Biz umursayıp umursamamayı bile umursamıyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نبالي ... . فيما إذا نهتمّ. |
Şu anda eşyaları umursamıyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نهتمّ بالأشياء - صحيح، صحيح - |
Ve, dürüst olmak gerekirse, senin onun güzel olup olmadığı hakkındaki düşünceni umursamıyoruz. | Open Subtitles | و.. أتعلمين, بصراحة, نحن لا نهتم ما إذا كنت تظنين أنه جيد أم سيء |
Çok değil, umursamıyoruz. | Open Subtitles | إنهم ليس بالمال الكثير و نحن لا نهتم |
Biz tehlikeye gireriz, çünkü umursamıyoruz. | Open Subtitles | ولكننا سوف نستمر فى هذا الخطر المستمر لأننا لا نبالى بأى شئ |
Artık umursamıyoruz, çünkü seni iplemiyoruz. | Open Subtitles | لم نعد نبالى بعد الان بمدى اهتمامك |
İkimiz de insanları umursamıyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نبالي بأحد آخر |
Ve ben ve arkadaşlarım, çoğumuz Afrikalı-Amerikalıların şirketlerini umursamıyoruz. | Open Subtitles | وعن نفسي وأصدقائي، بالنسبة للجزء الأكبر، لا نكترث لصحبة الأفرو أمريكيين |
Ve biz umursamıyoruz. | Open Subtitles | و نحن لا نكترث لذلك |
umursamıyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نهتمّ |
Suçlu ama umursamıyoruz. | Open Subtitles | لقد فعل ذلك، ولكن نحن لا نهتم. |
- Hiçbir şeyi umursamıyoruz artık. | Open Subtitles | ـ نحن لا نهتم بأي شيء. |