi değilim. Ama hey, sen kazandın, Adalet yerini buldu. Kimin umrunda, değil mi? | Open Subtitles | لا لستُ بخير ولكن أنتَ فـُزت والعدالة أخذت مجراها من يكترث إذن |
| Evet, noelin gerçek anlamı kimin umrunda ki? | Open Subtitles | أجل، من يبالي بالمعنى الحقيقي لأعياد الميلاد؟ |
| Senin boş depon Morris'in umrunda değil ve sen ona Londra'yı patlatabileceği bir saltanat veriyorsun! | Open Subtitles | موريس لا يبالي بمخزنك الفارغ و أنت تمنحه سببا مجانيا ليحدث حفرة في لندن |
| Tüm gün boyunca bunu gösterdiler. Kimin umrunda, değil mi? Sadece bir satıcı, hepsinin sonu böyle. | Open Subtitles | لقد كانوا يقومون بالأمر طوال اليوم، ومن يهتمّ صحيح؟ |
| Kaç kişinin öleceği umrunda olmasa bile bankamız, altınlarımız orada. | Open Subtitles | حتى لو لا تكترث بالناس التى ستموت مصرفنا هناك، والذهب |
| Hiç umrunda değil mi... | Open Subtitles | في التلاعب بحياة رجل؟ ألا تبالي.. |
| Yani, taşındığımda gerçekten umrunda değildi. | Open Subtitles | علاقته بها اقوي من علاقته بي , لذا لم يكن الامر يهمه عندما تنقلت |
| Nerede olduğum ve ne yaptığım hiç umrunda değil mi? | Open Subtitles | الا تهتمين بشئ أبدا بشأن اي كنت. ؟ وماذا فـعلت.. |
| CIA'in umrunda, başkanın da umrunda. | Open Subtitles | .الإستخبارات المركزية تآبه الرئيس يآبه |
| Ve de, eğer senin uyuşturucu paranın peşinde olduğunu sanıyorsan, para umrunda değilmiş. | Open Subtitles | وأنّك إن كنت تظنها تأبه بأموال المخدرات، فهي لا تأبه. |
| Çocukla tanışmadın bile, kusura bakma ama, umrunda değil. | Open Subtitles | أنت لم تقابلي الرجلَ حتى وتظنين هذا؟ إنه لا يَهتمُّ |
| Evet söylemiştin ama Tanrı aşkına Gaby birşeyler yapabilecek kadar bile umrunda değil mi? | Open Subtitles | نعم، أخبرتني بذلك يا إلهي ألا تهتمي بم يكفي لتبذلي مجهوداً؟ |
| Acemi gibi davranması kimin umrunda? | Open Subtitles | من يهتم بذلك حتى ولو كان يتظاهر بأنه مبتدئ؟ |
| Ne konuştuğun kimin ne umrunda.. | Open Subtitles | من يهتم بما يظنه المحللون ؟ التغيير جيد. |
| Yetimhane ya da yardımseverlik onun umrunda bile değil. | Open Subtitles | هو لا يحفل بدار الأيتام أو الأعمال الإنسانية |