ويكيبيديا

    "umursamıyorlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يهتمون
        
    • يكترثون
        
    • يهتموا
        
    • لا يأبهون
        
    • لا يبالون
        
    • لا يهتمّون
        
    • يَهتمّونَ
        
    • يحفلون
        
    • يمانعون
        
    Çok zor bir dünya. İnsanlar eskiden olduğu gibi umursamıyorlar. Open Subtitles الوضع صعب هناك, اعني, الأشخاص لا يهتمون كما كانوا يفعلون
    Yani devlet kurumları ile ilgili bir problemle karşılaştıklarında, seslerini çıkarmayı çok da umursamıyorlar. TED وبالتالي حين يواجهون مشاكل الحكومة لا يهتمون كثيرا حول استخدام أصواتهم.
    - Belki onu sürgün edemediler. - Belki de umursamıyorlar. Open Subtitles لا أدرى , ربما لم يستطيعوا نفيه بالكامل ربما لا يهتمون
    Basını hiç umursamıyorlar. Bunu zaten gösterdiler. Open Subtitles إنهم لا يكترثون بالصحافة، لقد أظهروا ذلك
    Onlarla konuşmayı denedik, ama onlar bizi umursamıyorlar seni de. Open Subtitles نحن حاولنا التكلم معهم ، لكنهم لم يهتموا لأمرنا أو أمركِ
    Şu genç doktorlar da kimseyi umursamıyorlar. Open Subtitles هؤلاء الأطباء الشبان كما لو أنهم لا يهتمون بالناس
    Bütün galaksideki yaşamı, kendi yarattıkları yaşamı yok etmesini umursamıyorlar. Open Subtitles إنهم لا يهتمون إذا حطم كل الحياه على المجره الحياه التى صنعوها بأنفسهم
    Ne yaptıklarımızı umursamıyorlar, sadece çekilen fotoğraflarımızı umursuyorlar. Open Subtitles إنهم لا يهتمون بما نفعله, إنهم يهتمون بما يتم تصويرنا نفعله.
    Herifler kimin çöplüğünde olduklarını umursamıyorlar. Open Subtitles إنهم لا يهتمون أرض من يقفون فيها هؤلاء الأشخاص
    Bizi umursamıyorlar, kurtarma falan olmayacak, hepimiz öleceğiz burada. Open Subtitles إنهم لا يهتمون لأمرنا سوف يتركونا نموت، إنهم لا يهتمون لنا
    Benim uğraştığım insanlar, kuralları umursamıyorlar. Tek umursadıkları, sonuç almak. Open Subtitles الأشخاص الذين أعمل معهم لا يهتمون بقواعدك، كل ما يهتمون به هو النتائج
    Başkalarının acıları üzerine yaşam kuran insanlar. Hareketlerinin neye yol açacağının farkındalar ama umursamıyorlar. Open Subtitles يعيشون فقط من أجل إيذاء الاخرين يعون تماماّ العواقب ولكنهم لا يهتمون
    Kim olduğunu... ne yaptığını umursamıyorlar. Open Subtitles انهم لا يهتمون من أنت لا يهتمون ماذا تفعل
    Söylesene, adamların bir katili barındırdıklarının farkındalar mı yoksa umursamıyorlar mı? Open Subtitles إذن أخبرني، هل موظفوك على علم بأنهم يأوون قاتلا أو أنهم لا يهتمون فقط
    İnanması ne kadar zor olsa da, bazı insanlar beni de umursamıyorlar. Open Subtitles وبقدر صعوبة تصديق ذلك فهناك أناس لا يكترثون لأمري أيضاً.
    Gözünü kapatmamışlar. Bu iyi değil. Bir şey görmesini umursamıyorlar. Open Subtitles لم يعصبوا عينيها، هذا لا يبشّر بخير فهم لا يكترثون إن رأت شيئاً
    Kimi incittiklerini umursamıyorlar değil mi? Open Subtitles يبدو أنهم لا يهتموا بمن آذوهم أليس كذلك ؟
    Kendileri para kazandıkları müddetçe senin para kazanıp kazanmamanı umursamıyorlar. Open Subtitles كما لو أنّهم لا يأبهون إذا كنت تكسب نقودًا طالما هم يكسبون نقود
    Dışardaki kimse sana bunu sormayacak çünkü umursamıyorlar. Open Subtitles لا أحد هناك بالخارج يسألكِ هذا السؤال لأنهم لا يبالون.
    Çöplerini nasıl attıklarını umursamıyorlar... Open Subtitles إنّهم لا يهتمّون كيف تجاهلوا الكلام عن النّاس
    İnsanları umursamıyorlar. Onlar için tek önemli olan şey kar. Open Subtitles هم لا يَهتمّونَ بهؤلاء الناسِ لا يهمهم إلا الأرباح
    Onlar sizi umursamıyorlar. Open Subtitles لا يحفلون بأمركم يا قوم
    Önlerine eskimiş tekrarın tekrarını sunmanızı umursamıyorlar. Open Subtitles لا يمانعون بأنّ يصبحوا عبيدًا، مجددًا ومجددًا ومجددًا إلى النهاية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد