Ama bu ilk kâşiflerin yolculukları unutulmadı. | TED | لكن بعثات أولئك المستكشفون لن تُنسى. |
Böylece unutulmayacaktı. Ve işte, unutulmadı. | Open Subtitles | و الآن هي لن تُنسى |
Ama Halley'in kehaneti unutulmadı. | Open Subtitles | ولكن نبوءة هالي لم تكن منسية |
Yeteneklerin ve cesaretin unutulmadı. | Open Subtitles | مهاراتك و شجاعتك غير منسية |
KAYBOLDU AMA UNUTULMADI | Open Subtitles | - - فقد لكن لم ينتس |
KAYBOLDU AMA UNUTULMADI | Open Subtitles | - فقد لكن لم ينتس |
Seçim kampanyası sırasında yaptıkları henüz unutulmadı. | Open Subtitles | لا أحد ينسى ما فعلته أثناء الحملة |
Geride kaldı Barker. Ancak unutulmadı. | Open Subtitles | (انتهت يا (باركر و لكنها لم تُنسى |
Ama Halley'in kehaneti unutulmadı. | Open Subtitles | لكن نبؤة (هالي) لم تُنسى |
Bak, Theokoles'e karşı ne kadar cesurca dövüştüğün unutulmadı eski dostum. | Open Subtitles | أنظر، لا أحد ينسى كم قاتلت بشجاعة ضد (ثيوكليز)، يا صديقي القديم |