ويكيبيديا

    "utanılacak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تخجل
        
    • عيب
        
    • للخجل
        
    • عار
        
    • خجل
        
    • أخجل
        
    • العار
        
    • تخجلي
        
    • تخجلين
        
    • مخجل
        
    • لتخجل
        
    • خزي
        
    • الخجل
        
    • يخجل
        
    • نخجل منه
        
    Travma yaşaman çok normal. utanılacak bir şey yok bu konuda. Open Subtitles من الطبيعي الشعور بالصدمة، وهو شيء لا يجب أن تخجل منه
    Artık yaşIı bir hizmetçi olmakta utanılacak bir şey olmadığını kabullenmem gerek. Open Subtitles على أن أبدأ بإخبار نفسي أن لا عيب بأن أصبح عذراء عجوز
    Korku, tehlike karşısında bir hikmettir, utanılacak bir şey değildir. Open Subtitles الخوف حكمة عند مواجهة الخطر هذا شيء لا يدعو للخجل
    Eğer dürüstçe mücadele ettiysen başarısız olmakta utanılacak bir şey yoktur. Open Subtitles ليس هناك اي عار من الفشل اذا بذلت فيه اي جهد
    Çöküş yaşamanın utanılacak bir yanı olmadığını biliyorum ama itiraf etmeliyim ki, bundan utanıyorum. Open Subtitles أعلم بأنه لا يوجد ما يشعر بالخجل بالإصابة بانهيار لكن عليّ الاعتراف , أنا خجل من ذلك
    Korku bir dövüşçünün en yakın arkadaşıdır. Bunda utanılacak birşey yok. Open Subtitles الخوف هو أفضل أصدقاء الملاكم هذا شئلا تخجل منه
    Ve diğer şeyler var ve onlar sana ait. Bunda utanılacak bir şey yok. Open Subtitles هذه الأشياء تخصك وحدك, لا ينبغى لك أن تخجل منها
    Öyle de kalacak. Tamam, bunda utanılacak bir şey yok. Görevin icabıyla bunu yaptın. Open Subtitles هذا شىء لا يجب أن تخجل منه لقد فعلت هذا أثناء أدائك للخدمة
    Biliyorum yönetici işi için başvurmuştun, ama geri adım atmakta utanılacak birşey yok. Open Subtitles أعلم أنك كنت تريد وظيفة مشرف لكن لا عيب في بعض التنازل
    Korkak olmakta utanılacak bir şey yok. Korkak mı? Open Subtitles حمداً لله أنك عدت لا عيب في أن تكون جباناً
    Sindirim Bozuklukları Doktoru'nun ofisine gelmekte utanılacak bir şey yok. Open Subtitles لا عيب في القدوم إلى أخصائي الامراض الباطنية
    Korku, tehlike karşısında bir hikmettir, utanılacak bir şey değildir. Open Subtitles الخوف حكمة عند مواجهة الخطر هذا شيء لا يدعو للخجل
    Ve biz enerjimizin, geldiği yerin utanılacak bir yer olmasından ziyade gurur duymalıyız. TED وينبغي أن نكون فخورين بالمكان الذي تأتي منه طاقتنا، بدلا من شيء نشعر بحاجة للخجل.
    Kendini onu öldürmeye ikna edemiyorsan bunda utanılacak veya yargılanacak bir şey yok. Open Subtitles إذا لم تتمكني من قتلها ليس هناك عار ، وأنا لا أحكم عليكِ
    O evlendi, ben yemin ettim ve bitti. utanılacak bir durum yok. Open Subtitles لقد تزوجَت، وأخذت على نفسي عهد هذا كل شيء، لا عار بذلك
    Bir casus için, geri çekilmekte utanılacak bir şey yoktur. Open Subtitles بالنسبة لجاسوس , لن يكون هناك خجل عند الانسحاب..
    Seninle hiç tanışmasaydım, utanılacak bir şey yapmazdım! Open Subtitles إن لم ألتقِ بك ما كنت سأقوم بأيّ عمل أخجل منه
    Ve eğer boşanma bir sürü utanca neden oluyorduysa, bugün, ayrılabilecekken kalmayı tercih etmek utanılacak yeni durum. TED واذا كان الطلاق يحمل كل العار، اليوم نختار البقاء عندما يمكننا المغادرة هذا هو العار الجديد
    Dediğim gibi, yardım istemenin utanılacak bir tarafı yok. Tamam mı? Open Subtitles كما قلت ليس هنالك سبب كي تخجلي من طلب المساعدة
    Eğer bir yerin fena şekilde acırsa, ...o zaman ağlamak utanılacak bir şey değildir. Open Subtitles أنت مرهقة كما لو أنكِ آذيتي بشكل سيئ في مكان ما لذا فإن البكاء ليس شيئا تخجلين منه
    - utanılacak bir şey yok. - Ki bu tam anlamıyla yanlış. Tamam. Open Subtitles لاشيء مخجل في ذلك .غير ان ذلك كله غير صحيح
    Joe, utanılacak bir şey bunda. Hepimiz yetişkiniz. Open Subtitles ليس هناك شىء لتخجل منه يا جوى كلنا ناضجين هنا
    İyi savaşmışsın ama kaybetmişsin. Bu utanılacak bir şey değil. Open Subtitles لقد قاتلتِ جيداً، ولكنكِ خسرتِ لا يوجد خزي في ذلك
    Hangimizin nevrotik olduğuna gelirsek, biz analistlerin bir parça nevrozun utanılacak bir şey olmadığı konusunda anlaştığımızı sanıyordum. Open Subtitles فمن منا مصاب بالعصاب ، أعتقد بان كلانا متفقين بان العصاب البسيط لا يجب الخجل منه
    Benim birlikte yaşadığım sen utanılacak hiçbir şey yapmadı. Open Subtitles حسنٌ، الشخص الذي كنت أعيش معه لا يخجل أبدًا من أمر قام به
    utanılacak bir durum değil. Sadece iki kat eğlenceye ulaşmanın yolu. Open Subtitles لا شئ نخجل منه فقط نحصل على مرح مضاعف بهذة الطريقة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد